Uluslararası Yaşar Doğu, Vehbi Emre ve Hamit Kaplan Güreş Turnuvasının 3. günü

Uluslararası Yaşar Doğu, Vehbi Emre ve Hamit Kaplan Güreş Turnuvası'nın üçüncü gününde milli güreşçi Taha Akgül altın madalya elde etti.

Başakşehir Gençlik ve Spor Tesisleri'nde gerçekleştirilen turnuvanın üçüncü gününde kadınlarda 50, 53, 55, 59, 65, 72 kilolarda ve serbest stilde 97 ve 125 kilolarda madalyalar sahiplerini buldu.

Olimpiyat, dünya ve Avrupa şampiyonu milli güreşçi Taha Akgül, turnuvanın 3. gününde 125 kiloda mindere çıktı. Yaptığı 5 maçı da rahat kazanan milli güreşçi, finalde Moğolistan'dan Lkhagvagerel Munkhtur ile karşılaştı. Rakibini yaklaşık 1 dakika 6 saniyede sayı tuşu ile mağlup eden Taha Akgül, altın madalyaya uzandı.

Madalya seremonisinde Taha Akgül'ün madalyasını Avrupa, dünya ve olimpiyat şampiyonu eski milli güreşçi Ahmet Ayık verdi.

İstanbul'da üç gündür devam eden turnuva heyecanı kadınlarda sona erdi. Türkiye kadınlarda madalya kazanamadı.

Son gününde yarın serbest stilde 57, 61, 65, 70, 74, 79, 86, 92 kilolarda sabah seansında elemeler, akşam seansında ise yapılacak finallerle turnuva sona erecek.

Şeref Eroğlu: "Çok zamanında bir turnuva oldu"

Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı Şeref Eroğlu, turnuvanın zamanlamasının gelecek ay düzenlenecek Büyükler Avrupa Şampiyonası öncesinde iyi olduğunu söyledi.

Organizasyona 43 ülkeden 550'ye yakın güreşçinin katıldığını belirten Eroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:

"Bu, Dünya Şampiyonası'na katılım sayısı. Şu ana kadar her şey çok güzel. Son yıllarda güreş seyircisinin rağbet ettiği en önemli şampiyonlardan bir tanesi oldu. Seyircimiz biraz küsmüş, dağılmış ve kırgındı. Elimden geldiği, gücümün yettiği kadar bütün eski federasyon başkanlarımı, şampiyon ağabeylerimi, kardeşlerimi bir araya getirmeye çalıştım. Bütün kırgın ve dargınları bu alanda görmek istiyorum. Biz, artık birilerinin bu camiayı kullanıp bir yerlere gelmesini istemiyoruz. Artık kendi kendimizi idare edecek, yönetecek, hem bilgiye hem donanıma hem de altyapıya sahibiz. Biz, büyük güreş ailesiyiz. Bizim ayrı gayrımız yok ve sadece birlik olduğumuzda güçlü oluyoruz. Geçmişimizde olimpiyatlar, Avrupa ve dünya şampiyonalarında yanımıza yaklaşılamayacak başarılara sahibiz. Ancak bazı eksiklerimiz vardı. Bazı insanlara tarih ve zaman bir misyon yükler. Ben, bu misyonun bana yüklendiğini düşünüyorum."

Türkiye'nin grekoromen stilde takım halinde şampiyon olduğunu anlatan Eroğlu, "İki gündür sporcu kardeşlerim üzerlerine düşeni yaptı. İlk 2 günde kadınlar ve grekoromen stil müsabakalarını izledik. Grekoromende toplamda 5 altın, 1 gümüş ve 9 bronz madalya alarak takım halinde şampiyon olduk. İyiyiz ama biraz eksiklerimiz var. Onları da görüyoruz. Mart ayının sonunda Büyükler Avrupa Şampiyonası var. Yaklaşık 1 ay zamanımız var. Eksiklerimizi görme ve bazı şeyleri fark etmemiz açısından çok zamanında bir turnuva oldu." ifadelerini kullandı.

Şeref Eroğlu, Türkiye'nin ağır sıkletteki başarılı güreşçileri grekoromende Rıza Kayaalp, serbest stilde Taha Akgül ve kadınlarda Yasemin Adar'ın tartışmalardan uzak tutulması gerektiğini aktararak, "Bizim kardeşlerimiz ve değerlerimiz. Bu çocukları rahat bırakırlarsa Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı olarak gemi kaptanı benim. Bunları her türlü tartışmadan uzak tutup, göz bebeğimiz gibi koruyup olimpiyatta yarıştırmamız lazım. Genç değiller. Onlar da bunun farkında. 35 yaşında olimpiyat minderinde olacaklar. Bunun için bazı şeylerden geri duracaklar, çok profesyonel olacaklar. Zaman, sahip olduğumuz ama hakim olamadığımız bir şey. Güreşte de 35 yaş az değil. Bu çocuklarımıza ağabeylik edeceğiz, sahip çıkacağız. Onları olimpiyat şampiyonu olarak yolcu edeceğiz." diye konuştu.

Türkiye'nin 3 ağır sıklette de hegemonya kurduğunu vurgulayan Şeref Eroğlu, "Bu 100 yılda bir gelecek olaydır. Çok şanslıyız ama zamanda ilerliyor. Artık genç değiller. Olimpiyatlara kadar olan zamanı tecrübeleri, kazanımları, bilgileri, donanımlarıyla çok iyi bir şekilde sürdürmemiz lazım." diyerek sözlerini tamamladı.