Haberler

Dha Yurt Bülteni-3

Bakan Çavuşoğlu: ABD'nin müdahalesini yerinde buluyoruz (1)DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'nin Suriye'ye müdahalesini yerinde bulduklarını söyledi.

Bakan Çavuşoğlu: ABD'nin müdahalesini yerinde buluyoruz (1)

DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'nin Suriye'ye müdahalesini yerinde bulduklarını söyledi.

Bakan Mevlüt Çavuşoğlu, referandum çalışması için bulunduğu Antalya'nın Alanya İlçesi'nde gazetecilere açıklamada bulundu. ABD'nin Suriye'nin askeri üssüne yönelik saldırısını değerlendiren Bakan Çavuşoğlu, şöyle dedi: "Suriye rejimi çok defa kimyasal silah kullandı. Daha önce kimyasal silahların önlenmesi amacıyla birçok örgütle çalışmalar yapıldı. Kimyasal silahların tamamını teslim ettiklerini söylediler. Bunun genrçek olmadığı ortaya çıktı. Suriye rejiminin işlediği bu insanlık suçundan daha önce hesap vermesi gerekiyordu. Ama bu hesap sorulmadığı için bu rejim sadece kimyasal silahlarla değil, varil bombaları gibi birçok yöntemle insanları öldürdü. En son tekrar kimyasal silah kullandı. Hem de sivillere yönelik kullandı. Bunun hesabını vermesi gerekiyordu. Bundan sonra aynı suçların tekrar edilmemesi için hem hukuk önünde hesap vermeli hem de ellerindeki bu tür imkanlar yok edilmeli. ABD'nin bu müdahalesini yerinde buluyoruz

Görüntü dökümü

-----------------

-Bakan Çavuşoğlu'nun açıklamaları

Haber-Kamera: ANTALYA, -

=================================================

İncirlik Üssü'nde sessizlik hakim

ABD'nin Doğu Akdeniz'de konuşlu USS Porter ve USS Ross destroyerlerinden ateşlenen 59 Tomahawk füzesi ile Suriye'nin Şayrat Hava Üssü'nü vurması üzerine, gözler Adana'daki İncirlik Hava Üssü'ne çevrildi.

Körfez Savaşı'nda aktif rol oynayan ve halen Suriye ve Irak'taki DEAŞ'a karşı oluşturulan koalisyon güçleri ABD, İngiltere, Almanya, Suudi Arabistan ve Katar'ın uçakları ile insansız hava araçları bulunan ABD-Türk Ortak Savunma tesisi olan İncirlik Üssü'nde, rutin uçuşlar dışında bir hareketlilik gözlenmiyor. ABD'nin saat 04.40'da gerçekleştirdiği saldırıdan sonra da İncirlik Üssü'nde herhangi bir hava trafiği yaşanmadı. Ancak sürekli askeri araçların üssü çevreleyen tel örgülerin güzergahında devriye gezmesi dikkat çekti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

İncirlik Üssü'nün görüntüsü

İncirlik Üssü'nün içerisindeki uçaklar

Pistin genel görüntüsü

Görevlilerin aydınlatma direklerini tamir etmesi

DHA Muhabiri Murat Kibritoğlu'nun anonsu

Haber: Murat KİBRİTOĞLU-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,

==================================================

ABD müdahalesi, Suriye sınırında heyecana yol açtı

Türkiye'ye sığınan Suriyeliler ise ülkelerindeki savaş ve acının biran önce sona ermesini istiyor

AMERİKA Birleşik Devletleri'nin sabaha karşı Suriye'ye yaptığı füze saldırısı sınır hattındaki kentlerde heyecana yol açtı. Sınır hattındaki Kilis'te yaşayanlar televizyon başında gelişmeleri yakından takip ederken, savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyeliler ise ülkelerindeki savaş ve acının biran önce sona ermesini istiyor.

Dünya kamuoyunda geniş yankı uyandıran Suriye'nin İdlib kentinde kimyasal saldırıda aralarında çocukların da bulunduğu onlarca kişinin ölümünün ardından ABD, bu sabaha karşı Doğu Akdeniz'deki 2 savaş gemisinden Humus'ta bulunan Şayrat hava üssüne birbiri ardına Tomahawk füzesi ile saldırdı. 59 füzenin fırlatıldığı saldırıda üste bulunan uçaklar, mühimmat depoları, hava savunma ve radarlar hedef alındı.

Tüm dünyada yakından takip edilen bu gelişme en çok Suriye sınırında heyecana yol açtı. Saldırı haberinin ardından Suriye sınırındaki Kilis'te de insanlar yaşanan gelişmeleri yakından takip etmeye başladı. Televizyon başında yaşananları anlık olarak takip eden Kilisli vatandaşların büyük bölümü ABD'nin müdahalesine destek vererek, kimyasal saldırısı ile onlarca sivilin ölümünün kabul edilemez olduğunu ifade etti.

