Türkeş: "1990'ların Ateş Çemberinde Filizlenen Kei, Bugün Gerçek Bir Dostluk Halkasına Dönüştü"

Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatının (KEİ) günümüzün sürekli değişen ortamına ve sınamalarına ayak uydurmasının artık bir ihtityaç olduğunu belirterek, "KEİ'nin 25. yaş gününü örgütün kendini yenileyip tazelemesi bakımından bir kilometre taşı olarak düşünmeliyiz. Dünya ölçeğine baktığımızda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği gibi devasa uluslararası yapılar bile kendilerini yenileyip reforma gitme ihtiyacı duymuşlarsa, bunu biz niye yapmayalım? Elbette bu konuda hepimizin mutabakatına dayalı, tüm üye devletlerin içine sinen bir anlayışla hareket etmeliyiz." dedi.

Türkeş, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen ve AA'nın ev sahibi fotoğraf sağlayıcı olduğu KEİ Dışişleri Bakanları Toplantısı'na başkanlık yaparak, açılış konuşmasını gerçekleştirdi.

KEİ'nin 25. yıl dönümünün denizlerin ve kıtaların birleştiği İstanbul'da kutlandığını dile getiren Türkeş, şöyle devam etti:

"KEİ'nin temellerini dünyanın en çalkantılı zamanlarının birinde atmıştık. Dengelerin değiştiği, bağımsızlıklarına yeni kavuşan ülkelerin dünya sahnesinde yerlerini aldığı bir dönemdi bu. Bölgemiz hem bazı umut ve beklentilere hem de belirsizlik ve istikrarsızlıklara gebeydi. Böylesine bir konjonktürde KEİ gibi bir oluşumu hayata geçirmek, ileri görüşlü bir adımdı. Çünkü KEİ, bağımsızlığına yeni kavuşan ülkelerin önemli bir bölümünü bünyesine alan ve onları kucaklayan bir yapıydı. O zamanlar bizim bu projemizi fazlasıyla iddialı bulan ve ömrünün uzun olmayacağını savunan görüşleri daha dün gibi hatırlıyorum. Kimi yazar ve siyaset bilimciler, o dönemde adeta kaynar bir kazana dönüşen Kafkaslar, Balkanlar ve Ortadoğu üçgeninde bulunan bölgemizin böyle bir birlikteliği uzun süre kaldıramayacağına inanıyordu. Aradan çeyrek asırlık bir süre geçti. 1990'ların ateş çemberinde filizlenen KEİ, bugün gerçek bir dostluk halkasına dönüştü."

Türkeş, KEİ'nin sadece hükümetler arası boyutunun yanı sıra parlamento, iş dünyası ve akademik yapısıyla her geçen yıl daha fazla kurumsallaştığını belirterek, "Geniş Karadeniz coğrafyasında temsil gücü en yüksek ve en kapsayıcı uluslararası örgüt haline geldi. Bunlardan daha da önemlisi KEİ, ekonomik işbirliği yoluyla barış ve istikrara katkıda bulunma yolunda diğer benzeri uluslararası kuruluşlara da güzel bir örnek teşkil etti. Bu saydıklarım, başlı başına büyük birer başarıdır. Bu başarıda üye ülkelerin tamamının büyük emeği olduğunu yadsıyamayız. Ben hepinize katkılarınız için içtenlikle teşekkür ediyorum. Özellikle de aralarında bir takım siyasi uyuşmazlıklar olmasına rağmen bunları bir kenara bırakıp aynı masa etrafında KEİ'ye omuz veren ülkelere de takdirlerimi sunuyorum." diye konuştu.

Son 25 yıldır sağlanan başarıları dile getirmenin, KEİ'nin eksikliklerini görmeye engel olmaması gerektiğini vurgulayan Türkeş, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Çünkü bugünün dünyası 1990'lar gibi değildir. Günümüzde artık teknoloji gelişmiş, iletişim hızlanmış, bürokrasi daha dinamik olma ve çabuk hareket etme eğilimine girmiştir. Uluslararası olaylar ve ekonomik dengeler, 25 sene öncesine göre daha hızlı gelişmektedir. Sadece ekonomide ve dış politikada değil, istihdamdan iş güvenliğine, ulaştırmadan çevre ve enerjiye, tarımdan gümrük uygulamalarına kadar bir çok alanda yeni ve modern yaklaşımlar ortaya çıkmıştır. KEİ'nin günümüzün sürekli değişen ortamına ve sınamalarına ayak uydurması artık bir ihtiyaçtır. KEİ'nin 25. yaş gününü örgütün kendini yenileyip tazelemesi bakımından bir kilometre taşı olarak düşünmeliyiz. Dünya ölçeğine baktığımızda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği gibi devasa uluslararası yapılar bile kendilerini yenileyip reforma gitme ihtiyacı duymuşlarsa, bunu biz niye yapmayalım? Elbette bu konuda hepimizin mutabakatına dayalı, tüm üye devletlerin içine sinen bir anlayışla hareket etmeliyiz. Biz, Türkiye olarak KEİ'de reformdan yana olan bir ülkeyiz. Örneğin KEİ'de dönem başkanlığı süresinin 6 aydan 1 yıla çıkarılmasının hem dönem başkanı olan ülkeye daha rahat hareket etme fırsatı vereceğini hem de KEİ toplantılarına katılım düzeylerini artıracağını düşünüyoruz. KEİ'nin daha etkin ve verimli örgüt haline getirilmesi konusunda hepimiz mutabık isek, bu yöndeki gayretlerimizi 2017 yılı boyunca devam ettirmemizin gerekli olduğunu düşünüyorum. Bu konuda tüm KEİ ülkelerini yapıcı bir diyalog içinde çalışmalarımızı sürdürmeye davet ediyorum."

