Patronların Yönetsel Gelişimleri İçin Yapması Gerekenler

Bir kişinin fiziksel ve zihinsel olarak kendisini geliştirebilmesi için bir farkındalık oluşması gerekir. Bizim burada üzerinde duracağımız konu; firma sahiplerinin yönetsel açıdan kendilerini geliştirebilmesi için yapması gerekenler olacak.

Firma sahibi ve ortaklarının kendini geliştirebilmesi için öncelikle tüm insanlarda olduğu gibi, kendisini iyi tanıması gerekiyor. Zayıf ve güçlü yönlerini tespit etmeli ve güçlü yönlerini devam ettirip, zayıf yönlerini de geliştirmelidir. Tüm gelişim bu zayıf yönler üzerine kurgulanmalıdır.

Maalesef gündelik iş koşuşturmasından kurtulup firma sahibi ve ortaklarının kendini geliştirmeye yeterince zaman ayırmadığını görmekteyiz. Düşünün ki; küçücük bir atölye ile başlayan serüven, 500 kişilik bir yapıya ulaşmış durumda. Ama patron olarak siz, buna paralel kendinizi geliştirmemişseniz yönetimde ciddi yorulmalar yaşamanız kaçınılmaz olacaktır. Yorulmadan yönetmek için patron olarak siz de kendinizi geliştirmelisiniz.

Neler yapabilirsiniz?

• İşinizle ve sektörünüzle ilgili düzenli kitap, dergi ve makaleler okumak,
• Yönetimle ve kişisel gelişim ile ilgili kitapları ve makalelerini okumak,
• Mentorlük ve koçluk desteği almak,
• Dünyada marka olmuş patronların hayatlarını okumak,
• Yurt dışı iş gezileri ve turistik ziyaretler yapmak,
• Yabancı dil bilgisini geliştirmek,
• Bilgisayardan etkin yararlanma konusunda varsa eksikliklerinizi gidermek,
• Güncel mevzuat ve yayınları düzenli olarak takip etmek,
• Sektörel derneklerde görev alarak piyasanın nabzını tutmak,
• Boş zamanları nasıl değerlendirdiğinizi kontrol edip, varsa eksiklikleriniz onları gidermek,
• Online veya yüzyüze eğitimlere iştirak etmek, seminer ve konferanslara katılmak,
• Sadece okumak yeterli değil, mutlaka yazmayı alışkanlık haline getirmek

kişisel ve yönetsel gelişiminiz açısından inanılmaz katkılı olacak ve bir patron olarak yönetsel kapasitenizi artıracaktır.

Ben yazmaktan hoşlanmıyorum, okumak beni geriyor, toplantı yapmayı sevmiyorum, akşama kadar eğitimi salonu beni sıkıyor, başladığım kitabı bitiremiyorum, danışmanlık desteği alarak ne elde edeceğim, iş adamları dernekleri bana göre değil … vb. bahanelerimiz bizi geliştirmez, geri bırakır. Bunları bahane olarak görüp asla bunların arkasına sığınmamalıyız.

Saz kursuna giden bir kişi, çok iyi bir saz üstadı olamasa da, güzel bir saz resitali sunacak kıvama gelmesi nasıl mümkünse; yukarıda bahsettiğim konularda çalışma yapan patronun da işletmesinde fark oluşturması kesinlikle mümkündür. Patron olarak; yönetim fonksiyonlarını daha iyi uygulayacağınıza, daha pozitif olacağınıza, ekibinizi özgür bırakacağınıza ve onlara liderlik edeceğinize, dengeli yöneteceğinize eminim.

Üretim, satış, satınalma, muhasebe, finans vb. kökenli firma sahiplerinin bu alanların dışına fazla çıkmak istemediği, kendisini iyi olduğu bu alanlarda daha da geliştirdiğini, rutinin dışına çıkıp diğer yönetim alanlarında kendisini geliştirme yolculuğuna girmediğini gözlemlemekteyiz.

30 yıllık Yönetim Danışmanlığı deneyimimde firma sahiplerinde gördüğüm en önemli konulardan birisi de; aile hayatında sıkıntılı olan patronların işyerini yönetirken ciddi sıkıntılar yaşadığı olmuştur. Ne kadar kendisini geliştirse de bir firma sahibi veya ortağının bu konuyu çözerek yola devam etmesi, bu alanda kendini geliştirmesi bazen en önemli konu haline gelmektedir. Aile hayatı bazen her şeyin önüne geçmektedir.