"Müsiad Otomotiv Sektör Kurulu Türkiye İstişare Toplantısı"
Müstakil Sanayi ve İşadamları Derneği Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, "Biz zamanında devrimi başlatmışız, yapmışız bir şekilde kalmış.
Müstakil Sanayi ve İşadamları Derneği Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, "Biz zamanında devrimi başlatmışız, yapmışız bir şekilde kalmış. Hatta uçağa başlamışız kalmış. Artık kalacak halimiz yok, mutlaka bizim bunu bitirmemiz lazım" dedi.
Leyla Atakan Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen "MÜSİAD Otomotiv Sektör Kurulu Türkiye İstişare Toplantısı"nda konuşan Vardan, otomotivde yerli markanın oluşturulması, yerli üretim konusunda birşeyler yapmaya gayret ettiklerini söyledi.
Türkiye'nin daha önce otomobil yaptığını ve başarılı olduğunu ifade eden Vardan, "Biz zamanında devrimi başlatmışız, yapmışız bir şekilde kalmış. Hatta uçağa başlamışız kalmış. Artık kalacak halimiz yok, mutlaka bizim bunu bitirmemiz lazım" diye konuştu.
Türkiye'nin elektrikli araçlar konusunda dünyayla hemen hemen aynı seviyede olduğunu, hatta bazılarından çok daha ileride olduğuna dikkat çeken Vardan, "Biz bu noktada eğer bir marka oluşturabilirsek tahmin ediyorum bu marka oluşturma konusunda belki konvasyonel araçlardan çok daha hızlı bir şekilde yol alabiliriz diye düşünüyoruz. İnşallah biz bu konuda sizlerin vermiş olduğu destekleri çok iyi biliyoruz. Bunu biraz daha arttırabilirsek çok iyi olur" şeklinde konuştu.
Bazı ülkelerin elektrikli araç konusunu memleket meselesi yaptığını dile getiren Vardan, ülkelerin tüm vücutlarıyla bu konunun içerisinde olduklarını savundu.
Türkiye'nin önündeki 10-12 yılı çok iyi değerlendirmesi gerektiğini kaydeden Vardan, şöyle devam etti:
"Tabii önümüzde muazzam riskler var. Avrupa Birliği'nin ve Amerika'nın durumu gibi riskler var. Ama belki biz buna başka açıdan baktığımızda bunları bir avantaj olarak da görebiliriz. Belki onlar ekonomik krizle boğuşurken bizim öne atılmamız için, birşeyler yapabilmemiz için, yaptıklarımızı gösterip satabilmemiz için yüksek katma değerli ürünler üretebilmemiz için de belki bir fırsat olarak değerlendirilebilir. İşte bizim bu aralığı çok iyi kullanmamız lazım. Biz hepimiz tüm vücudumuzla tüm ülkemizle buna hazır olmalıyız. Hazır olduğumuzu da beyan etmek istiyorum."
-TAYSAD başkanı-
Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Celal Kaya da, Türkiye'nin 1985'li yıllarda kapalı bir ekonomiden açık bir ekonomiye geçtiğini, hükümet politikalarının da değiştiğini, dış ticaret ve ihracata önem verilmeye başlandığını söyledi.
Bugün otomotiv sanayisinin 2011 yılı ihracatının 20,4 milyar dolar olduğunu, bunun içerisinde yan sanayinin ihracatının yüzde 44 oranına ulaştığını ifade eden Kaya, şunları kaydetti:
"TAYSAD olarak bizim de ana hedefimiz 'Ar-Ge ile küresele' diyerek yola çıktık. Buradaki amaç da şuydu; yan sanayimizi, üyemizi, sadece Ar-Ge'yi kursun diye konuşmuyoruz. Ar-Ge'yi kurarken teknolojik gelişimini tamamlaması, yeni tekno projeler geliştirmesi ve dünyaya açılması için bu alt yapının mutlaka oluşmasını arzu ettik. Önümüzdeki yıllarda TAYSAD ve üyeleri otomotiv sanayimiz toplam ihracatın minimum yüzde 60'ını yapacak. Bak altını çizerek söylüyorum, minimum yüzde 60. Sebebi şu, biz dünyanın her yerine açık bir yan sanayiyiz. Amerika'dan Afrika'sına, Çin'den Rusya'sına, Belarus'tan en yakınımızdaki Mısır'a kadar bu faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bunu da meyvelerini almaya başladık."
TAYSAD üyesi 34 yan sanayicinin Ar-Ge merkezi kurduğunu anlatan Kaya, şöyle konuştu:
"Bugün otomobili yapsak bile test edebilecek imkanlara sahip değiliz sektör olarak. Bir test pistimiz yok bizim. Rüzgar tünelimiz yok. Peki bunları yapamayan bir sanayi, aracı dünyaya nasıl satacak. TSE'nin bu konuda ciddi çalışmalar yaptığını duydum, Bizim tabi aracı üretmeden alt yapısını da hazırlamamız gerekiyor. Kendimizi iyi hazırlamamız lazım. Global dünyayla mücadele veriyoruz. Ar-Ge merkezi kurulan firmaları lütfen ziyaret edin. Ar-Ge merkezlerinde ne yapılıyor- Teknolojik gelişimler nası sağlanıyor- Maliyet gelişmesi nasıl yapılıyor- Bunları yerinde sizlere göstermeye çalışıyoruz. Yan sanayimiz Türkiye'de yapılacak bir otomobil projesinde, Türk markalı bir aracın yüzde 85'ini organize edebilecek bir güce sahip."
- KOCAELİ