Muharrem İnce: "Beni Mecliste Taşlasınlar"

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, "Sayın Bülent Arınç, gel benim o dokunulmazlığım kaldırılırken oy kullan. Diyelim ki hakim beni suçlu buldu. O zaman beni mecliste taşlasınlar. İlk taşı da Hüseyin Çelik atsın" dedi.

Geçen hafta TBMM'de Başbakan Yardımcısı Arınç'ın gündeme getirdiği CHP'li Muharrem İnce ile ilgili taciz iddiası ardından İnce, Sinop'ta konuştu. Partisinin Sinop Merkez İlçe Örgütü tarafından Otel Melia Kasım'da düzenlenen 24 Kasım Öğretmenler Günü etkinliklerine CHP Sinop Milletvekili Engin Altay ile birlikte katılan Muharrem İnce, konuşmasında CHP'lilere izlemeleri gereken yol haritasını çizdi. İnce, "Yandaş basın, size saldıracak. Dönek solcular size saldıracak. Size görev düşecek. Siz 'kral çıplak' demeye devam edeceksiniz. Moralinizi bozacaklar. Çocuğunuza iş vermeyecekler, hatta sizi de işten çıkartacaklar. Canınızı sıkmayacaksınız. Televizyonunuz, gazeteniz, sermayeniz olmayacak. Arka bahçemiz olmayacak, ancak devrimci ruhumuzu asla kaybetmeyeceğiz. Bir yanda Kubilay'ın torunları olacak, bir yanda derviş Mehmet'in torunları olacak. Biz Kubilay'ın torunlarıyız. Bu günlerde kavga ettiğim Derviş Mehmet'in torunlarına aldırmayacaksınız. Onlardan korkmayacaksınız. Tankıyla, topuyla, medyasıyla, malisiyle gelecek. Vız gelir, tırıs gider diyeceksiniz" diye konuştu.

Kendisine iftira attıklarını ancak AK Parti'li birçok milletvekilinin iddia dosyasının mecliste olduğunu kaydeden Muharrem İnce konuşmasında Arınç'a yüklendi. İnce, "Bana bir iftira atıyorsun. Bir iddian var hakkımda. 868 iddia var mecliste. Zimmet, rüşvet, ihaleye fesat karıştırmak, PKK'ya yardım etmek, var. BDP'liler den bahsetmiyorum. AK Parti'li milletvekillerinden bahsediyorum. Hem de size yakın bir ilin milletvekili. Benim için de iki üç tane iddia var. Polise mukavemetten tutun da başka şeylere kadar. Bu iddianın karar mercii kimdir? Medya mı karar verecek benim suçlu olup olmadığıma, Bülent Arınç mı karar verecek, ben mi karar vereceğim? Hayır, yargı karar verecek. 10 senedir neden dokunulmazlıkları kaldırmıyorsunuz, dediğimizde 'yargıya güvenmiyoruz' diyorlardı. Peki şimdi yargıyı ele geçirdiniz. Olsun gelin benim dokunulmazlığımı kaldırın. Ben kendime güveniyorum. Dilekçemi verdim. Ben aklanmak istiyorum kardeşim. Beni bu üzmez ki. Düğmemi ilikleyip gideyim hakimin karşısına, 'ben geldim sayın yargıç, bana iddialarınız neler' diyeyim. Ben kendimi savunayım ve hakim karar versin. Bak söylüyorum size, benim dokunulmazlığımın kaldırılmasında sayın Bülent Arınç'tan siyaseten değil, insanlık adına bir şey istiyorum. Gel benim o dokunulmazlığım kaldırılırken oy kullan. Önce atadığın genel sekreterinden görüş al. Ondan görüş aldıktan sonra ilk oyu sen ver. Hem iftira atacaksın hem de dokunulmazlığımı kaldırmayarak benim kafamda demokrasi kılıcı gibi tutacaksın. Böyle bir şey olur mu? Bu insanlığa, Müslümanlığa sığar mı, sen nasıl Müslümansın, nasıl insansın, nasıl milletvekilisin? Gel o zaman dokunulmazlığımı kaldır, hakimin karşısına geçeyim. Bir oy da sen ver. Ama genel sekreterinden görüş almayı unutma. Ahlak abidesi Sayın Arınç, bunu da unutma" diye konuştu.

Kendinin suçlu bulunması durumunda "Gelsinler o zaman beni mecliste taşlasınlar" diyen CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce sözlerini şöyle tamamladı:

"Diyelim ki hakim beni suçlu buldu. O zaman beni mecliste taşlasınlar. İlk taşı da Hüseyin Çelik atsın. Bakınız Türkiye'nin ciddi problemleri var. Uğraştığımız işlere bakın. Peki neden ben? Çünkü ben bunların canını acıtıyorum. Benim önümü medyada kesseler de, televizyonlara çıkartmasalar da ben kendi medyamı kendim kuruyorum. Neden? Facebook'ta var 350 bin kişi, Tweter'de var 170 bin kişi. Oralar da en çok paylaşılan benim videolar benim videolar. Ben zaten vatandaşıma ulaşıyorum. Bu şu demektir: Bakın ben Sinop'tan onlara cevap veriyorum. Susan şerefsizdir. Ölümüne konuşmazsam şerefsizim. Ben ne yapmışım. Yetimin hakkını mı yedim, hırsızlık mı yaptım, zimmetle paramı geçirdim üzerime? Bizim hedefimiz onların ahlaksızlıklarını anlatmaya el vermiyor." - SİNOP

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika