Bağdat'ta protestocular Başbakanlık ofisine yürümek istedi: Polis 4 kişiyi öldürdü

Irak'ın başkenti Bağdat'ta 25 Ekim'den buyana hükümet konakları ve yabancı misyonların bulunduğu Yeşil Bölge'ye yakın Tahrir Meydanı'nda toplanan protestocular bir kez daha harekete geçerek Başbakan Adil Abdülmehdi'nin Ofisi'nin yer aldığı Allavi semtine yürüdü. Güvenlik güçlerinin sert müdahalesi sonucu 4 kişi hayatını kaybetti.

Yaklaşık 10 gündür Yeşil Bölge'ye girmeye çalışan protestocular yeni bir hamle yaptı. Başkentin göbeğindeki Tahrir Meydanı'nda toplanan protestocular Başbakan Adil Abdülmehdi'nin Ofisi'nin yer aldığı Allavi semtine ve Bağdat müzesine giden yolları kapatarak ofisi kuşatma altına almaya çalıştı. Sokaklarda lastik yakarak ani hamle yapan protestoculara güvenlik güçlerinin müdahalesi çok sert oldu. Protestocuları dağıtmak için güvenlik güçlerinin ateş açması ve gaz bombası kullanması sonucu 4 kişi hayatını kaybederken 30'dan fazla kişinin yaralandığı bildirildi.

36 GÜNDE 400 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Protestoların başladığı Ekim ayından beri 400 kişi hayatını kaybederken pazar gecesi Irak güvenlik güçlerinin ateş açması sonucu Şiilerin kutsal kenti Kerbela'daki İran Konsolosluğu önündeki şiddetli protestolarda da 3 kişi hayatını kaybetmişti. Protestocular binaya havai fişek atmış, İran bayrağını da ele geçirmeye çalışmıştı.

Bağdat'taki protestocular ise günlerdir Dicle Nehri'ni aşarak hükümet binalarının bulunduğu yoğun güvenlik önlemleri altındaki Yeşil Bölge'ye girmeye çalışıyorlardı.

Associated Press haber ajansı, güvenlik güçlerinin göstericileri Cumhuriye ve Sinek köprülerindeki barikatlardan biber gazı ve plastik mermi kullanarak geri püskürttüğünü, ancak göstericilerin daha kuzeydeki Ahrar Köprüsü'nden bölgeye doğru ilerlediklerini bildirdi.

Gece de devam eden protestolarda göstericilerin ilerlemesini engellemek için güvenlik güçlerinin Ahrar Köprüsü'ne beton bariyer ördükleri belirtiliyor. Binlerce Iraklı başkent Bağdat ve ülkenin güneyindeki Şii ağırlıklı bölgelerde 1 Ekim'den beri hükümet ve siyasi elitin görevden çekilmesi talebiyle protesto gösterileri düzenliyor.

Protestolar yolsuzluk, işsizlik ve kamu hizmetlerinin yetersizliği üzerine patlak verdi. Protestoların başladığı tarihten beri en az 250 kişi hayatını kaybetti. Pazartesi günkü protestolar, Başbakan Adil Abdülmehdi'nin protestoculara sokaklardan çekilmeleri ve hayatı normale döndürmeleri çağrısı yapmasından bir gün sonra geldi.

Başbakan Abdülmehdi Pazar günü pazarlar, fabrikalar, okullar ve üniversitelerin yeniden açılması çağrısı yapmış, petrol sahalarına yönelik tehditlerin ve yolların kapanmasının ülkeye milyar dolarlara mal olduğunu ve fiyatları artırdığını söylemişti. Irak Cumhurbaşkanı Berham Salih de, parlamentonun yerine geçecek bir isimde uzlaşması halinde, Başbakan Abdülmehdi'nin istifa etmeye hazır olduğunu açıklamıştı.

IRAK'TAKİ PROTESTOCULARIN İRAN'A ÖFKESİNİN NEDENİ NE?

Haber ajansları, Iraklı protestocularının öfkesinin artan bir şekilde İran üzerinde yoğunlaşmaya başladığını, bunun nedeni olarak da Tahran'ın Irak'taki hükümet, Şii politik fraksiyonlar ve paramiliter gruplarla yakın ilişki içerisinde olmasını gösteriyor.

Irak Dışişleri Bakanlığı, Konsolosluğa yapılan saldırıyı kınadı, diplomatik misyonların güvenliğinin "aşılmaması gereken bir kırmızı çizgi" olduğunu söyledi. Ancak protestocuların Pazartesi akşamı Konsolosluk önünde yeniden toplandıkları bildirildi.

Reuters geçen hafta ülkedeki güçlü bir siyasi partinin, Abdülmehdi'den desteğini çekmeye hazırlandığı sırada, İran Devrim Muhafızları'ndan bir generalin katıldığı Bağdat'taki gizli bir toplantının ardından bu fikirden vazgeçtiğini duyurmuştu.

İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney Irak ve Lübnan'daki protestoları sert bir biçimde eleştirmiş, olayları ABD ve diğer ülkelerin komplosu olarak nitelendirmişti.