Yalçın Akdoğan: Fenalığa Fenalıkla Mukabele Etmek, Husumeti Artırır
Yalçın Akdoğan, AK Parti ve Cemaat arasında yaşanan tartışmalara "Fenalığa fenalıkla mukabele etmek, husumeti artırır" uyarısında bulundu.
AK Parti Ankara Milletvekili ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Siyasi Başdanışmanı , bu sabah gerçekleşen operasyonlar sonrası attığı tweet'le dikkatleri üzerine çekti.
"KAYBET KAYBET SARMALINA SÜRÜKLER"
Star gazetesindeki 'İnadına muhabbet ve uhuvvet' başlıklı bugünkü köşe yazısında kardeşlik vurgusu yapan ve Said Nursi'nin bu yöndeki sözlerini alıntılayan Akdoğan, tweet'inde "Fenalığa fenalıkla mukabele etmek, husumeti artırır, kin ve nefreti körükler, insanı hem azapta bırakır hem kaybet-kaybet sarmalına sürükler" dedi.
Yalçın Akdoğan'ın, son dönemde AK Parti ve Gülen Cemaati arasında yaşanan tartışmaları Said-i Nursi'den alıntılarla yorumladığı köşe yazısı;
"FENALIĞA FENALIKLA MUKABELE ETMEK, HUSUMETİ ARTIRIR"
Akdoğan, "Fenalığa fenalıkla mukabele etmek, husumeti artırır. Öç almak, üste çıkmak, öne geçmek zincirleme hatalara ve içinden çıkılamayacak bir sarmala sebep olur. Nefsin ve enaniyetin peşine takılmak, kazananı olmayan bir külli kayıba götürür" uyarısında bulundu.
"SEBEPLERİ AMAÇ HALİNE GETİRMEK BOŞ BİR UĞRAŞTIR"
Yalçın Akdoğan, STAR gazetesindeki köşeyazısında yaşanan son tartışmaları değerlendirirken, Yüce Allah'ın, ilahi mesajında dünya hayatının "sadece bir oyun ve oyalanmadan ibaret olduğunu" vurguladığını hatırlattı. Bunun hem dünyanın kısalığı ve geçiciliği, hem de ebedi hayata nazaran boş ve anlamsızlığıyla ilgili olduğunu belirten Akdoğan, "Güç ve menfaat mücadeleleri, iktidar savaşları, makam-mevki kavgaları sadece kişisel düzeyde değil içtimai düzeyde de insanı asıl anlamından ve gayesinden uzaklaştırır. Sebepleri amaç haline getirmek dünyevi (ve boş) bir uğraştır.
"İNSAN 40'INI DEVİRDİKTE SONRA HAYATIN BOŞLUĞUNU DAHA İYİ ANLIYOR"
İnsan, 40'ını devirdikten ve orta yaşın merdivenlerini çıkmaya başladıktan sonra dünya hayatının boşluğunu daha iyi idrak ediyor. Sağlık, iman, huzur ve esenlik insanın vazgeçemediği büyük nimetler oluyor" dedi. Kardeşliğin sevgiyi beslediğini, sevginin ise huzura sebep olduğunu kaydeden Akdoğan, "Adavet ve düşmanlık insanın kendi kendini yiyip bitirmesine yol açar. Kin, nefret, düşmanlık, inad sadece toplumsal ayrışmayı tetiklemez, aynı zamanda kişisel psikolojiyi de olumsuz etkiler" dedi.
"ZİNCİRLEME" REAKSİYON UYARISI
Akdoğan, birçok ilginç bilgi ve değerlendirmeye yer verdiği yazısında Saidi Nursi'ye atıfta bulunarak "Üstad'ın dediği gibi, "Mü'min, kardeşini sever ve sevmeli. Fakat fenalığı için yalnız acır. Tahakkümle değil, belki lütufla ıslahına çalışır.' Niyet ne olursa olsun dünyevi menfaat ve güç mücadeleleri için çekişme ve çatışma yaşamak yapılan işi dünyevileştirir ve dünyevileştirdikçe anlamsız hale getirir. "Tevhid-i imanî, elbette tevhid-i kulûbu ister. Ve vahdet-i itikad dahi, vahdet-i içtimaiyeyi iktiza eder.' Kem sözler toprak gibi kesiftir, başkasına sirayet etmemeli, toplumsal bir hastalığa dönüşmemeli. Fenalığa fenalıkla mukabele etmek, husumeti artırır, kin ve nefreti derinleştirir.
"ÖÇ ALMAK İÇİNDEN ÇIKILAMAYACAK BİR SARMALA SEBEP OLUR"
Öç almak, üste çıkmak, öne geçmek zincirleme hatalara ve içinden çıkılamayacak bir sarmala sebep olur. Nefsin ve enaniyetin peşine takılmak, kazananı olmayan bir külli kayıba götürür" dedi.
"MÜ'MİNLER ANCAK KARDEŞTİRLER"
Akdoğan yazısında "Başta nefsim olmak üzere nasihat isteyen gençlere şu sözleri hatırlatmak isterim: "Ey ehl-i iman! Zillet içinde esaret altına girmemek isterseniz, aklınızı başınıza alınız. İhtilâfınızdan istifade eden zalimlere karşı "Mü'minler ancak kardeştirler' kale-i kudsiyesi içine giriniz, tahassun ediniz. Yoksa, ne hayatınızı muhafaza ve ne de hukukunuzu müdafaa edebilirsiniz" satırlarına da yer verdi.