Kars'taki Uyku Apne Merkezi, Yurt Dışından Gelen Hastalara Şifa Oluyor
Kafkas Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde bulunan Uyku Apne Ünitesi, Rusya, Gürcistan ve Azerbaycan gibi ülkelerden gelen hastalara uyku apnesi tedavisi sunarak, rahat bir uyku imkanı sağlıyor. Uzmanlar, uyku bozukluklarıyla savaşmak için merkezi ziyaret eden hastaların durumlarını laboratuvar ortamında inceleyerek, gerekli tedavi süreçlerini başlatıyor.
Kafkas Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi'ndeki "Uyku Apne Ünitesi"ne Rusya, Gürcistan, Azerbaycan ve Kafkasya bölgesindeki ülkelerden gelen birçok hasta, tedavinin ardından rahat uykuya kavuşuyor.
Hafta içi her gün hasta kabul edilen ve uyku testi yapılan merkeze gelenler, başta uyku apnesi olmak üzere uyku bozukluklarının tedavisi için fırsat buluyor.
Laboratuvarda hasta, çeşitli sensörler içeren kablolar bağlanarak gece boyunca teknisyen kontrolünde uyutuluyor.
Uyku testi esnasında horlama, kas aktiviteleri, beyindeki elektriksel aktiviteler, solunum ve kardiyak parametreler kaydediliyor.
Geceyi bu laboratuvarda geçiren ve uyku esnasında tüm vücut değerleri incelenen hastalar, gereklilik halinde beslenme ve diyetisyenlik, kulak burun boğaz, nöroloji ile ilgili kliniklere yönlendiriliyor.
Türkiye'nin yanı sıra Rusya, Gürcistan ve Azerbaycan gibi ülkelerden Kars'a gelen hastalar, Kafkas Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Uyku Merkezi'nde sağlığına kavuşuyor.
"Bu hastalık için temel risk faktörleri ileri yaş"
Kafkas Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalında görevli Uzman Dr. Gülfem Erdoğdu, AA muhabirine, uyku laboratuvarında özellikle uykuda solunum bozuklukları nedeniyle derin uyku uyuyamayan uyku apnesi olan kişilerin tanı ve tedavisinin yapıldığını söyledi.
Uyku apnesi sendromunun uyku esnasında kişide, üst hava yolundaki kısmi veya tam tıkanıklıklara bağlı olarak ortaya çıktığını ifade eden Erdoğdu, "Bu hastalık için temel risk faktörleri ileri yaş, erkek cinsiyet ve obezitedir. Yaklaşık olarak erkeklerde yüzde 4, kadınlarda ise yüzde 2 gibi görüldüğü tahmin edilmektedir ancak kadın hastalarımızda başvuru sayısının ve farkındalığın artışı ile bu oranların erkeklere yakın olacağını düşünüyoruz." dedi.
Hastaların başvuru şikayetlerini aktaran Erdoğdu, "Yüksek sesle horlama, uyku esnasında sık uyanmalar veya uyku partnerinin uykuda solunum durmalarını tarif etmesi şeklinde olur. Hastalarımız gece uykuda belli sürelerde solunum durması nedeniyle gece sık sık uyanma ve uyku mimarisinde bozulma nedeniyle gün içerisinde dikkat dağınıklığı, konsantrasyon bozukluğu ve trafik kazalarında artış gibi risklerle bize başvurabilirler." diye konuştu.
Uykudaki bozulmalar, derin uyku süresinin azalmasının gün içerisinde hastalarda ciddi bir konsantrasyon kaybı yaşattığını anlatan Erdoğdu, şöyle devam etti:
"Özellikle dikkat gerektiren işlerde ve uzun yol şoförlerinde trafik kazası gibi risklere sebep olur. Bu nedenle risk faktörü olan hastalarımızı polikliniğimizde değerlendirdikten sonra bir gece uyku apnesi tetkiki amaçlı uyku laboratuvarımıza yatırıyoruz. İşlemimizin ismi polisomnografi, bu tetkikle uyku apnesi tanısı olup olmadığını ve uyku apnelerinin şiddetini değerlendiriyoruz. Basit horlama semptomuyla gelen, sadece horlaması olan hastalara bazı yaşam değişikliği önerilerinde bulunuyoruz. Ama daha ileri evrelerde şiddetli uyku apnesi olan, uyku süresinin, uyku mimarisinin tamamen bozulduğu ve hastalarımızın günlük aktivitelerinde etkilendiği durumlarda ise cihaz tedavilerimizi yapıyoruz."
Yurt dışından tedavi için geliyorlar
Erdoğdu, üniversitedeki uyku merkezinin 2007'de açıldığını, Türkiye'de belirli merkezlerde ve sınırlı sayıda bulunduğunu, kendilerinin de Kars'ta polisomnografi testi ve uyku laboratuvarı ekibiyle hizmet verdiklerini söyledi.
Kente halkının yanında yurt dışından da hastaların Kars'a gelerek şifa bulduğuna dikkati çeken Erdoğdu, şunları kaydetti:
"Gürcistan, Rusya, Kafkasya bölgesi ve Azerbaycan'dan da gelen hastalarımız oluyor. Bu bölgedeki tek uyku merkeziyiz ve hastalığımız tedavisi olan bir hastalık. Uyku apnesi, cihazlar veya yaşam tarzı değişiklikleriyle tedavi edebilecek bir hastalık. Bu sebeple aslında tanı sayısının arttırılması, bu konudaki farkındalığın arttırılmasını hedefliyoruz. Hastalığa bağlı ortaya çıkan kardiyovasküler hastalık risklerini ve gün içerisinde konsantrasyon kaybıyla ilişkili olarak yaşam kalitesindeki bozulmaları azaltmayı hedefliyoruz. Horlama, gündüz aşırı uykulu hali, gün içinde konsantrasyon kaybı ve dirençli tansiyon yükseklikleri yaşayan hastalarımızı uyku testi ile değerlendirmek üzere polikliniğimize bekliyoruz."
Azerbaycan'dan gelerek Kars'ta tedavi oldu
Azerbaycanlı 59 yaşındaki Terane Mammadova ise geceleri çok horlamasının bulunduğunu, bu hastalık nedeniyle geceleri çok uyandığını söyledi.
Kars'a gelerek tedavi olduğunu anlatan Mammadova, "Öncede çok uyanırdım tedaviden sonra çok şükür iyi oldum, çok razıyım. Tedaviden çok memnun kaldım şimdi uykularım çok iyi. Yaklaşık 4 yıldır hastalık var 2 yıldır tedavi görüyorum. Şimdi uykularım düzeldi, Azerbaycan'dakilere de söyledim, burayı anlattım. Tedaviden soran iyileştiğimi ülkemde anlatıyorum." ifadelerini kullandı.