Haberler

İşletme Sahipleri İçin Muhasebe ve Finans Eğitiminin Önemi

Ömer Aydın

Ömer Aydın

Yönetim Danışmanı / Yeni Medya Elektronik Yayıncılık A.Ş.
14.03.2024 10:57

Günümüzde artık hangi işi yaparsak yapalım; mesleğimiz değilse muhasebe ve finans konusunda hepimizin eğitime ihtiyacı olduğu bir gerçek. Bu yazıda sadece firma sahipleri ve hissedarların muhasebe ve finans alanındaki temel eğitim ihtiyacı üzerinde durmak istiyorum.

İşletme sahipleri ve hissedarları akademik kariyere sahip olsalar da; muhasebe ve finansla ilgili eğitim almadıkları sürece bu eğitime ihtiyaç duyduklarını iş hayatında çoğu zaman deneyimliyoruz. Küçücük bir yapıdan, mali açıdan kontrolü daha zor büyüklüklere ulaşan şirketlerin muhasebe ve finans alt yapılarını anlamak ve bu yapıya göre karar verebilmek, finansal durumunu kontrol altına almak ve elde edilen kazancı doğru yönetebilmek için bu konuda bilgi sahibi olmak gerekiyor.

6 kardeş bir atölye kurup işe başlıyor ve yıllar içerisinde 800 kişi çalıştıran büyük bir işletme haline geliyor. Zaman içerisinde imalatı profesyonellere bırakıp işletmenin yönetim fonksiyonlarını icra eden konuma gelen kardeşler, ciddi mali konularda kararlar alırken üretimdeki gibi rahat hareket edememekteler. Bu rahatsızlığın sebebi bu alandaki bilgi eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Bu eksiklik giderildikten sonra, kararlar artık üretimdeki gibi daha rahat alınmaktadır.

Dünya devleri ile yarışırcasına sektörün en iyi makinelerini üreten firma sahipleri, aynı makinenin maliyetini net olarak hesap edememekte, makineden net olarak ne kadar kar elde ettiğini hesaplamakta zorlanmaktadır. Bu konuda önüne konan raporu muhasebe verilerinden araştıracak bilgiye sahip olmadığı için piyasada satış ve rekabet konusunda sıkıntı yaşayabilmektedir.

Kar, zarar, vade, faiz, kar payı, mali tablolar, finansal analizler, bütçe hazırlama, bilanço, gelir tablosu, nakit akım tablosu vb.'lerinin ne anlama geldiği, nasıl oluşturulduğu, nasıl okunması ve incelenmesi gerektiği konularında yeterli bilgiye sahip olmayan işletme sahibi ve hissedarların; bu alanlarda kendisine gelen dokümanları eksik bilgilerle incelediğini, raporlardan yeterince yararlanamadığını pek çok kez yaşıyoruz.

Ayrıca bu kavramları anlamayan, raporları okuyamayan, bunların dinamiklerine hakim olamayan patronlar, profesyonel kadrolarla aynı dili konuşamıyor ve yönetimde ciddi karar alma sıkıntıları yaşanabiliyor.

Bu alanlardaki bilgi; firma sahipleri ve hissedarlara kazançlarını daha etkili ve verimli kullanabilme imkanı da sunmaktadır.

Muhasebe ve finans okuryazarlık eğitimleri ile; firma sahipleri, mevzuat, muhasebe, vergi, finans, kredi, genel giderler, maliyet, elde edilen gelirin verimli kullanımı konularında bilgi sahibi olacak, uygun finansal kararlar alma becerisi ve gelecekteki finansal ihtiyaçlar için planlama yapma bilgisi edinilmiş olacaktır.

Eğitimler nereden alınabilir?

Bu konudaki önerim;

  • Eğitimin ilk olarak şirketin profesyonel muhasebe, finans yöneticileri ve mali müşavirlerinden alınması yönünde olacaktır.
  • Veya bu eğitimler etrafımızdaki Eğitmen/Danışmanlardan da alınabilir.
  • Bu aşamanın sonrasında da internet ortamındaki online platformlardaki bazı eğitici videolar seyredilerek konu pekiştirilmelidir.
  • Eğitimleri, belli bir program dahilinde profesyonelce birebir veya uzmanlık programları şeklinde düzenleyen kurumları araştırıp onlardan almak ve gerekirse de bu alanda sertifika sahibi olmak daha doğru ve kalıcı olacaktır.

Bu alandaki eğitimlere iştirak edenlerin, ticari paket programı da kullanabilmesi ve excel programında işlem yapabilmesi neredeyse bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır. Yukarıda bahsettiğim konularla ilgili veriler, artık günümüz işletmelerinde patronların önüne klasörlerle değil, çeşitli yazılımlarla gelmektedir. Gelen verileri tekrar işlemek, doğrulamak, analiz etmek için ticari paket programlarını, ERP yazılımlarını ve Exceli kullanmayı yeterince bilmek gerekmektedir.

Danışmanlık kariyerim süresince tanıştığım firma sahipleri ve ortaklarının bazı alanlarda uzman olduklarını ve hep bu alanlarda çalışmanın onları motive ettiğini gördüm. Patronlar; pazarlama, satış, satın alma, üretim, tasarım, finans, muhasebe vb. alanlardan biri veya birkaçına odaklandıkları, diğer alanlara girmedikleri, bu alanlarda kendisini geliştirmediklerini gördüm. Bu da sürdürülebilirlik ve işletmeyi gelecek kuşaklara devretme konusunda sıkıntı olarak karşımıza çıkıyor.

Her ne kadar profesyonellere bırakılmış olsa da; karar alma mekanizmasının daha etkin ve verimli işleyebilmesi için bu tür eğitimler firma sahipleri için bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır.

title