Hayatı daha sık kutlamak

Şu hayatta öğrendiğin her şeyi üç kelime ile özetle deseler ne dersiniz? Benim yanıtım belki de "bu da geçer" olurdu. Her şeyin geçici olduğunu düşünüyorum, insanın en büyük yanlış düşüncelerinden bir tanesi de bir sıkıntı veya olumsuzluk yaşadığında bunun sonsuza dek süreceğini düşünüyor olması, bu durumu içinden çıkılmaz bir hale getiriyor ve geleceğe umutla bakmamızı zorlaştırıyor, oysa her şey geçiyor, hiçbir şey kalıcı değil.

Her şeyin geçici olduğu olgusu bana mümkün olan her anda hayatı kutluyor olmamızın iyi bir seçim olduğunu düşündürtüyor. Sadece doğum günleri ve yılbaşı ya da bayram gibi özel günlerle sınırlı olmasa kutlama faaliyetleri çok daha güzel olmaz mıydı?

Sağlıklı olarak yeni bir güne uyandığımız için, sevdiğimiz bir insanla konuşacağımız veya görüşeceğimiz için, belki işe yarar bir şeyler üreteceğimiz için ya da sadece kendimize zaman ayıracağımız için kutlama yapabiliriz.

Hayata aşk ile yaklaşabilmek ne güzeldir, bunu ne ölçüde yapabiliyoruz günlük koşturma temposunun içinde? Ne kadar yardım edebiliyoruz, eğer birisine yardımcı olabildiysem ve karşılığında bir teşekkür ya da içten gülümseme ile karşılaştıysam o gün kesinlikle kutlamaya değer.

Özgürce karar alabildiğim, uygulayabildiğim, özgürlüğü hissettiğim her gün için kutlama yapabilirim. Spor yapmayı seviyorsanız spor yaptığınız her günü de kutlama listenize ilave edebilirsiniz.

Öğrenmeyi ve kendimi geliştirmeyi çok sevdiğim için yeni bilgiler edindiğim her gün özellikle kutlanmaya değer diye düşünüyorum.

Güneşin doğuşunu veya batışını ya da güzel bir mehtap izlediğiniz her gün çok özel değil mi sizce de?

Şükrettiğinizde, dua ettiğinizde, sahip olduklarınızı kendinize hatırlattığınızda, içinizi kaplayan huzur hissi mutlaka kutlanmalı.

Sevgimizi göstermek ve sevgi almak sadece mutluluk hormonları sağlamamıza yol açmıyor aynı zamanda bu dünyaya ne için gelmiş olduğumuz hatırlatıyor ve kesinlikle kutlamaya değer.

Sevgi ile kalın.