Haberler

"Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi" Açıklandı

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, "Büyük yatırımcılar için makro ölçekte dengeler, Türkiye'de büyük çapta sağlandı." dedi

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, "Büyük yatırımcılar için makro ölçekte dengeler, Türkiye'de büyük çapta sağlandı. Faiz oranları aşağı iniyor, kamunun borçlanma ihtiyacı azaltılıyor ve büyük yatırımlar için finansman kolaylıkları daha fazla olabiliyor" dedi.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi tanıtımı bugün Çırağan Sarayında yapıldı.

2011-2014 yıllarını kapsayacak belgenin tanıtımına Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral, Türkiye İhracatcılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi katıldı.

Strateji Belgesinin tanıtımını yapan Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, "Strateji Belgesi'nin en önemli ayaklarından birisi; evet finansmana erişim herkes için kolay olsun, makro dengeleri sağlayalım ama KOBİ'ler için de ayrıca özel yöntemlere başvuralım" dedi. Ergün'ün bu sözleri salondan alkış aldı.

Bizzat Ergün tarafından açıklanan Strateji Belgesi, yatay sanayi politikası alanları,piyasaların etkin işleyişini sağlamaya, yatırım ve iş yapma ortamını firmalar için geliştirmeye ve cazip hale getirmeye yönelik çerçeveler içeriyor. Tüm firmaların rekabet gücünü etkileyen ve farklı kurumlar arasında koordinasyon gereğini ön plana çıkartan, işgücünün niteliğini yükseltecek,finansmana erişimi kolaylaştıracak, yenilikçilik kapasitesini geliştirecek, girdi maliyetlerini düşürecek, çevreye duyarlılığı artıracak yatay politikalar uygulanacak. Sektörel politikalar kapsamında "bilgi ve teknoloji", "rekabet","yasal düzenlemeler", "çevre ve enerji", "dış rekabet edebilirlik ve ticaret" ile "istihdam ve coğrafi boyut" alanlarında iyileştirmeler yapılaraksektörlerin rekabet gücünün artırılması hedefleniyor.

Sanayi stratejisi, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda, kamu ve özel sektör işbirliğiyle uygulanacak, izlenecek ve değerlendirilecek. Belge temel olarak 7 ana bölümden oluşuyor. Türkiye ekonomisinin mevcut durumu, dış konjonktür de dikkate alınarak değerlendirilen belgede, Sanayi veTicaret Bakanlığı'nın öncülüğünde gerçekleştirilen ve ilgili tüm paydaşların katılımıyla belirlenen Türkiye'nin sanayi vizyonu anlatılıyor.Stratejinin temel bileşenlerine yer verilen belgede, temel ve yatay sanayi politikası alanları ele alınıyor. Sektörel sanayi politikası alanlarının irdelendiği belgede, uygulama, izleme ve koordinasyon mekanizmasına değiniliyor.

TÜSİAD OLUMLU BİR ADIM

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, sanayi strateji belgesine ilişkin değerlendirmesinde, geçmiş dönemlerdeki net katkısı belirsiz, teşvik ağırlıklı sanayi politikalarından uzaklaşan ve rekabetçi bir düzenin oluşturulması yönünde olumlu bir adım olarak değerlendirdiklerini kaydetti. Boyner, belgenin, Türkiye ekonomisinin yeni 10 yılda yapacağı atılımın önünü açacağını ümit ettiklerini belirtti. Bugün ekonominin lokomotifi olan Türk sanayisini taze ve çağdaş bir vizyonla çok daha yukarılara taşıma ihtiyacıyla karşı karşıya bulunulduğunu söyleyen Boyner, başarılı bir sanayi politikasından tüm sektörlerde üretkenliği veverimliliği artıracak bir politikalar demetini anladıklarını söyledi. Üretilecek politikaların hem nüfus yapısının gerektirdiği yüksek istihdam artışını sağlaması hem de bu artışı üretken temelli, sürdürülebilir büyüme ile birleştirmesi gerektiğini vurgulayan Boyner, arz yönlü politikaların geliştirilmesi ve uygulanmasının, içerik ve zaman açısından talep yönlü politikalara kıyasla çok daha zor olduğunu; Türk sanayisinin bu koşullar altında dönüşüm ihtiyacının ancak bütünlüklü bir stratejiyle ele alınabileceğini, sanayi stratejisinin bu amaca hizmet etmek üzere hazırlanmış geçmiş belgelerden daha ileri bir yapıya sahip olduğuna inandığını anlattı.

