Maksat hizmet mi yoksa bütçe mi?

Yaklaşan 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri için meclisten kaç milletvekili aday oldu dersiniz? Tam olarak 26 milletvekili meclisi bırakıp belediye başkanlığına aday oldu.

Peki neden? Neden mecliste milleti temsil edip millete vekâlet etmek ve siyaset yapmak varken belediye başkanlığıyla, yerelde hizmete talip olur onca vekil? Aslında konuyla ilgili çıkan haberlerde küçük bir detay var ki üstünde durmak gerekir.

"31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nde 26 milletvekili, partileri tarafından belediye başkan adayı gösterildi."

Bu cümleden hareketle aslında vekillerin aday olmadığı partilerince aday gösterildiği söylenebilir mi?

O zaman şöyle soralım: Neden 26 milletvekili meclisi bırakıp belediye başkanlığına aday gösterilir?

Ondan önce, hangi partiden kaç vekilin meclis koltuğunu bırakıp yerelde hizmete talip olduğunun çetelesine bakalım. O zaman neden sorusunun cevabını anlamak daha kolay olacaktır.

İktidar partisi, meclisteki dört vekilini, İstanbul, Eskişehir, Aydın ve İzmir'in Konak ilçesinden aday gösterdi.

CHP de 5 milletvekilini meclisten çekerek 5 belediyenin başkanlığına talip oldu. Üç Grup Başkanvekilinden biri olan Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, CHP'nin DEM Partiyle kulislerine bomba gibi düşen açıklamalarıyla Afyonkarahisar'dan aday oldu.

Malatya Milletvekili Veli Ağbaba "gövdemle size gireceğim" diyerek Malatya'dan Büyükşehir Belediye Başkanlığına talip oldu. Ve Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal Kırıkkale, Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere Adıyaman, Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı Kastamonu Belediye Başkan adayı olarak gösterildi.

Saadet Partisi de CHP'den geri kalmayıp aynı şekilde 5 vekilini yerelde hizmete aday gösterdi. Ki bunlardan biri bile seçilse Saadet Partisi Gelecek Partisiyle birlikte kurduğu meclis grubundan olacak.

AK Parti listelerinden 4 milletvekilini meclise taşıyan HÜDA –PAR'a gelince iki milletvekiliyle Batman ve Mersin Belediyelerin almaya çalışacak.

Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, Batman Belediye Başkan Adayı olduktan sonra, bir futbol maçında, Batman Belediye Başkanlığını kazanmasına kesin gözüyle bakılan DEM Partinin Belediye Başkan Adayı Mehdi Öztüzün'le aynı fotoğraf karesine düşünce, Öztüzün'ün partisince linç edilerek partiden ihraç edilmesine varan bir sürece yol açtı.

Diğer taraftan DEVA ve TİP de birer milletvekilleriyle belediye başkanlıklarını kazanmaya çalışacak.

Özetle 26 milletvekilinin, 19'u büyükşehir, 5'i il, 2'si de ilçe belediye başkanlığı için yarışacak. Sonuç itibariyle 26 milletvekili, millete sormadan onlardan aldığı vekaleti terk etmeye, milleti mecliste temsil etmekten vazgeçmeye niyetlendi.

İnsan düşünmeden ve sormadan edemiyor. Özellikle 19'u yüksek bütçeli büyükşehir belediyeleri olunca, siyasi partiler hizmete mi yoksa belediyelerin yüksek bütçelerine mi talip oluyorlar?

Son olarak MHP'nin hiçbir milletvekilini belediye başkanlığına aday göstermemesi ve İYİ Partinin meclisten en çok vekili 7 belediye başkanlığına aday göstermesine ne demeli?