İç savaştan kaçarak Kilis'e yerleşen Suriyeliler de ülkelerinde yaşananları üzülerek takip ettiklerini söyledi. Yıllardır süren savaşta sivillerin yaşamını yitirdiğini, kimyasal saldırılarda çocukların katledildiğini ifade eden Suriyeliler, "Tek isteğimiz biran önce dünyanın bu katliamları durdurmak için harekete geçmesini istiyoruz. Amerika'nın kimyasal saldırılarda kullanılan üsse yönelik füzeli müdahalesi umarız bundan sonra rejimin benzer katliamlarını engellerö dedi.

Öte yandan önlemlerin had safhada olduğu sınır hattında da güvenlik güçlerinin teyakkuz hali devam ediyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

Öncüpınar Sınır Kapısı

Sınır Kapısı çevresindeki araçlar ve insanlar

Kilis kent merkezi ve sokaklar

Vatandaşlar ile röp.

Televizyonlardan haberleri izleyenler

Genel ve detay görüntüler

Haber: Hasan KIRMIZITAŞ - Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU, Ahmet ÖZER-KİLİS-DHA)

========================================

Başbakan Yıldırım Özgecanlar Derneğini ziyaret etti

Başbakan Binali Yıldırım, Mersin'de öldürülen ve kadına yönelik şiddetin simgesi haline gelen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın yarım kalan hayallerinin gerçekleştirilmesi hedefiyle kurulan Özgecanlar Derneğini ziyaret etti

Görüntü Dökümü

----------------

-Ziyaretten görüntü

Haber: MERSİN

=========================================

Bakan Özlü: Düzce'nin çöpü İstanbul'a taşınacak

BİLİM Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, İstanbul'un su kaynakları arasında bulunan Düzce'deki Melen Çayı kenarında kurulan katı atık bertaraf tesisinin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu kararını yargı kararıyla iptal ettirip, tesis girişinde günlerce eylem yapan köylülerle bir araya geldi. Bakan Özlü, köylülerin direnişi sonucu bir süredir çöp dökülmeyen tesisin artık kullanılmayacağını, Düzce'nin çöpünün İstanbul'daki yakma tesisine taşınacağını belirtti.

Merkeze bağlı Hecinler Köyü mevkisinde kurulan Düzce İli Belediyeleri Katı Atık Düzenli Bertaraf Tesisi, 25 Kasım 2014'te hizmete açıldı. Hecinler ile birlikte Hasanlar ve Esençam Köylerinde yaşayanlar, Melen Çayı kenarında kurulan tesis ile temiz çevrede yaşam haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle ÇED iptali için Sakarya 2'ci İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Mahkeme, köylüleri haklı bularak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın ÇED olumlu kararını iptal etti. Köylüler, buna rağmen 11 belediyenin çöplerini dökmeye devam ettiği tesis girişinde çadır kurup eylem yaptı. Çöp kamyonlarını günlerce tesise sokmayan köylülerin direnişi sonuç verdi ve bir süre önce tesise çöp dökümü sona erdi.

BAKANDAN MÜJDE

Bakan Faruk Özlü, dün akşam geç saatlerde tesis girişinde sembol olarak duran çadırda toplanan köylüleri ziyaret etti. Köylüler, daha önce protestolarda bulundukları Bakan Özlü'yü, bu kez davul zurna ile karşıladı. Bakan Özlü, kentin çöp sorununun çözüldüğünü söyleyerek şöyle konuştu: "Düzce'nin çöpleri buraya dökülmeyecek. Bu konuda 3 aydır çalışıyoruz. En son İSKİ'den yardım istedik. İSKİ Genel Müdürü ile görüştük ve Düzce'nin çöpünün yakma tesisi kurularak yakılması konusunda karar aldık. Bundan sonra Düzce için çöp yakma tesisi kurulacak. Bu bölgede köylülerimizin arzu etmediği alanı kullanmayacağız. Çöp konusunda burası gündemde değil ve hiçbir zaman gündeme gelmeyecek. Bundan sonra hiçbir yerde çöp konusunda gönlünüzde bir şey kalmasın. Bu bölgede asla çöp depolama tesisi, katı atık tesisi olmayacak. İSKİ ile anlaşma yaptık. Düzce'nin çöpü 400 ton civarında. İSKİ bu çöpü topladıktan sonra İstanbul'daki yakma tesisine götürecek. İSKİ 18 ay boyunca Düzce'nin çöpünü İstanbul'a taşıyacak. Burada uygun bir yer bulunup yakma tesisi kurulana kadar bu çöpler taşınacak. Gönlünüz rahat olsun."

Köylüler, Bakan Özlü'ye teşekkür etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------

-Bakanın esnaf ziyaretleri

-Bakanın köylülerle bir araya gelmesi

-Bakanın köylüler tarafından davl zurna ile karşılanamsı

-Bakanın konuşması ve detaylar var

Dosya adı: Dzcbakanhecinler

Haber-Kamera: Tezcan SOLMAZ / DÜZCE,

Haber-Kamera: Tezcan SOLMAZ / DÜZCE, -

================================================

Aksaray'da PKK/KCK operasyonu: 6 gözaltı

AKSARAY merkezli 2 ilde terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik yapılan operasyonda haklarında yakalama kararı çıkan 11 kişiden 6'sı gözaltına alındı. Diğer şüphelilerin yakalanması için çalışmaların sürdüğü belirtildi.

Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından PKK/KCK'ya yönelik soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında örgüt üyesi ve sosyal medyadan örgütün propagandasını yaptığı ileri sürülen 11 kişi hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Ardından bugün polis tarafından Aksaray ve Bursa'da daha önceden belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda Ahmet T., Çapan B., Muhyettin A., Baran E., İsmail D. ve İsmail E. gözaltına alındı. Diğer şüphelilerin yakalanması için çalışmanın sürdüğü ve bazı şüphelilerin yurt dışında olduğu belirtildi. Şüphelilerin evlerinde yapılan aramada ise av tüfeğine ait 56 adet fişek ile örgütsel dökümanların ele geçirildiği öğrenildi.

Soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü

----------------

Şüphelilerin sağlık kontrolüne getirilmesi

Sağlık kontrolünden çıkartılması

Haber- Kamera: Hasan BÖLÜKBAŞ AKSARAY

==================================

Sağlık merkezine yetiştirmek istedikleri kişi ölünce şoke oldular

MUĞLA'nın Bodrum ilçesinde, yol kenarında nefes almakta güçlük çekerken rastlayıp, Aile Sağlığı Merkezi'ne götürmek istedikleri 57 yaşındaki Abidin Anagur'un yaşamını yitirmesi üzerine otomobilin kadın sürücüsü Hande Orhun (37) ve yanındaki arkadaşı Figen Uyanık (48) şoke oldu. Savcının talimatıyla polis merkezinde ifadeleri alınan iki kadın uzun süre üzerlerindeki şoku atamadı.

Bodrum'daki bir sitede bahçıvan olarak çalışan Abidin Anagur, dün (perşembe) saat 17.00 sıralarında Gerişaltı Mevkisi'nde fenalaştı. Nefes almakta zorlanan Anagur, tesadüfen 48 VD 963 plakalı otomobiliyle Bodrum istikametine giden takı tasarım sanatçısı Hande Orhun ve yanındaki arkadaşı Rotary Bodrum Kulübü eski Başkanı Figen Uyanık tarafından farkedildi. İki arkadaş, hemen durup, Anagur'u otomobillerine alarak 4 kilometre mesafadeki Yalıkavak 14 Nolu Fatma Meral Akın Aile Sağlığı Merkezi'ne götürdü. Orhun, burada Anagur'u otomobilden indirmek için Aile Sağlığı Merkezi'nde görevli salık ekiplerinden yardım istedi. Otomobil gelen doktor ve sağlık ekipleri, Anagur'un yaşamını yitirdiğini belirledi. Anagur'un cebinden çıkan telefon numarasından Şükriye Anagur'a ulaşılıp, eşinin rahatsızlandığı söylenerek, Aile Sağlığı Merkezi'ne çağrıldı. Aile Sağlığı Merkezi'ne geldiğinde cenaze aracını gören Şükrüye Anagur, fenalaştı. Hemşirelerin yardımıyla Aile Sağlığı Merkezi'ne alınan Anagur'a, gerekli müdahale yapılıp müşahade altına alındı. Sağlık merkezine yetiştirmek istedikleri Abidin Anagur'un öldüğünü öğrenen otomobil sürücüsü Hande Orhun ve yanındaki arkadaşı Figen Uyanık, uzun süre olayın şokunu üzerlerinden atamadı. Orhun ve Uyanık, savcının talimatıyla Yalıkavak Polis Merkezi'ne götürülüp, ifadelerine başvurulduktan sonra serbest bırakıldı.

Yolda gördükleri rahatsızlanmış bir kişiye yardım etmek isterken bu durumla karşılaştıklarını belirtip Figen Uyanık, "Ancak biz yine de insanlara her zaman yardım etmeye devam edeceğiz. Ölen kişiye Allah rahmet eylesin. Çok üzüldük" dedi.