BOYNER'DEN TÜRK TİCARET KANUNU VURGUSU

Boyner, Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulunu çok önemli gördüklerini ancak yatırım ve iş ortamının geliştirilmesi konusunda ölçek ekonomisini destekleyici ve iş yapma maliyetini düşürücü daha somut hedefler koyma ihtiyacı bulunduğunu vurguladı. Bu çerçevede eğitim ve işgücü arzının güçlendirilmesi ve geliştirilmesive istihdam maliyetlerinin azaltılması konusuna da güçlü şekilde eğilmek gerektiği görüşünü bildiren Boyner, bu doğrultuda uzun zamandır bekleyen Türk Ticaret Kanunu tasarısını içeren paketin kanunlaşmak üzere bu ay tekrar görüşülecek olmasını, Türkiye'nin yatırım ortamını iyileştirmek adına son yıllarda atılan en somut adımlardan biri olarak gördüklerini dile getirdi. Boyner, "Artık Türk Ticaret Kanunu temsili bir yatırım ortamı problemine dönüşmüştür. Siyasi partilerimizin Türk Ticaret Kanunu gibi bütün ülkenin menfaatini ilgilendiren bir konuda uzlaşmış olmalarını memnuniyetle karşılıyoruz.Türk şirketlerinin uluslararası piyasalardaki güvenilirliğinin artırılması için büyük öneme sahip paketin katılımcı bir şekilde bir an önce kanunlaşması, işdünyası açısından reform niteliğinde bir dönüşümün başlamasını sağlayacaktır"değerlendirmesinde bulundu.

FİNANSMANA ERİŞİM PROBLEMİ

Tasarruf oranlarının düşüklüğünden kaynaklanan mevduat ve yurt içi krediolanakları probleminin, kişi başı gelirin mevcut seviyelerinde doğal bir sorunolduğunu, ancak bunun büyümenin finansmanı sorununu da beraberinde getirdiğinisöyleyen Boyner, sanayinin dönüşümü için olmazsa olmaz etmenlerden birinin definansmana erişim problemi olduğunun altını çizdi.Bunun girişimciliğin finansmanı olarak algılandığını, ancak ölçekekonomisini sağlamış işletmelerde dahi kredi kanallarına erişimin, orta-büyükşeklinde yeni bir ölçek tanımı yaratacak kadar önemli bir sorun olduğunu ifadeeden Boyner, sözlerini şöyle sürdürdü: "İşletmelerimizin rekabet gücünün artırılmasında gerek yeni yatırımgerekse işletmelerin verimliliğini artıracak dönüşümün sağlanması için yatırımfinansmanına erişimin kolaylaştırılması, finansal piyasaların derinleşmesi vefinansman araçlarının çeşitlendirilmesi ekonomimiz için çok önemli bir atılım sağlayacaktır"

MÜSİAD'DAN DESTEK YANINDA ELEŞTİRİ

Tanıtım toplantısına katılan isimler de tek tek söz alarak Strateji Belgesini değerlendirdi. Belgede eksikler olduğunu söyleyen Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, rekabet gücü analizleri yapılan 7 seçilmiş sektörün arasında, Türkiye'nin sahip olduğu coğrafi, lojistik ve altyapısal avantajlar nedeniyle petrokimya sektörünün de Türkiye SanayiStratejisi Belgesi'ne dahil edilmesini istediklerini söyledi. Vardan,ayrıca belgeyi aslında Türkiye için çok önemli ama geç kalmış bir çalışma olarak niteledi. ürkiye Sanayi Stratejisi Belgesi'nin, Türkiye için yapılan en önemli çalışmalar arasında olduğu inancını taşıdıklarını söyleyen Vardan, belgede belirlenen 72 eylem planının etkin bir şekilde uygulanması halinde,Türkiye sanayisinin önünün açılacağını ve rekabetçi ortamın geliştirileceğini belirtti.