"Sürdürülebilir kalkınma konusunu dönem başkanlığımızın ana teması olarak belirledik"

Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, uluslararası toplumun Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini gelecek 15 yılın önceliği olarak belirlediğini hatırlatarak, "Biz, her ülkenin ve her uluslararası kuruluşun, 2030 hedeflerine ulaşılması konusunda kendi çapında da olsa katkı sağlaması gerektiği görüşündeyiz. Bu inanç doğrultusunda sürdürülebilir kalkınma konusunu 1 Ocak'tan bu yana üstlenmekte olduğumuz KEİ dönem başkanlığımızın ana teması olarak belirledik. Ticari ve ekonomik kalkınma, tarım, KOBİ'lerin güçlendirilmesi, finans ve bankacılık, enerji, eğitim ve turizm konularına özel önem atfettik." dedi.

Söz konusu önceliklere paralel olarak Türkiye'nin dönem başkanlığı boyunca sektörel anlamda 3 bakanlar toplantısı gerçekleştirileceğini dile getiren Türkeş, 10 gün önce ekonomi bakanları toplantısının, geçen hafta da tarım bakanları toplantısının İstanbul'da yapıldığını, 21 Haziran'da da sağlık bakanları toplantısının düzenleneceğini belirtti.

Türkeş, toplantıların haricinde birçok çalışma grubu toplantısı, seminer, eğitim programı ve yuvarlak masa etkinliğine ev sahipliği yapıldığını söyledi.

Yarın kabul edilecek zirve bildirisini hazırlarken, sürdürülebilir kalkınma konusunun özel olarak vurgulandığının ve katılımcıların katkılarıyla zenginleştirildiğinin altını çizen Türkeş, "Biliyoruz ki Karadeniz havzası bugün Avrasya'nın merkezindeki kilit konumu, zengin doğal ve beşeri kaynakları, enerji ve ulaştırma başta olmak üzere birçok alanda ön plana çıkan bir coğrafyadır. Bu durum KEİ çalışmaları için de eşsiz bir zemin sağlıyor. Eğer bizler, örgütümüzün proje odaklı boyutunu daha fazla ön plana çıkarır, bölgemizin zengin potansiyelini iyi kullanabilirsek, hem sokaktaki insanımız için artı değer yaratmış hem de Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşılması konusunda ciddi katkıda bulunmuş oluruz." ifadelerini kullandı.

Tuğrul Türkeş, KEİ'nin kurucu üyesi olan Türkiye'nin, KEİ sekretaryasına ev sahipliği yaparak da örgüte verdiği öneme işaret ederek, özellikle KEİ Sekretaryasının çok daha iyi koşullarda, modern bir çalışma ortamında faaliyette bulunabilmesi için son birkaç yıldır yoğun bir çalışma yürütüldüğünü ve çalışmaların bu yıl içinde sonuçlandırıldığını anlattı.

Toplantının ardından KEİ'nin yeni yerleşkesinin açılış töreninin yapılacağını bildiren Türkeş, çağın gereklerine uygun, bir uluslararası örgüte yakışır şekilde yapılan yeni ofisin uzun yıllar KEİ Sekretaryasına en iyi şekilde hizmet vermesini diledi.

Türkeş, üye devletlerin ve sekretaryanın yanı sıra KEİ'ye bağlı kuruluşların da örgütün çalışmalarına önemli katkılarda bulunduğunu belirterek, 29 Haziran'da gerçekleştirilecek bakanlar toplantısında KEİPA, KEİ İş Konseyi, Karadeniz Ticaret ve Kalkınma Bankası ile KEİ Stratejik Çalışmalar Enstitüsünden gelen katılımcıların görüşlerini dinlemeyi arzu ettiğini ifade etti.