Kalp krizinden yaşamını yitirdiği belirtilen Anagur'un cenazesi otopsi yapılmak üzere Muğla Adli Tıp Kurumu'na gönderilirken, ölümüyle ilgili soruşturmanın sürdüğü bildirildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Ölen Abidin Anagur'un fotoğrafı

-Aile Sağlığı Merkezi'ne götürmek istedikleri kişinin ölümüyle şok olan Figen Uyanık ve Hande Orhun görüntüleri

-Eşinin öldüğünü öğrenince Aile Sağlığı Merkezi önünde fenalaşan Şükriye Anagur'un görüntüsü

-Cenaze aracındang örüntü

-Sağlık ocağı önünde yaşanan hareketli dakikalardan görüntü

-Polislerden görüntü

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Yaşar ANTER / BODRUM (Muğla)

========================================

Sevgi ve moralle 72 yaşında kanseri yendi

ANTALYA'da 2 yıl önce akciğer kanseri teşhisi konulan 72 yaşındaki Melahat Karaca ailesinin sevgisi, morali ve hekimlerinin tedavisiyle hastalığı yendi. Hastalığın aktivitesini kaybettiğini gören hekimleri, Karaca'yı ilaçsız takip etmeye başladı.

22 ay önce akciğerindeki sıkıntı nedeniyle hastaneye başvurduğunda yapılan tetkikler sonucu akciğer kanseri teşhisi konulduğunu belirten Melahat Karaca, çocuklarının, gelininin sevgisi, morali ve doktorlarının tedavisi ile kanseri yendiğini belirtti. Teşhis konulduktan sonra 1.5 aylık dönemde radyoterapi ve kemoterapi aldığını, 1 aylık dinlenme sürecinde kötüleşerek yoğun bakıma alındığını belirten Karaca, "Gözümü açtığımda 'Burası neresi? Ne zamandır buradayım?' diye sordum. 1.5 aydır yoğun bakımda olduğumu öğrenince hayret ettim. Karnımdan mamayla besliyordum, boğazım delikti" diye konuştu. Artık kendini iyi hissettiğini söyleyen Karaca, tedavisini gerçekleştiren doktoruna teşekkür etti. Kanser hastalarına da seslenen Karaca, "Kanser hastalarının moralleri düzgün olsun. Hiçbir şeyi kafalarına takmasınlar" dedi.

İLK GÖRDÜĞÜMÜZDE TEKERLEKLİ SANDALYE VE OKSİJEN DESTEĞİNDEYDİ

Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Tıbbi Onkoloji ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hakan Şat Bozcuk, hasta kendilerine başvurduğunda bir KOAH hastası olduğunu, ileri derecede solunum problemi yaşadığını ve ameliyata uygun olmayacak derecede akciğer tümörü bulunduğunu belirtti. "Hastayı ilk gördüğümüzde tekerlekli sandalyede ve oksijen desteğindeydi" diyen Prof. Dr. Bozcuk, şunları söyledi: "Bu hem tümör hem diğer akciğer hastalığı nedeniyle ortaya çıkan bir durumdu. O dönemde hem ilaç, hem ışın tedavisiyle hastalığı geriletme şansı bulduk. Öyle günler geldi ki yoğun bakımda takip etme durumunda kaldık. Hastanede yoğun bir tıbbi destek altında kalması gerekti."

GÜZEL BİR SÜRPRİZLE KARŞILAŞTIK

Melahat Karaca'nın hem kendi direnci, hem sosyal destek hem de tıbbi doğru tedavilerle daha iyi bir noktaya geldiğini aktaran Prof. Dr. Hakan Şat Bozcuk şöyle devam etti: "Daha sonrasında yaptığımız incelemelerde hastalığın gerilemiş olduğunu gördüğümüz için ilaç tedavisiyle devam ettik. Burada güzel bir sürpriz karşımıza çıktı. Rahatsızlığın aktivitesini kaybettiğini gördük. Bir süre önce tedavilerini kesip ilaçsız takibe aldık. Şu an gördüğümüz en iyi noktaya gelmiş oldu."

YAŞAMIN OLDUĞU YERDE ÜMİT HER ZAMAN VAR

Yaşamın olduğu yerde bir ümidin her zaman olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bozcuk, "Bu ümit kimi zaman daha kaliteli bir yaşam, kimi zaman daha uzun bir yaşam, kimi zaman da hastalığın tam olarak geride kalması olabilir. Ama sağlığın daha iyiye gitme potansiyeli olduğu her noktayı biz artı senaryo olarak görüyoruz. Bu da bizi mutlu eden o senaryolardan biri" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------

Yaşlı kadın doktoru ile otururken görüntü

Röp1: Melahat Karaca (hasta)

Yaşlı kadının hastane personeline sarılırken görüntü

Röp2: Prof. Dr. Hakan Şat

Yaşlı kadın oğlu ile konuşurken

Yaşlı kadının yakın plan görünüsü

Oğlunun yakın plan görüntüsü

Oğul ve annenin öpüşmesi

Anne ve oğulun odadan çıkıp asansör önüne gelişi

Yaşlı kadının yüzünden yakın plan görüntü

Hastane odasından görüntü

Poliklinik tabelasından görüntü

Haber-Kamera: ANTALA

==========================================

Ameliyatla 52 kilo verip 50 bedenden 36 bedene indi

SAMSUN'da 113 kiloyken 'obezite ve metabolik cerrahi' ameliyatı olan Didem Demirel, 61 kiloya kadar düştü. 50 beden kıyafet giyerken 36 bedene kadar düşen Demirel, "Obezite olduğum için artık çok ciddi sağlık sorunları yaşamaya başladığımda ameliyat olmaya karar verdim. 52 kilo verdikten sonra sanki bambaşka biri oldum" dedi.

Samsun'da yaşayan 42 yaşındaki Didem Demirel, 113 kiloya kadar ulaştı. Yaptığı diyet ve spor programları ile kilo vermeye çalışan genç kadın, başarılı olamadı. Bunun üzerine Samsun'da özel bir hastanede görev yapan Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Recep Aktimur'a başvurdu. Yapılan tetkiklerin ardından Aktimur, hastası Demirel'e 'obezite ve metabolik cerrahi' yönteminin uygulanmasına karar verdi. Ardından Demirel'e yaklaşık 1 saat süren tüp mide ameliyatı yapıldı. Demirel, ameliyat sonrasında 61 kiloya kadar düştü. 50 beden kıyafet giyerken 36 bedene kadar düşen Demirel, "Obezite olduğum için artık çok ciddi sağlık sorunları yaşamaya başladığımda ameliyat olmaya karar verdim. Tansiyon, şeker kalp rahatsızlıklarım ortaya çıkmıştı. En son ayakkabıları oğlum bağlamaya başlayınca daha fazla böyle devam edemeyeceğime karar verdim. Obezite insanın yaşam konforunu ciddi oranda etkiliyor. Hiç bir şekilde sağlıklı bir birey gibi davranamıyorsunuz. Merdiven çıkamıyorsunuz, uzun yol yürüyemiyorsunuz istediğiniz kıyafeti alamıyorsunuz. Etrafımdaki insanlar biraz kilo versen biraz diyet yapsan diyorlardı ki zaten benim ömrüm diyetle geçti" dedi.

Ameliyattan sonra sağlıklı beslenme ve spor yapmanın önemini öğrendiğini söyleyen Demirel, "Spor ve düzenli beslenme ile artık hayatımı idame ettiriyorum. 52 kilo verdikten sonra sanki bambaşka biri oldum. Uzun süre beni görmeyen arkadaşlarım bu halimi gördüklerinde büyük şaşkınlık yaşıyorlar" şeklinde konuştu.

Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Recep Aktimur, obezitenin şuan çok büyük bir toplumsal problem olduğunu söyleyerek "Sadece bizde değil tüm dünyada böyle. İnsanların en temel olarak hayat konforundan tutunda, gündelik işlerini yapmalarına, kronik hastalıklarla muhatap olmalarına kadar her noktada negatif etkileri var. Bir çok hasta bunları yaşıyor. Obezite cerrahisi, obeziteyi çözmek için şu an elimizde bulunan en mantıklı, en geçerli, en uzun süre değerini koruyan tedavi yöntemi. O yüzden obezite cerrahisi dünyada en hızla artan ameliyat çeşitlerinden birisi" dedi.

Görüntü Dökümü:

---------------------

-Didem Demirel'den ve Opr.Dr. Recep Aktimur'dan detaylar

-Röportajlar

Haber-Kamera: Yaprak KOÇER/SAMSUN,

=========================================

Havaalanında şikayetçi oldu karakolda vazgeçti

ADANA'da 48 yaşındaki H.G., İzmir'den uçakla birlikte geldiği nişanlısı O.K.'nın içinde 50 bin Euro olan çantasını alıp ortadan kaybolduğunu ileri sürerek polisten yardım istedi. Karakola götürülen 2 çocuk annesi kadın, son anda şikayetinden vazgeçti.

Polisin 155 ihbar hattını arayan H.G., nişanlısı O.K.'nın içerisinde 50 bin Euro bulunan çantasını alıp ortadan kaybolduğunu iddia edip şikayetçi oldu. Adana Havalimanı'nda beklediğini söyleyen H.G.'nin yanına ekip sevk edildi. O.K.'nın eşkali emniyetin telsizlerinden anons edilerek yakalanması istendi.

H.G. yanına gelen polis ekiplerine, "İzmir'den Adana'ya geldik, uçaktan indikten sonra nişanlım, tuvalete gideceğini söyledi. Çantam da yanındaydı, ben kapıda beklemeye başladım. Uzun zaman geçmesine rağmen gelmedi, içerisinde 50 bin Euro bulunan çantamı alıp, kayıplara karıştı"dedi. H.G., görüntü alan gazetecilere de, "Lütfen çekmeyin, ben saygın bir insanım. 2 çocuğum var rezil olmak istemiyorum" diye de tepki gösterdi.