TUSKON BAŞKANI MERAL: BELGE FIRSATLARI GÖSTERİYOR

Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral de, "Rotası belli olmayan gemiye rüzgar nereden eserse essin fayda etmez" şeklinde konuşarak, Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi'nin içeriğinin yanı sıra Türkiye'nin hedefli, stratejili, eylem planlı bir çalışma yöntemine ulaşmış olmasının önemine işaret etti. Bu belgenin güzel söylemlerden sonra rafa kaldırılan bir belge değil, gerektiğinde revize edilip güncelleştirilen, yaşayan canlı bir çalışma olması gerektiğini vurgulayan Meral, "Uzun süreli kapsamlı çalışmaların ardından hazırlandığı aşikar bu belge küreselleşme sürecinde Türkiye sanayisinin dünya nezdinde konumunu açıkça ortaya koyarken, önümüzdeki fırsatları da bize göstermektedir" diye konuştu.

SANAYİ BAKANI ERGÜN SORULARI YANITLADI

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Sanayi Stratejisi Belgesinin tanıtıldığı toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir soru üzerine Ergün, büyüme rakamlarının, Orta Vadeli Program hedefleri çerçevesinde ele alındığını ve yıl içinde revize edilebildiğini belirterek, "Eğer Orta Vadeli Programlarda, Strateji Belgesindeki uygulamaları dikkate alarak yeni büyüme rakamları ortaya koymak gerekirse, onu, o belgelerde ortaya koyacağız" dedi. Eleştirileri dikkate alıp almayacaklarına ilişkin bir soru üzerine de Ergün, bakanlık koordinasyonunda, alt sektörlerle ilgili çalışmaları da yürüten başkanlıklar ve İzleme Değerlendirme Kurulu bulunduğuna ve burada kamu ve sivil toplum örgütlerinin birlikte çalıştığına işaret ederek, şöyle şunları söyledi: "Strateji Belgesi, dinamik bir süreç ve esnek bir model olduğu için uygulama sırasında tabii ki eleştiriler olacak, bazı eylemlerin uygulanmasında ortaya çıkan aksaklıklarla ilgili yeni öneriler, eleştiriler olduğunda İzleme Değerlendirme Kurulu tam da söylediğiniz şeyi gerçekleştirmek için olan bir kuruluş. Eleştiriler var mı, uygulama aksaklıkları var mı veya yeni bir eylem koymak gerekiyor mu? Bu belgenin içerisine veya bir eylemi gündemden düşürmek mi gerekiyor, buna İzleme Değerlendirme Kurulu karar verecek. Dinamik bir süreç,eleştirilere de açık bir süreç"

Ergün, finansmanın, büyük veya küçük ölçekli işletmeler açısından zaman zaman sorun içerdiğine değinerek, şu bilgileri verdi:

"Finansmana erişimi düşündüğümüzde, elbette büyük sanayi kuruluşlarımız,büyük yatırımcılarımız için de KOBİ'ler için de birlikte düşünmemiz lazım. Büyük yatırımcılar için makro ölçekte dengeler, Türkiye'de büyük çapta sağlandı. Faiz oranları aşağı iniyor, kamunun borçlanma ihtiyacı azaltılıyor ve büyük yatırımlar için finansman kolaylıkları daha fazla olabiliyor. Ama KOBİ'ler bu konuya erişmekte daha büyük sıkıntı yaşıyorlar. Dolayısıyla Strateji Belgesi'nin en önemli ayaklarından birisi; evet finansmana erişim herkes için kolay olsun, makro dengeleri sağlayalım ama KOBİ'ler için de ayrıca özel yöntemlere başvuralım."

Bir gazetecinin, "Kamu, KOBİ'lerden yaptığı alımlarda ilk önce KOBİ'lerin parasını mı ödeyecek?" sorusu üzerine Ergün, "Evet, KOBİ'lerin parasını ödeyecek" yanıtını verirken, bunun vadesine ilişkin olarak da, bu konuda AB'nin küçük işletmelerle ilgili ödemeler direktifi bulunduğunu ve genel uygulama olduğunu kaydetti. Ergün, "60 günü geçmeyen ödemeler şeklinde genel bir uygulama var fakat yine de sözleşmelerle belirlenmektedir" diye konuştu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Ekonomi

Politika Ekonomi Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title