İtalya'da Türkçe Öğrenimine Talep
Türkiye'nin Milano Başkonsolosu Aylin Sekizkök, Türk vatandaşlarının çocuklarının ana dil ve kültürlerini daha iyi öğrenebilmeleri için başlatılan Türkçe Öğretmeni Projesi'ne talep ve ihtiyaçtan dolayı, İtalya'daki öğretmen sayısının artırılması yönünde çalıştıklarını söyledi.
Türkiye'nin Milano Başkonsolosu Aylin Sekizkök, Türk vatandaşlarının çocuklarının ana dil ve kültürlerini daha iyi öğrenebilmeleri için başlatılan Türkçe Öğretmeni Projesi'ne talep ve ihtiyaçtan dolayı, İtalya'daki öğretmen sayısının artırılması yönünde çalıştıklarını söyledi.
Almanya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde başlatılan Türkçe Öğretmeni Projesi, Milano Başkonsolosluğu'nun girişimiyle, Türkçe, Türk kültürü ve tarihini öğretmek ve entegrasyona teşvik etmek amacıyla 2012 yılında İtalya'da da uygulamaya konuldu.
Avrupa Birliği Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı'nın koordinasyonuyla, Türkiye Milli Eğitim Bakanlığı'ndan görevlendirilen Rabia Gülşen ve Ayşe Sezin Şişmanoğlu, Türk toplumunun yoğun olarak yaşadığı Como, Lecco ve İmperia'daki devlet okullarında öğretmenlik yapıyor. Görev bölgesinde 22 bine yakın Türk vatandaşının yaşadığı Başkonsolos Aylin Sekizkök, bu proje için başta İtalya Eğitim Bakanlığı olmak üzere tüm ilgili makamların olumlu yaklaşımından dolayı memnun olduklarını belirterek şöyle dedi:
"Öğretmenlerimiz güçlü bir yasal zeminde göreve başladı. Son olarak Emilia Romagna bölgesindeki Modena kenti için de gerekli izinler alındı ve yakında burasıyla birlikte öğretmen sayımız 3'e çıkmış olacak. Milano kenti için de öğretmen ihtiyacı var. Bu kentin bulunduğu Lombardiya bölgesi yetkilileri bu yöndeki talebimizi olumlu karşılayarak, hemen çalışmalara başlamamızı istedi."
"İTALYA'DA 2'NCİ NESİL HENÜZ BAŞLIYOR"
Bu ülkedeki Türk toplumunun büyük kısmının Kuzey İtalya'da yaşadığının altını çizen Sekizkök, "Türk öğrencilerin yoğun olarak gittiği okulların tespiti için Türk dernekleriyle temas halindeyiz. Talebe göre başka şehirlerde de bu proje hayata geçirilebilir" diye konuştu.
Türkçe derslerinin, mürfredatın dışında, seçmeli olarak okutulduğunu söyleyen Sekizkök, "İtalya'daki Türk göçmenleri çok yeni. 1990'larda sayıları 7 bin iken, şimdi 30 bin. Birinci nesil var burada ve 2. nesil henüz yeni başlıyor. Dolayısıyla bu proje bizim için çok büyük bir adım" dedi. 4 Kasım 2013 tarihinden bu yana İmperia kentindeki Piazza Roma İlkokulu'nda 55 Türk öğrenciye dersler veren Ayşe Sezin Şişmanoğlu,
çeşitli nedenlerden dolayı ebeveynlerin bu ülkede yaşadığı entegrasyon sıkıntısının, çocuklarına da yansıdığını belirterek, "Evde farklı, okulda farklı bir dilin konuşulması, onların gelişimini etkiliyor. Kendilerini yalnız hissediyor, içine kapanıyorlar. Bu girişimle birlikte, çocuklarımız kendi anadillerini, kültürlerini öğrenir, dillerini konuşurken, bunun sonucunda daha kolay yabancı dil öğrenecek ve ülkelerini daha iyi temsil edeceklerdir" sözleriyle bu projenin önemini anlattı.
Diğer Avrupa ülkelerine karşın İtalya'nın, Türklerin yaşamak için yeni keşfettiği ülkelerden biri olduğunu dile getiren Şişmanoğlu, "Bu tür projelere başlamak kadar, devamının sağlanması da önemli. Buradaki çocuklarımızı tohum olarak görürsek; öğrettiğimiz anadili ve kültürü dersinin, onların filizlenmesini sağlayacağı inancındayım. Hayata daha güvenli bakacak, kompleks içerisine girmeyecek, kişilik kazanacaklardır.
Bunda katkımız olduğu için de mutluluk duyacağız" diye konuştu.
ENTEGRASYON İÇİN KENDİ DİL VE KÜLTÜRLERİNİ ÖĞRENMELERİ ÖNEMLİ
Bu proje kapsamında 2012 yılının Eylül ayında İtalya'da göreve başlayan ilk öğretmen olan Rabia Gülşen ise, dersler kadar, şimdiye kadar yaptıkları çeşitli etkinliklerin de burada ilgiyle karşılandığını anlatarak, şöyle dedi:
"Tüm bu çalışmaların, gerek kendi kültürümüzün genç nesillerce daha iyi kavranması, unutulmaması; gerekse Türk öğrencilerin İtalyan makamlarınca öngörülen entegrasyon sürecine daha çabuk uyum sağlamalarına katkı sağlaması açısından oldukça değerli olduğunu düşünüyorum."
Como ve Lecco şehirlerinde toplam 90 öğrenciye eğitim veren Gülşen, projenin meyvelerini nasıl alabileceklerini şöyle anlattı:
"Projemizin meyvelerini, daha çok öğrenciye rehberlik ederek, daha sosyal olmalarını sağlayarak, üniversite eğitimi konusunda onları teşvik ederek, entegrasyon sürecine katkı sağlayarak, Türkçe ve Türk kültürüyle bağlarını kuvvetlendirip, her iki ülkede de rahatça çalışabilecekleri, kendilerini rahatça ifade edebilecekleri duruma geldiklerinde toplamış olacağımıza inanıyorum. Pek çok Avrupa ülkesinden daha sonra başlamış olmamıza rağmen doğru işler yaptığımıza ve projemizi daha iyi yerlere taşıyacağımıza inanıyorum." - Roma