Teis: Gece Eczanemize Gelip Hasta Çocuğunun İlacını Alamayanlara Ne Diyeceğiz?

TEİS Genel Başkanı Eczacı Nurten Saydan, reçeteli ilaç satışı kuralına karşı olmadıklarını belirterek, özellikle gece nöbetlerinde hastaların daha önceden kullandıkları ilaçlarını nasıl verecekleri konusunda kaygı yaşadıkları dile getirdi Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Eczacı Nurten Saydan, reçeteli ilaç satışı kuralına karşı olmadıklarını belirterek, özellikle gece nöbetlerinde hastaların daha önceden kullandıkları ilaçlarını nasıl verecekleri konusunda kaygı yaşadıkları dile getirdi.

Saydan, Sağlık Bakanlığı'nın "büyüme hormonları, antibiyotikler, antihistaminikler ve antidepresanların reçetesiz olarak satıldığı yönünde şikayetlerin artması üzerine, bu ilaçların bilinçsizce ve amacı dışında kullanımını önlemek amacıyla Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından, illere gerekli denetimlerin yapılması talimatıyla genelge gönderildiğini" hatırlattığı açıklamaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Söz konusu açıklamada, bazı çevrelerce konunun maksatlı olarak saptırıldığı yönünde beyanat olduğunu ifade eden Saydan, "Elbette eczacılar olarak ilaçların doktor tavsiyesi yani doktor reçetesiyle eczacılar tarafından verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bizlerin açıklığa kavuşmasını istediğimiz konu; aldığımız eczacılık eğitimi ile hasta vatandaşlarımızın devamlı kullandıkları, kaybettikleri veya SGK tarafından ödenmeyen ilaçlarının nasıl karşılanacağı konusudur. Özellikle eczacılarımızın gece nöbetlerinde "hastaların daha önce kullandıkları ilaçları' nasıl vereceğimiz sorusuna bir yanıt alamayışımız, nöbetlerde kapıdan giren her hasta karşısında endişe yaşamamıza sebep olmaktadır" dedi.

-"İLAÇ VERMİYOR DEĞİL, BAKANLIĞIN UYGULAMASI NEDENİYLE VEREMİYORUZ"-

"Çocuğunun ateş düşürücü, antibiyotik ya da öksürük şurubunu düşürüp kıran, kaybeden, bitiren ama doktorun devam etmesini söylediği ilaçları acil bir durumda eczanemize gelip isteyen bir hasta yakınına ne dememiz gerekiyor? Özellikle acil durumlarda "Git doktora yazdır, ben veremem" dediğinizde hastanın her türlü sözlü ve fiziksel tepkisine maruz kalabilme ihtimalimiz göz önüne alındı mı?" diye soran Saydan, şunları ekledi:

"Son uygulama sonrası eczane eczacıları olarak, vatandaşlarımıza eczanemizde bulunduğu halde ilaç vermiyor değil, Bakanlığın uygulaması nedeniyle ilaç veremiyoruz. Bakanlık, adeta bir mahallede hırsızlık olduğu zaman hırsızı yakalamak yerine o mahallede gece gündüz sokağa çıkma yasağı ilan eden antidemokratik yöneticiler gibi davranmakta, vatandaşa ve eczacılara hayatı zorlaştırmaktadır. Ayrıca; İlaç Takip Sistemi aracılığıyla ülkemizdeki tüm ilaç hareketleri anlık olarak görülebilmesine ve izlenmesine rağmen, reçeteli satılması gereken ilaçların hayatın olağan akışına aykırı bir miktarda ve periyotlarla alınması ve satılması durumlarında bu eylemi gerçekleştirenlerin incelemeye tabi tutulması ve haklarında işlem yapılması saniyesi saniyesine mümkünken, bütün eczaneleri kapsayacak, ilaç ve eczacılık hizmetini olumsuz etkileyecek şekilde hayata geçirilen uygulamanın eczacıları ve halkı cezalandırmaktan öte bir anlam taşımadığını düşünmekteyiz. İlaç Takip Sistemi'ne kaydedilen hastalarımızın kullandıkları, Medula sisteminden görüp kontrol ederek verdiğimiz bu ilaçları, hastaların yeniden almak istediği durumlarda verebilmemiz gerekir. Yoksa eczanelerimizin 24 saat açık olarak nöbet tutmasının hiçbir anlamı kalmayacaktır. Reçetenin bile e-reçete olduğu böyle bir zamanda, reçete çıktısı ve reçete fotokopisi biriktirmeye yönelik çağdışı bir uygulamanın hayata geçirilmeye çalışılması, 60 yıllık uygulamanın yeni şartlara göre yeniden düzenlenmemesinin sıkıntısının eczane eczacılarına ve vatandaşlara yüklenmeye çalışılmasını asla kabul edemeyiz." - Ankara