Diyarbakır'da mesleki eğitim alan hükümlüler günde 15 bin ekmek üretiyor

Diyarbakır Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mustafa Tatlıca: "Hükümlü ve tutuklularımızı topluma yeniden kazandırmak istiyoruz. Fırın atölyesinde 30 hükümlü istihdam ediliyor. Sigortası yapılarak, ücretleri ödeniyor, kar paylarından da faydalanıyorlar. Ürettiğimiz ekmeklerin ceza infaz kurumlarımıza, adliyelere ve anlaşma yaptığımız bazı resmi kurumlara satışını gerçekleştirmekteyiz"

Ekmek üreten hükümlülerden B. D: "Yeni bir mesleğim daha oldu. Ekonomik olarak bana katkı sağlıyor. Ailemize yük olmuyoruz. Burada çalışarak kendi ihtiyaçlarımızı karşılıyor, ailemizin sıkıntılarını gideriyoruz" İ. A: "Dışarı çıkarsam işim hazır. Burada yaptığımız çalışmalar geleceğimiz için çok önemli. Bizi topluma kazandırmak için yetkililer elinden geleni yapıyor"

Adalet Bakanlığı Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu, istihdama yönelik meslek edindirilmeleri ve mevcut mesleklerinin geliştirilmesi amacıyla yürütülen faaliyet kapsamında, ülke genelinde mesleki eğitim verilen hükümlülere birçok atölye ve tesiste öğrendiklerini uygulama yapma imkanı sunuyor. Bu kapsamda Diyarbakır Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan fırın atölyesinde vardiyalı sistemle çalışan 30 hükümlü, mesleki eğitimin ardından ekmek üretimi yapıyor. Günde 15 bin ekmek üreten hükümlülerin sağlık ve kaza sigortaları yapılırken, verilen maaşla da hem kendi ihtiyaçlarını karşılamaları hem de aile bütçelerine katkıda bulunmaları sağlanıyor.

"Hükümlü ve tutuklularımızı topluma yeniden kazandırmak istiyoruz"

Diyarbakır Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mustafa Tatlıca, AA muhabirine, kentte, İşyurtları Kurumu Daire Başkanlığına ait olan fırın atölyesinin 6 yıl önce hizmete girdiğini söyledi. 20 bin ekmek üretme kapasitesine sahip olan fırında günlük 15 bin ekmek üretimi yapıldığını ifade eden Tatlıca, hükümlülerin hem meslek öğrendiğini hem de var olan mesleklerini geliştirdiklerini bildirdi. Tatlıca, "Hükümlü ve tutuklularımızı topluma yeniden kazandırmak istiyoruz. Fırın atölyesinde 30 hükümlü istihdam ediliyor. Sigortası yapılarak, ücretleri ödeniyor, kar paylarından da faydalanıyorlar. İsteğe göre diyet ve kepekli ekmek de üretilmekte. Ürettiğimiz ekmekleri ceza infaz kurumlarımıza, adliyelere ve anlaşma yaptığımız bazı resmi kurumlara satışını gerçekleştirmekteyiz. " dedi. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele kapsamında fırında en üst düzeyde tedbirlerin alındığına işaret eden Tatlıca, maske, mesafe ve hijyen kurallarının uygulandığını, toplu yaşama alanı olduğu için kurallara azami gayret gösterildiğini aktardı. Tatlıca, "Fırına gelirken hükümlü ve personelimiz dezenfektan paspasından geçer, eldiven, bone ve maske takar. Üretim safhalarında yabancı madde girmesini engelleyici bütün tedbirleri alır. Daha sonra ise üretime geçilir. Üretimde kullanılan bütün malzemeler hijyeniktir ve belli sürelerle kontrol edilir. Tamamen mevzuata uygun bir şekilde üretimlerimiz devam ediyor. " diye konuştu.

"Atölyeler açmakta, motivasyon sağlamaktayız"

Hükümlülerin aynı zamanda psikolojik açıdan ve rehabilitasyon yönünden de gelişme sağladığını aktaran Tatlıca, şöyle devam etti: "Hükümlülerimiz bu sürede hem meslek öğrenmekte hem de kendilerini yararlı hissettiklerinde motivasyon olarak üst düzeyde olmaktalar. Aileleri, çocukları ve çevreleri de bunu fark ederek memnun olmaktadır. Bu memnuniyeti gördüğümüzde çalışma şevkimizi en üst düzeye çıkarmaktayız. Hükümlülerimize faydalı olduğumuzda, meslek kazandırdığımızda ve onların güler yüzünü gördüğümüzde biz de mutlu oluyoruz. Bu nedenle yeni atölyeler açmakta motivasyon sağlamaktayız. " "Fırın atölyemizde misyonumuz hükümlü ve tutukluların iş yurdu faaliyetlerine katılımlarını sağlayarak, meslek edindirmek ya da var olan mesleklerini geliştirerek topluma onları yeniden kazandırmak. Hükümlülerin tekrar suç işlemesini engelleyerek, dışarda mesleklerini devam ettirmeleri, ailelerine, devlete ve millete faydalı birey olmasını amaçlamaktayız. " diyen Tatlıca, hükümlü ve tutukluların tamamının üretime katılmasını sağlayarak, iş yurdu faaliyetinin dünyaya örnek olmasını hedeflediklerini belirtti.

"Yaptığımız işin kaliteli olması bizi ve hükümlüleri mutlu ediyor"

Fırın atölyesinin şefi Orhan Yıldırım ise hükümlülerin üretim yaptıklarında kendilerini psikolojik olarak daha rahat hissettiklerini söyledi. Bu mutluluklarının işe yansımasının kendilerini de memnun ettiğini dile getiren Yıldırım, şöyle konuştu: "Neşeli ve mutlu bir şekilde işimizi yapıyoruz. İş bittiğinde mutlu bir şekilde koğuşlarına gidiyorlar. İşe de sevinerek geliyorlar. Atölyede ürettiğimiz ekmekler lezzetli. Kurumlar ekmeğin tadının lezzetli olduğunu söylüyor. Yaptığımız işin kaliteli olması bizi ve hükümlülerimizi mutlu ediyor. Hükümlüler aldıkları maaşla ailelerine yük olmadıkları için de psikolojik olarak mutlu oluyorlar. Bu mutlulukları da işe yansıyor. "

"Yeni bir mesleğim daha oldu"

Fırın atölyesinde çalışan hükümlülerden B. D, fırında görevinin ekmek pişirmek olduğunu, atölye sayesinde zamanını verimli değerlendirdiğini söyledi. Daha önce mobilya sektöründe çalıştığını anlatan B. D, "Burada ekmek yapacağımı, yeni bir meslek edineceğimi hiç düşünemezdim. Yeni bir mesleğim daha oldu. Ekonomik olarak bana katkı sağlıyor. Ailemize yük olmuyoruz. Burada çalışarak kendi ihtiyaçlarımızı karşılıyor, ailemizin sıkıntılarını gideriyoruz. Yeni arkadaşlıklar da ediniyoruz. " dedi.

Evli ve 2 çocuk babası olduğunu belirten B. D, herkese özgürlüğünün kıymetini bilmeleri ve suça bulaşmamaları tavsiyesinde bulundu. İ. A. da fırın atölyesinde çalışmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "İşimizi severek yaptığımız için ekmekleri çok güzel bir şekilde çıkarıyoruz. İşime sevgi katıyorum. Çok titiz bir şekilde çalışıyoruz. Buradaki ekmekler sofralara gidiyor. İşimizi ne kadar özenle yaptığımızı herkesin görmesini istiyoruz. Daha önce meslek sahibi değildim. Şu an dışarı çıkarsam işim hazır. Burada yaptığımız çalışmalar geleceğimiz için çok önemli. Bizi topluma kazandırmak için yetkililer elinden geleni yapıyor. " diye konuştu. AA

Tüm hakları saklıdır. Bu sitede yer alan yazı, haber, fotoğraf, video ve sair dokümanların, bireysel kullanım dışında izin alınmadan kısmen veya tamamen kopyalanması, çoğaltılması, kullanılması, yayımlanması ve dağıtılması kesinlikle yasaktır. Bu yasağa uymayanlar hakkında 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca yasal işlem yapılacaktır.