5 Ocak Polis Merkezi Amirliği'ne ifadesi için götürülen H.G., şikayetinden vazgeçti. 50 bin Euro'nun kendisinin olmadığını, nişanlısına ait olduğunu ileri süren H.G., karakoldan ayrıldı.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Havalimanı genel görüntüsü

Kadının araçtaki görüntüsü ve gazetecilere tepkisi

Kadının gitmesi

Emniyete gitmek için polis aracına binmesi

Polis aracının gidişi

Havalimanı görüntüsü (ARŞİV)

Kadının emniyetten gidişi

Emniyetin görüntüsü

Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI/ADANA,

==============================================

Beylikdüzü Belediye Başkanı İmamoğlu, referandum çalışması için Bingöl'e geldi

REFERANDUM çalışmaları kapsamında Bingöl'e gelen CHP'li İstanbul Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı ve Başbakan gibi belediye başkanlarının da referandum sürecine dahil olduğunu belirterek, "Nasıl ki sahada Cumhurbaşkanı'ndan Başbakan'a, bakanlarından diğer siyasi parti genel başkanlarına kadar birçok makama sahip insanın süreçteki çalışmaları varsa belediye başkanları da bu sürece dahildir" dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 16 Nisan referandum çalışmaları kapsamında partisinin Bingöl il teşkilatı ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Özel bir otelde düzenlenen düzenlenen toplantıya Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İl Başkanı Ahmet Bazencir, Merkez İlçe Başkanı Mehmet Evran ve partililer katıldı.

Referandumda 18 maddenin antidemokratik sonuçlar doğuracağını belirten Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Türkiye genelinde CHP olarak net bir kararımız var, o da referandum sürecini siyasi bir platformda, partilerüstü kavramla, vatandaşımızın önüne sunulan 18 maddenin, vatandaşımıza 17 Nisan'da ne getirebileceğini, hangi tehditleri içerdiğini anlatmamız konusunda yöntem belirlemiştik. Bu yöntemle Bingöl'deyiz. Anadolu'nun birçok yerine gidiyoruz. Bingöl'deki vatandaşlarımızla, gençlerimizle konuşup sürecin ne yazık ki demokratik bir ortam sunmadığını, tamamen anti demokratik, var olan demokrasiyi geriye götüren biri süreci tanımladığını vatandaşlarımıza anlatacağız. Umuyorum ki 16 Nisan, tamamıyla referandumun yanlışlarını görerek 17 Nisan'a yeni bir anlayışla başlayacağını düşünüyorum. Elbette, demokrasi Türkiye'nin siyasal ortamının düzeltilmeye, yeni yollara ihtiyacı var. Ama bu ileriye gidiş olarak algılanmalı. Bu referandumun, toplumun siyasete bakışı ve yön vermesi açısından da inşallah bir fırsata dönüştürülür" dedi.

Bir belediye başkanının referandum çalışmalarına katılmasının doğal olduğunu anlatan İmamoğlu, "Nasıl ki sahada Cumhurbaşkanı'ndan Başbakan'a, bakanlarından diğer siyasi parti genel başkanlarına veya birçok makama sahip insanın süreçteki çalışmaları varsa, belediye başkanları da bu sürece dahildir. Şahsi fikrim şu, bu referandum süreci bir yerel veya genel seçim süreci değil. Bu bakımdan Belediye Başkanlarının kendi bilgilerini vatandaşlarla paylaşması doğal ve olması gereken bir şeydir. Ama makamınız ne olursa olsun, özellikle kendi bölgelerinde bir dayatmaya çeviriyorsa bu antidemokratik ve kötü neticeler verir. Seçim sürecinde vali, kaymakam, ilçe seçim kurulları, yüksek seçim kurulları gibi kurumları elbette bunun dışında tutuyorum" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Toplantının Düzenleneceği Otelden Detaylar

-CHP'li Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Açıklamaları

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mesut BUDRAÇ / BİNGÖL, -

===========================================

Ailesi 'Kızlar okumaz' dedi, o 3 üniversite bitirdi

ZONGULDAK'ta ilkokuldan sonra ailesinin 'Kızlar okumaz' diyerek okula göndermediği Münevver Küçükertunç, ortaokul ve liseyi dışarıdan bitirdikten sonra birisi 2 yıllık, ikisi 4 yıllık 3 üniversite okudu. 53 yaşında Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Sosyoloji Bölümü'nden mezun olan Münevver Küçükertunç, diplomasını Açıköğretim Fakültesi Bürosu'ndan alırken cübbe giyip 3 üniversite diplomasıyla hatıra fotoğrafı çektirdi.

