Kurul Kalesi'ndeki kazılarda tarihin izi sürülüyor

Doğu Karadeniz'de 2010'da ilk defa arkeolojik kazıların başlatıldığı Ordu Kurul Kalesi'nde, tüm kültürel katmanların ortaya çıkarılabilmesi için çalışmalar titizlikle yürütülüyor.

Türkiye'de, tahtında oturan ilk Ana Tanrıça Kibele heykelinin bulunduğu 2 bin 300 yıllık Ordu Kurul Kalesi'nde yürütülen kazıların 13'üncü yılına girildi.

Altınordu ilçesi Bayadı Mahallesi sınırlarında yer alan ve 100'e aşkın merdiven çıkılarak ulaşılabilen tarihi kaledeki kazılara yeniden başlandı.

Heykellerin yanı sıra demir, seramik, çanak, çömlek, mızrak ve ok ucu, balta, hançer, silah, süs eşyaları, demirci örsü ve küp gibi binlerce eserin gün yüzüne çıkarıldığı kaledeki kazılar, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Yücel Şenyurt başkanlığında devam ediyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ordu Büyükşehir Belediyesinin de desteğiyle sürdürülen kazılarda bu yıl 10'u arkeolog 35 kişilik ekip görev alıyor.

"Yaklaşık yüzde 60'ına yakın kısmını açığa çıkarttık"

Kazı Başkanı Prof. Dr. Şenyurt, AA muhabirine, iklim şartlarına bağlı olarak aralık ayına kadar çalışmaları sürdüreceklerini söyledi.

Şenyurt, ekiplerin kazı çalışmalarını titizlikle sürdürdüğünü ifade ederek, "Deniz seviyesinden 570 rakımlı noktada kurulmuş olan kalenin yaklaşık yüzde 60'ına yakın kısmını açığa çıkarttık. Çalışmalarımız sırasında özellikle hem dini hem de askeri açıdan önemli olan arkeolojik bulgulara rastlandı." dedi.

Türkiye'de, tahtında oturan ilk Ana Tanrıça Kibele heykelinin kaledeki kazılar sırasında bulunduğunu anımsatan Şenyurt, heykelin bulunmasının ardından kaleye ilginin oldukça arttığını belirtti.

Şenyurt, Ana Tanrıça Kibele heykeli dışında askeri malzemeler başta olmak üzere binlerce eserin de gün yüzüne çıkarıldığını ifade etti.

Çalışmalar 62 küpün bulunduğu alanda sürüyor

Çalışmaya, geçen yıl yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını dolayısıyla yarım bırakmak durumunda kaldıkları kalenin kuzeyindeki bölgeden tekrar başladıklarını dile getiren Şenyurt, kalenin bu bölümünde 62 küp buluntu grubuna rastladıklarını anlattı.

Şenyurt, kalenin hem askeri hem de dini fonksiyonu olduğunu her zaman dile getirdiğine işaret ederek, "Bu yıl ki buluntular da tahmin ettiğimiz şekilde devam ediyor. Özellikle küplerin bulunduğu alanın, kalenin idari yapı alanı olarak kullandığını tespit ettik. Bu bölüm, kalenin savaş zamanında kullanıldığını bize göstermiş oldu." değerlendirmesinde bulundu.

Devam eden çalışmalar sayesinde daha büyük bir idari alanın gün yüzüne çıkarılacağını tahmin ettiklerini aktaran Şenyurt, çalışmalar ve ortaya çıkan sonuçların buranın çok önemli bir kale olduğunu gösterdiğini kaydetti.

Şenyurt, kalenin ziyarete açılarak kent turizmine katkı sunmasını çok istedikleri, bunun için de çıkarılan eserleri bir an önce halkla buluşturmayı hedeflediklerini belirtti.

Kaleden çıkarılan eserlerin bir bölümünün Etnografya Müzesinde olduğunu ifade eden Şenyurt, Ordu'da, çıkarılan eserlerin sergilenebileceği arkeoloji müzesine ihtiyaç olduğunu, bunun için de destek beklediklerini sözlerine ekledi.