Geçmişin ve geleceğin yüzyılı kutlu olsun...

Bağımsızlık mücadelesinde cephede hiç korkmadan savaşan, vatanı ve milleti için canını ortaya koyan şehit ve gazileriyle; tüm imkansızlıklara rağmen varını yoğunu cepheye taşıyan kadınları ve çocuk kahramanlarıyla ve bu destanın baş mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşlarının mücadelesiyle kuruldu Cumhuriyetimiz…

29 Ekim 1923, tarihten silinmek istenen bir milletin küllerinden yeniden doğarak kurduğu Cumhuriyetimizin bizlere armağan edildiği bir dönüm noktasıdır. İşte o günden bugüne, bu coğrafyanın üstünde bir güneş gibi parlıyor ve bugün de dünya sahnesinde güçlü bir şekilde varlığını sürdürüyor Cumhuriyetimiz…

Bugün bizler, Cumhuriyetimizin 100. yılını büyük bir umut, coşku ve gurur içinde kutlamanın heyecanını yaşıyor; bir milletin azmi, inancı ve sevgisiyle şekillenen destansı bir hikâyenin 100. yaşına tanıklık ediyoruz.

100 yıllık bu kutlu yolculuk; zaferlerle, zorluklarla, kahramanlıklarla ve birlikte aşılan engellerle dolu bir süreci anlatıyor hepimize…

Ülkemizin dört bir yanında coşku içinde yükselen bayraklar, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100 yıllık gücünü ve birliğimizi simgeliyor. Türkiye'nin bu yüzyılı sadece geçmişi değil, aynı zamanda geleceği de kucaklıyor... Teknolojik atılımlar, ekonomik büyüme, kültürel çeşitlilik ve genç nesillerin enerjisiyle dolu bir gelecek Türkiye'si var önümüzde.

Yani…

Sadece bir güne sığdırılamayacak bu coşku, kuşaktan kuşağa bir miras olarak devrediliyor. Gençlerimiz, Cumhuriyetimizin değerlerini sahiplenerek daha aydınlık yarınlara doğru emin adımlarla ilerliyor. Geleceğimizi inşa etme sorumluluğu, onların omuzlarında yükseliyor artık…

Böylesine şanlı bir milletin ferdi olmaktan onur ve gurur duyuyoruz. Cumhuriyetimizin ışığında, geleceğe birlik ve beraberlik içerisinde yürümeye devam edeceğiz…

29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun!