Haberler

Bem-Bir-Sen'in 20'inci Kuruluş Yıl Dönümü

Güncelleme:

İbrahim Keresteci Basın Ödülleri sahiplerini bulurken, Anadolu Ajansı İç Haberler Editörlüğü'ne ''haber ajansları'' kategorisinde ödül verildi.

Bem-Bir-Sen'in 20. kuruluş yıl dönümü ve İbrahim Keresteci Basın Ödülleri Töreni, Büyük Anadolu Oteli'nde yapıldı.

Törende, İbrahim Keresteci Basın Ödülleri sahiplerini bulurken, Anadolu Ajansı İç Haberler Editörlüğü  "haber ajansları" kategorisinde ödüle layık görüldü.

Bem-Bir-Sen Genel Başkanı Mürsel Turbay, törende, sendikanın kuruluş yıl dönümünün, 10 Ocak Dünya Çalışan Gazeteciler Günü ile anılmasından duydukları memnuniyeti dile getirerek, Türkiye'de basın çalışanlarının özlük hakları konusunda bugüne kadar yapılmış olan düzenlemelerin ihtiyaçların ancak bir bölümünü karşıladığını, çalışanların iş güvencelerinin olmadığını  söyledi.

Türkiye'nin tarihsel bir süreçten geçtiğini ve ülkenin büyüdüğünü belirten Turbay, şöyle konuştu:

"Elbette dünyaya hükmettiğini düşünen güçleri ve onların içimizdeki uzantılarını ürkütecektir, elbette harekete geçirecektir. Oynanan oyun ne denli büyükse, resim de o denli büyüktür. Fotoğrafa parça parça değil topyekün bakılmalıdır. Şunu da kesin bir dille ifade etmek istiyorum, beytül mala el uzatan, yolsuzluk yapan, hırsızlık yapan her kimse kanunlarda karşılığı olan en ağır cezaya çarptırılmalıdır. Milletin korku tünellerinden kurtulduğu, kaygılarından arındığı, vesayet ve vesayetçileri bertaraf ettiği, yasaklardan arınmaya çalıştığı, demokratikleşme özlemi ile yanıp tutuştuğu böyle bir dönemde, işbaşında bulunan yönetimin önünü kesebilmek adına yapılan küresel operasyonlar işe yaramayacak, Türk halkı nezdinde hiçbir şekilde tutmayacaktır. Bize göre devlet tekdir, yürütmenin başı hükümettir. "

Paralel bir devlet anlayışını kimden gelirse gelsin kabul etmenin mümkün olmadığını ifade eden Turbay, "Bugün kaldırılmış olan vesayetlerin yerine yenilerini koyma mücadelesi, ya da halka yapılan 'vesayetten vesayet beğen'dayatması asla karşılık bulmayacak, böyle düşünenler karşısında herkesten önce halkı bulacaktır" dedi.

Sendikanın faaliyetleri hakkında da bilgi veren Turbay, merkezi Brüksel'de bulunan Avrupa Bağımsız Sendikalar Konfederasyonu'na (CESİ) üye olduklarını aktardı.

Çalışma hayatının  kıdem tazminatı ve kamudaki taşeronlaşma olmak üzere iki problemi olduğunu anlatan Turbay, bunların bir an önce çözüme kavuşturumasını gerektiğini kaydetti.

CESİ Genel Sekreteri Klauss Heeger de sendikanın CESİ'nin üyeliğine çok sıcak baktıklarını belirtirken, birlikte daha etkin daha aktif görev yaparak, çalışanların haklarının korunması gerektiğini söyledi.

-"Yolsuzluk iddialarının sonuna kadan üzerine gidilsin"-

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu da 2013 yılında gerçekleştirdikleri faaliyetler hakkında bilgi verirken, gündemdeki konulara ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.

Demokratikleşme paketi ile önemli kazanımlar elde edildiğini belirten Gündoğdu, "Bugün çok büyük boyutta küresel ayaklarının gün yüzüne çıktığı, oynanan uluslararası senaryonun içerisine yerleştirilmiş iki iddia ile ilgili hiç tereddüt yaşamadan diyorum ki yolsuzluk iddiası mı var, sonuna kadar üzerine gidilsin. Medeniyet değerimizin hükmü açıktır, rüşveti alan da veren de merhumdur, yetimin malına göz diken varsa sonuna kadar üzerine gidilmelidir" ifadesini kullandı. Paralel devlet yapılanması iddiası üzerine de sonuna kadar gidilmesi gerektiğini vurgulayan Gündoğdu, şöyle devam etti:

"Ama 18 yıl bu ülkede ezan Türkçe okutulduktan sonra ezanın orijinaline, Arapçaya döndürülmesine öncülük ettiği için Menderes'ten rahatsız olanların gayesi neyse merhum Özal'ın milletin değerlerini öne çıkarmak için mücadelesinde karşısına çıkanlar kimler ise 'darbelere karşıyım ama Erbakan bunu hak etti' diyen darbecilerin Erbakan'dan rahatsızlık duymalarının özündeki gerçek ne ise 'millete namlusunu dönmüş tanklara selam durmam' diyen merhum Yazıcıoğlu'ndan rahatsızlık duyanların rahatsızlığı ne ise 30 yıl Mursi'ye tahammül eden sözde bazı İslam ülkeleri yöneticileri ile Batının insan hakları ve demokrasi mesihi olarak kendisini tanıtan ama sahte insan hakların savunucularının Mursi'den rahatsızlığı ne ise bugün Sayın Başbakanımızdan rahatsızlık da odur."

Devlet yönetiminin cemaatlerin, sendikaların, konfederasyonların işi olmadığını ifade eden Gündoğdu, kuvvetler ayrılığı ilkesinin bugün "Yara almış, kuvvetler çatışmasına dönmüş gözüktüğünü" söyledi. Gündoğdu, cemaatlerin, gurur duyulan İslami hizmetlerini, Türkçe olimpiyatlarını, okullar, değerler yapmaya devam etmesini ama kendi alanları dışına çıkmamasını arzu ettiklerini söyledi.

-Hak-İş Genel Başkanı Arslan-

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan da Memur-Sen ile Hak-İş'i aynı nehre akan iki ırmak olarak gördüğünü belirtirken, aynı iş kolunda mücadele veren iki kardeş sendika olduklarını ifade etti.

Sendikaların siyasi partiler ve iktidarların üzerinde baskı oluşturduğu ölçüde taleplerinin dinleneceğine dikkati çeken Arslan, bunun için sendikaların örgütlenmesinin önemini vurgu yaptı. Arslan, şunları kaydetti:

"Özellikle son günlerde yaşanan özellikle son günlerde yaşanan, Konfederasyonu ve şahsımı da hedef alan haksız, mesnetsiz iftiralara yönelik bir şeyler söylemek istiyorum. Bizim bir misyonumuz, bir duruşumuz, bir istikametimiz var. Hak-İş Konfederasyonu'nun duruşu ve misyonundan rahatsız olanlar bir linç kampanyası yürütüyorlar, gazetelerde televizyonlarda Hak-İş'e, mensuplarına, sendikalarımıza karşı suçlama, linç hakaret, çarpıtma, kampanyaları sürüyor. Bir kısım çevrelere de bu kampanyalar referans gösterildi. Sayın Kılıçdaroğlu,Hak- İş Konfederasyonu ve Memur-Sen'i hedef alan açıklamalar yapıyor. Kendisine cevap veriyoruz, bu açıklamaları ispat edeceksin. 'İspat etmezsen müfterisin' diyorum.  Hak-İş'i bu kampanyalarla bu suçlamalarla bu iftiralarla diz çöktürmek isteyenler yanılıyorlar, yanıldıklarını anlayacaklar. Bu hesaplar bizim için vız gelir, tırıs gider. Aldığımız tehditler önümüze koyulan korku senaryoları bizi yolumuzdan alıkoyamayacak."

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'ne de değinen Arslan,  "Aslında biz bunun ismini değiştirdik, gazeteciler günü olsun çünkü artık gazetecilerin çoğu çalışmıyor, işlerini kaybediyorlar, baskılara dayanamıyorlar. Üzülerek söylüyorum büyük muhteşem plazalarda, medya patronluğu yapanların çalıştırdığı gazetecilerin durumu gerçekten içler acısı. Bugün Anadolu Ajansı'nın dışında hiçbir medya grubunda ne yazık ki  toplu sözleşme ve sendikalaşma yok, zincirlerinizi kıracaksınız, başka çaresi yok, teslim olmak yok. Boyun eğmek yok, mücadele edeceksiniz, sendikanızı kuracaksınız, Hak-İş'e bağlı Medya-İş sendikası sizinle kucaklaşmayı bekliyor, birlikte mücadele etmeye sizinle varız" diye konuştu.

BBP  Genel başkanı Mustafa Destici de Çalışan Gazeteciler Gününü kutlayarak,  basın çalışanlarının sorunlarına değindi.

Bugün, ülkenin temel problemlerinden birinin demokratikleşme olduğuna işaret eden Destici, yeni anayasanın yapılamamasını eleştirdi.

Türkiye ekonomisi konusunda da değerlendirmelerde bulunan Destici, vergi adaletsizliği, sosyal ve özlük hakları gibi birçok konuda yaşanan problemlerin  ülkenin demokratikleşememiş olmasından kaynaklandığını düşündüğünü söyledi.

Yasamanın yürütmenin emrinden kurtulması ve tam bağımsızlığına kavuşması gerektiğini belirten Destici, "Bu yapılmadığı sürece Türkiye'yi demokratikleştiremezsiniz ve demokratik bir anayasaya kavuşturamazsınız. Yargıyla ilgili bir kere yargı düzenlemesi yapılır ve yıllarca bu sürer. Ama her iktidar, her yönetim, her cunta işbaşına geldiğinde kendisine göre hukuk kanunları istiyor. İleri demokrasilerde yürütme iki dönemden fazla görev yapmamalıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Konuşmaların ardından, Bem-Bir-Sen Genel Başkanı Mürsel Turbay,  Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ve BBP Genel Başkanı Destici, 20'nci yıl pastasını kesti.

Törende, "Sarıkamış'ta 90 bin Ayyıldız" ve "Kutlu Yolun İlk Yolcuları" adlı iki tiyatro gösterisi de yapıldı.

-İbrahim Keresteci Basın Ödülleri-

Sendikanın kuruluş yıl dönümünde İbrahim Keresteci Basın Ödülleri de sahiplerini buldu.

Sırbistan'ın Belgrad-Niş otoyolunda meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden TRT kameramanı Halil Elmas adına verilen ödülü Saltuk Alp Elmas aldı. Suriye'de kaybolan gazeteci Beşar Kaddumi'nin ödülü eşi Arzu Kaddumi, Suriye'de kaçırıldıktan sonra kurtarılan foto muhabiri  Bünyamin Aygün'ün ödülünü arkadaşı Burcu Karakaş'a verildi.

Mısır'daki  askeri darbe sırasında  gözaltına alınan ve 4 ay cezaevinde kalan TRT Kahire Muhabiri Metin Turan'a da ödüle layık görülürken, Ankara'da gecekondu olaylarında darbedilen Cihan Haber Ajansı kameramanı Bilal Oflaz'a da ödül verildi.

-Anadolu Ajansı'na ödül-

Bem-Bir-Sen tarafından, haber ajansları kategorisinde Anadolu Ajansı İç Haberler Editörlüğü ödüle layık görüldü.

İç Haberler Editörlüğü adına ödülü AA muhabiri Zeynep Akyıl, Bem-Bir Sen Genel Başkan Yardımcısı Levent Uslu'dan aldı. - Ankara

Kaynak: AA / Güncel

Ahmet Gündoğdu Anadolu Ajansı Mahmut Arslan Politika Güncel Haberler

Zorunlu askerlik devam edecek mi? Bakan Güler, tartışmalara noktayı koydu

Zorunlu askerlik devam edecek mi? Bakan Güler, tartışmalara noktayı koydu

Tansu Çiller'in eşi Özer Çiller hayatını kaybetti

Tansu Çiller'in eşi Özer Çiller hayatını kaybetti

Ekmek bıçaklı vahşet! Eve köpek getirdiği için kavga ettiği oğlunu öldürdü

Ekmek bıçaklı vahşet! Eve köpek getirdiği için kavga ettiği oğlunu öldürdü

Yok böyle para! İşte Fenerbahçe'nin anlaşmaya vardığı Mourinho'nun maliyeti

Yok böyle para! İşte Fenerbahçe'nin anlaşmaya vardığı Mourinho'nun maliyeti

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title