Doğuştan kalça çıkığı olması nedeniyle koltuk değneği desteği ile yürüyebilen Münevver Küçükertunç, 1978'de Bartın'ın Kozcağız Beldesi'nde ilkokulu bitirdikten sonra "Kızlar okumaz" diyen ailesi tarafından ortaokula gönderilmedi. 2 yıl sonra 16 yaşında iken ailesini ikna eden, ancak bu sefer de yaşı büyük olduğu gerekçesiyle okula alınmayan Küçükertunç, ilkokul öğretmeninin yönlendirmesiyle dışarıdan okumaya karar verdi. Ortaokulu bitirdikten sonra lise eğitimi sırasında 1987'de Türkiye Taşkömürü Kurumu'nda (TTK) Amasra Müessesesi'nde memur olarak işe başlayan Küçükertunç, TTK Genel Müdürlüğü'nde harita teknikeri olan Aydın Küçükertunç ile evlenince Zonguldak'a taşındı ve eşiyle aynı yerde çalışmaya devam etti.

KANSER, OKUMA AZMİNİ ETKİLEMEDİ

Küçükertunç, liseyi bitirdikten sonra 1996'da Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'nin 2 yıllık İktisadi ve İdari Programlar Bölümü'nü kazandı ve 2002'de mezun oldu. Küçükertunç, 2006'da yeniden sınava girip bu kez aynı üniversitenin 4 yıllık İşletme Bölümünü kazandı. 2007'de emekliye ayrılan Küçükertunç, 2009'da yakalandığı meme kanseri hastalığına rağmen eğitimini ihmal etmedi. Küçükertunç, hastalığı ile mücadele ederken, sınavlara da girerek gecikmeli de olsa 2013 yılında diplomasını aldı. Küçükertunç, aynı yıl kayıt yaptırdığı aynı üniversitenin 4 yıllık Sosyoloji Bölümü'nden de bu yılın Ocak ayında mezun olarak üçüncü üniversiteyi bitirdi.

21 yıldı 3 üniversite diplomasına sahip olan Küçükertunç, Sosyoloji Bölümü diplomasını Açıköğretim Fakültesi Bürosu'ndan, tedavisi devam ettiği için 3 ay gecikmeli aldı. İlk kez cübbe giymenin heyecanını yaşayan Küçükertunç, elindeki 3 diplomayla hatıra fotoğrafı çektirdi.

'OKUMAK İNSANI YÜCELTİYOR'

Annesinin ilkokul mezunu, babasının ise hiç okula gitmediğini belirten Münevver Küçükertunç, ailesinin okula gitmesine sıcak bakmamasının yıllar içinde kendisinin okuma azmini artırdığını söyledi. Çalıştığı kurumdan emekli olduktan sonra meme kanserine yakalandığını ve tedavsinin devam ettiğini anlatan Küçükertunç şöyle konuştu:

"Uzun süre kemoterapi tedavisi gördüm. Çeşitli nedenlerle18 kez ameliyat oldum. Ama yılmadım, okumaya devam ettim. Bu diplomayı 3 ay önce almam gerekirken, tedavim devam ettiği için bugün alabildim. Çok mutluyum. Okumanın, öğrenmenin, bilgi sahibi olmanın insanı yücelttiğini biliyorum. Okudukça daha aydın, daha hoş görülü, insana daha iyi bakan, ufku genişleyen birisi oluyorsun. Okudukça, öğrendikçe bilginin eksikliğini hissediyorsun. Çünkü bilginin, eğitimin sınırı yok. Benim bu düşüncem bile 'Kızlar okumaz' diyenlerden öç almış gibi oldu" dedi.

57 yaşındaki Aydın Küçükertunç ise eşinin 3 üniversite bitirmesinin kendisini çok mutlu ettiğini söyleyerek, "Atatürk gençlerinin bizi örnek alıp insanların okumasını istiyorum. Lise mezunu olarak eşimin 3 tane üniversite diploması sahibi olmasından mutluluk duyuyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------------

-Münevver Küçükertunç'un eşiyle birlikte Açıköğretim Fakültesi Bürosu'na gitmesi

-Cübbesini giymesi

-Diplomalar

-Münevver Küçükertunç'la röp.

-Aydın Küçükertunç'la röp.

-Açıköğretim Fakültesi Bürosu'ndan ayrılmaları

Haber-Kamera: Durmuş SEVİNDİK/ZONGULDAK,

=============================================

60 bin Filistinli öğrenci İngilizce öğrenecek

MERSİN'in Anamur İlçesi'nde yaşayan İngilizce Öğretmeni Ayşe Petek Kadıoğlu, Filistin'in düzenlediği 1'nci Uluslararası Uzaktan Eğitim Sistemi'nde Yabancı Dil Sempozyumuna öğretici olarak katıldı. 4 ülkenin daha görev alacağı sistemde Koordinatör Türkiye'yi temsil edecek olan Kadıoğlu, 60 bin öğrencinin İngilizce eğitimi alacağı sistemde öğretmen olarak görev yapacak.

