Haberler

KURAKLIKLA BESLENME ALANI DEĞİŞEN ÇEKİRGELERİN İSTİLALARINA KARŞI UYARI; İLAÇ KULLANILDIĞI ZAMAN ARI ÖLÜMLERİ ARTIYOR

Güncelleme:

TÜRKİYE'nin farklı bölgelerinde yaşanan çekirge istilaları tarım sektöründe ciddi zararlara neden olurken, Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr.

TÜRKİYE'nin farklı bölgelerinde yaşanan çekirge istilaları tarım sektöründe ciddi zararlara neden olurken, Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Satar, Doğu Anadolu Bölgesi'nde yapılan çalışmalarda, Bingöl ve Hakkari'de tarım alanlarını işgal eden çekirge sayısında artış yaşandığını belirterek, 'Özellikle Bingöl için söylemek istiyorum. Bingöl'de ilaç kullanıldığı zaman arı ölümleri artıyor. Dolayısıyla özellikle bal üretiminin olduğu yerlerde biyolojik savaş açmamız gerekiyor. Köylüye ördek yavrusu, hindi palazları, daha çok verilmeli. Bu hayvanlar doğal olarak bu çekirgelerle besleneceği için çekirge sayılarında azalma olacaktır' dedi.

Türkiye'nin farklı bölgelerinde yaşanan çekirge istilaları, tarım sektöründe ciddi zararlara neden oluyor. Doğu Anadolu Bölgesi'nde yapılan çalışmalarda, Bingöl ve Hakkari'de tarım alanlarını işgal eden çekirge sayısında artış yaşandığını ortaya çıktı. Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Satar, istilaların biyolojik mücadele ile önlenebileceğini söyledi. Prof. Satar, ilgili kuruluşlarca biyolojik mücadele kapsamında hindi palazının doğaya salınmasının sevindirici olduğunu belirterek, 'Sahada çalışan arkadaşlarımızın gözlemlerine göre yakın bölgemizde olan özellikle Bingöl ve Hakkari'de çekirge sayılarında artış olduğunu gözlemlediler. Daha önce de sürekli söylediğimiz gibi bu çekirgelerle ilaçla mücadele etmek çok zor. Bunlarla biyolojik mücadele etmemiz lazım. Bazı kuruluşlar ve belediyeler, çiftçilere, köylülere hindi palazları dağıtmaya başlamışlar ve başarı elde etmişler. Bu da bizi sevindiriyor. Kırsal kesimde yaşayanlara ördek dağıtılabilir. Devlet kuruluşlarımızın buna el atması lazım. Hem köylüye bir katkı olur, hem biyolojik mücadelede bunların kullanılmasıyla da az ilaç kullanılmış olur' dedi.

'BİNGÖL'DE İLAÇ KULLANIMI, ARI ÖLÜMLERİNİ ARTTIRIYOR'

Bal üretimi ile önemli bir potansiyele ulaşan Bingöl'de, tarım alanlarını istila eden çekirgelerle ilaçla yapılan mücadelenin, arı ölümlerini arttırdığına dikkat çeken Prof. Dr. Satar, 'Özellikle Bingöl için söylemek istiyorum. Bingöl'de ilaç kullanıldığı zaman arı ölümleri artıyor. Dolayısıyla özellikle bal üretiminin olduğu yerlerde biyolojik savaş açmamız gerekiyor. Köylüye ördek yavrusu, hindi palazları, daha çok verilmeli. Bu hayvanlar doğal olarak bu çekirgelerle besleneceği için çekirge sayılarında azalma olacaktır. Bir dengeleme meydana gelecektir. Biz bir tarım ülkesiyiz. Bunlara biyolojik olarak savaşı açarsak fazla ilaç kullanılmayacak. Bu şekil yapılmazsa istilaların olması söz konusudur. Hava sıcaklığının artmasıyla yeşil alanlar azaldı ve böcekler de farklı alanları, yeşil alanları tercih etmeye başladı. Buradan onlar da beslenecekler. Dolayısıyla ülkemize birçok farklı hayvan sürüsü de ülkemize giriş yapacaklar. Biyolojik mücadelede biyolojik olarak canlıları kullanırsak, bir dengelenme söz konusu olacak. Biz de zarar görmeyeceğiz, canlılar da zarar görmeyecek ve doğal bir denge durumu oluşacaktır' diye konuştu.

'BİYOLOJİK MÜCADELE YAPILMAZSA, İLAÇLAR SUYA KARIŞABİLİR'

İlaçlı mücadelenin yerüstü ve altı su kaynaklarına da zarar vereceğini belirten Prof. Dr. Satar, 'Eğer ki biz biyolojik mücadele yapmazsak ve ilaç kullanırsak ilaç suya karışacak. Sudan balığa geçecek, balıktan kuşa geçecek. Onunla beslenen birçok canlı zarar görecek. Belki de bizi kanser yapacak. Birçok hastalık ortaya çıkacak. Türkiye'de zarar veren yaklaşık 10 çekirge türü var. Zaman zaman İtalyan Çekirgesi, bazen Fas Çekirgesi bölgesel olarak değişebiliyor. Bazen de orada yaşayan yerel çekirgelerin sayılarında da artış oluyor. Mesela Bingöl'de ve Hakkari'de sayılarında artış görünüyor. Çekirgelere önlem almak imkansızdır. Bir anda Afrika'dan kalkıyor. Bir bakıyorsunuz sayıları binlerce. Çöl çekirgeleri geldiği zaman her şeyi bitiriyor' ifadelerini kullandı.

'BİYOLOJİK MÜCADELEDE ÖRDEKLER DAHA ETKİLİ'

Tarım alanlarını istila eden türleri tüketen hayvanlar arasında ördeklerin daha etkili olduğunu belirten Prof. Dr. Satar, şöyle dedi:

'Ülkemize çöl çekirgeleri artık yavaş yavaş gelemiyorlar. Çünkü farklı bir rota izliyorlar. Arabistan'dan İran'a, Pakistan'dan, Hindistan'a ve Çin'e kadar gidebiliyorlar Tabi Çin'de onları bir ördek ordusu karşılıyor. Adamlar önlemlerini almışlar. Bizim de böyle biyolojik mücadele yapmamız gerekir. Kuraklıkla birlikte ülkemize çok farklı türler de girebilir. Bunu ön görmek biraz zor' Beslenme alanları değişeceği için sadece çekirgeler ve böcekler değil birçok farklı tür, hastalık yapıcı türler de girebilir. Sivrisineklerle alakalı da olabilir. Onu takip edeceğiz, izleyeceğiz, bunları bizim gözlemlememiz ve bildirmemiz lazım. Çekirgeler, daha çok tarım bitkilerine zarar veriyorlar. Tarım bitkilerine zarar verdikleri zaman tüm ülkeye zarar vermiş oluyor. Bizim yaptığımız deneylerde bir tavuk 70 çekirge yiyorsa ördeklerde bu sayı 200'dür. Burada doğaya sülünler salınıyor. Aslında birçok kuşlar, bunlarla besleniyorlar, fakat yetersiz kalıyorlar. Böyle bir proje yapılırsa hem kırsaldaki çiftçiler bundan faydalanacak, hem ilaç kullanılmayacak hem de doğal bir denge sağlanmış olacak.?(DHA)

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Dicle Üniversitesi Türkiye Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title