Maçın Ardından
Spor Toto Süper Lig'in 29. haftasında Medipol Başakşehir'i 2-0 yenen Galatasaray'da teknik direktör Fatih Terim, hem savunmada hem de hücumda çok iyi bir performans ortaya koyduklarını söyledi.
Spor Toto Süper Lig'in 29. haftasında Medipol Başakşehir'i 2-0 yenen Galatasaray'da teknik direktör Fatih Terim, hem savunmada hem de hücumda çok iyi bir performans ortaya koyduklarını söyledi.
Karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Fatih Terim, Jason Denayer ve Ryan Donk tercihlerinin bugün iyi sonuç verdiğini belirtirken, "Sadece sizin oyununuz yetmiyor. Rakibinizin de oynayamaması gerekiyor. Bugün ikisini de yaptık." dedi.
Kendilerinin 1990'lı yıllarda pres futbolu oynadığı dönemde, bunu dünyada yapan takım dahi olmadığını kaydeden Terim, "Allah nasip ederse ilerde yine o halimize döneceğiz. Medipol Başakşehir'in en önemli özelliği, oyunu kurabilmesi. Biz doğru pres ve doğru bölgesel baskılar yaptık. Ayrıca rakibin bir başka özelliği de topla çok oynamasıydı ve ilk yarı istatistiği yüzde 60'a 40 Galatasaray lehineydi." diye konuştu.
Maçın ilk yarısında istedikleri oyunu sergilediklerini, ikinci yarıya ise galibiyet için çıktıklarını anlatan deneyimli teknik adam, "İkinci yarıda 3 puana giden bir görüntü ortaya çıktı. Bu maçta bizim bir kredimiz yoktu. Rakibimizin ise vardı. Berabere kalmak bile bizi hedeften uzaklaştırabilirdi. Bunu kaybetmemek için mücadele ettik. Şahsi kanaatim, 1. dakikadan 94. dakika sonuna kadar tam konsantrasyonla oynayan bir Galatasaray vardı. Oyuncularımı kutluyorum. Rakibi bırakırsanız oynar. Biz oyunun iki yönünde de iyiydik." ifadelerini kullandı.
"İnandığınızı yapmıyorsanız, zaten burada işiniz yok"
Fatih Terim, önlerinde çok önemli maçlar bulunduğunu ve mevcut kadroyu en ideal şekilde kullanmaya çalıştıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Teknik adamlık, riskleri alabilmektir. Yoksa rutini kimse eleştirmez. Maç iyi bitmese, 'Denayer uzun süredir oynamıyor, neden koydun?' denebilir. Veya, 'Selçuk iyiydi, neden Donk'u oynattın?' denebilir. Teknik adamlık böyle bir şey. İnandığınızı yapmıyorsanız, zaten burada işiniz yok. Kaybettikten sonra isterseniz sihirbaz olun, yanlışsınızdır. Kimse böyle bir şey beklemiyordu. Takımımın kendisi de beklemiyordu. Bu kararı verirken, nedenleri var. Selçuk'un kötülüğünden veya Donk'un mükemmelliğinden değil. Bir analiz var ve bunun sonucunda ortaya koymamız gereken bir oyun düzeni var. Buna göre bazı arkadaşların sahada olması lazım. Bugün sahanın içi kadar, kulübe de takdir edilecek durumdaydı. Gençlerbirliği maçındaki kulübe değildi."
Sarı-kırmızılı takımın önünde zorlu maçlar olduğu yönündeki yorumlarla ilgili olarak Terim, "Maçlarımız diğerlerine oranla zor ama böyle oynayınca zor kelimesi anlam ifade etmez. Gençlerbirliği maçındaki gibi olursa da her maç zor. Taraftarımıza böyle güzel bir hediye verdiğimiz için mutluyuz. Allah bize bir şans daha verdi. 'Beş maçınız daha var, lidersiniz, sonuna kadar götürün.' dedi." değerlendirmesinde bulundu.
Arda sorusuna yanıt vermedi
Fatih Terim, aralarında küslük olan Medipol Başakşehirli oyuncu Arda Turan'ın maçta yanına gelmesini bekleyip beklemediği sorusunu yanıtsız bıraktı.
Sarı-kırmızılı teknik adam, Arda ile ilgili yöneltilen soruyu, "Galatasaray ile ilgili sorunuz varsa yanıtlayayım." sözleriyle geçiştirdi.
"İnsan üzülüyor, mahcubiyet duyuyor"
Geride kalan haftada Gençlerbirliği'ne yenilmeleri sonrası havalimanında taraftarların kendilerini karşılamasına değinen Fatih Terim, şunları kaydetti:
"Maçın ardından neredeyse bir kaç saat geçmiş. O en gergin anda taraftar şahsıma ve takıma böyle bir sevgi gösteriyorsa, bu beklentiye karşılık veremediğiniz için mahcup oluyorsunuz. Eve gittim, eşim ve kızım beni bekliyorlardı. Hemen bir çorba içip geri döndüm. Gidiş geliş yüz kilometre yol yaptım. İnsanın bir yerine dokunuyor. Hemen geri dönmek istedim. Galatasaray'da oynadığım zamandan itibaren taraftarla çok ayrı bir bağım vardır. Onların güveni çok önemi. Çok üzüldüm. Kendimi sorumlu hissettim. 'Allah'ım keşke yarın maç olsa' dedirten bir ortam vardı. İnsan üzülüyor, mahcubiyet duyuyor. Liderliği kaptırdığımız. güzel şeyler veremediğimiz için. O kadar candan tezahüratları, bağırışları vardı ki Allah herkese nasip etsin."