Monakko'dan Prof. Dr. Abdelfdil Bennanı'nın onur konuğu olarak katıldığı Filistin Al-Quds Open Üniversitesi'nde yapılan sempozyuma, Türkiye'nin koordinatörlüğünde İspanya, Fransa, Filistin ve İsrail katılım sağlarken, Türkiye'yi temsil eden Kadıoğlu'nu Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Baş Danışmanı ve Filistin Milli Eğitim Bakanı Dr. Sabri Saidam ile 4 bakan karşıladı.

TÜRKİYE'Yİ MODEL ALIYORLAR

Yeni savaştan çıkmış olmalarının da etkisi ile Filistin'in uzaktan eğitim sempozyumuna çok önem verdiğini belirten Kadıoğlu, her konuda Türkiye'ye çok güvendiklerini ve kendilerine model aldıklarını söyledi. 60 bin öğrencisi olan Filistin Açık Üniversitesi'nde dijital sistemde İngilizcenin konuşulmasına önem verdiklerini belirten Kadıoğlu, "Öğrencilerin İngilizce konusunda örgün eğitimde görmediklerini uzaktan eğitimle tamamlamak istiyoruz. Proje iki yıllık bir süreç. Uzaktan eğitim süresince ara ara sempozyumlar yapılacak. Her ülke temsilcisi bir branş seçti ve projede İngiltere olmasına rağmen ilginç bir şekilde İngilizceyi Türkiye öğretecek" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Ayşe Petek Kadıoğlu çalışırken

-Filistin sempozyum görüntüleri

-Salon ve sahne görüntüleri

-Filistin kanalları ile röp görüntüsü

-Ayşe Petek Kadıoğlu ile özel röportaj

Haber-Kamera: Mithat ÜNAL/ ANAMUR, (MERSİN),

==========================================

Sulama kanalına düşen 14 büyükbaş hayvan kurtarıldı

ADANA'da sulama kanalına düşen ve yaklaşık 2 kilometre sürüklenen 14 büyükbaş hayvan Büyükşehir Belediyesi Cankur ekipleri tarafından sudan çıkartıldı.

Merkez Yüreğir İlçesi Alihocalı Mahallesi'nde besicilik yapan İbrahim Batasu'ya ait 18 büyükbaş hayvan çobanlık yapan Suriyeli Ahmed Almahsun tarafından tarlaya getirdi. Suriyeli çoban, bir süre otlayan hayvanları tarla kenarındaki Devlet Su İşleri'ne ait sulama kanalı kıyısına götürdü. Su içmek isteyen büyükbaş hayvanların 14'ü kanala düştü. Kendi çabasıyla hayvanları sudan çıkaramayacağını anlayan Ahmed Almahsun, çevredeki vatandaşlardan yardım istedi.

Sulama kanalında yaklaşık 2 kilometre sürüklenen 14 büyükbaş hayvan, Cankur ve vatandaşlar tarafından telef olmadan tek tek kurtarıldı.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Cankur araçlarının gelişi

Olay yerindeki Cankur aracı

İnekleri sudan çıkaran vatandaşın konuşması

Kanalın genel görüntüsü

İneklerin genel görüntüsü

İneklerin sahibinin konuşması

İnek ile birlikte görüntüsü

Kanaldan detaylar

İneklerden detaylar

Olayı gören bir çocuğun konuşması

İneklerin su içtiği yerden görüntüler

Olayı gören bir vatandaşın konuşması

Cankur ekibinin olay yerinden ayrılışı

Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI / ADANA,

======================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Mevlüt Çavuşoğlu Filistin Suriye Politika Güncel Haberler

Pervin Buldan'dan Çiller'e: Senin eşin yatağında öldü, bizimkiler ise senin emrinle işkenceyle

Pervin Buldan'dan Çiller'e: Senin eşin yatağında öldü, bizimkiler ise senin emrinle işkenceyle

AK Parti kampta! Erdoğan'ın 'Türkiye için felaket' dediği konuyu Emine Hanım ele alacak

AK Parti kampta! Erdoğan'ın "Türkiye için felaket" dediği konuyu Emine Hanım ele alacak

İktidar ve muhalefeti kara kara düşündürecek anket! 'Enflasyonu hangi parti çözer' sorusuna vatandaşların verdiği cevap bir hayli manidar

İktidar ve muhalefeti kara kara düşündürecek anket! "Enflasyonu hangi parti çözer" sorusuna vatandaşların verdiği cevap bir hayli manidar

Fenerbahçeliler çok kızacak! Dursun Özbek'ten bomba Mourinho yorumu

Fenerbahçeliler çok kızacak! Dursun Özbek'ten bomba Mourinho yorumu

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title