"Dünyada ve Türkiye'de Diyabet Artıyor"

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Berrin Çetinarslan, "2010 yılında dünyada 285 milyon diyabetli varken, 2030 yılında 450 milyona yakın insanın diyabetik olacağı ön görülüyor " dedi.

Çetinarslan, KOÜ Prof. Dr. Baki Komsuoğlu Kültür Merkezi'nde düzenlenen Din Adamlarına Diyabet Eğitim Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, diyabetin esas belirtisinin kan şekerinin artması olduğunu belirterek, bunun yanında karbonhidrat, protein ve yağ metobolizmalarının bozulduğu bir hastalık olduğunu söyledi.

Diyabetin farklı çeşitlere ayrıldığını ifade eden Çetinarslan, yeni tanı konulan diyabetiklerin yüzde 90-95'inin "tip 2" türünde olduğunu kaydetti.

Çetinarslan, diyabetin orta ve ileri yaş grubunun yanında gençlerde de ortaya çıktığını dile getirerek, "Diyabet çok önemli bir hastalık. Yaygın bir sağlık problemi, dünyada ölümlerin başta gelen nedeni. 2010 yılında dünyada 285 milyon diyabetli varken, 2030 yılında 450 milyona yakın insanın diyabetik olacağı öngörülüyor. Yüzde 54'lük bir artış var. Her yıl bu sayıya 7 milyon diyabetli ekleniyor. Diyabetin komplikasyonlarından da 4 milyon kişiyi kaybediyoruz" diye konuştu.

" Türkiye, diyabet artış trendinden en çok etkilenen ülkeler arasında"

Türkiye'nin, Avrupa'da diyabet artış trendinden en çok etkilenen ülkeler arasında olduğunu anlatan Çetinarslan, şunları kaydetti:

"2010 yılında erişkinlerin diyabet sıklığını ortaya koyan bir çalışma yapıldı. Çalışmanın ilki 1997 yılında yapılmıştı, o zaman ülkemizde diyabet sıklığı yüzde 7.2'ydi, 2010 yılında bu rakam yüzde 13.7'ye ulaştı. Bu 10 yıl içinde hem erkek hem de kadınlar 6-7 kilogram alarak biraz daha obez oldular. 2010 yılı nüfus verilerine göre diyabet sıklığı yüzde 14.3 diyabetli sayısı 7 milyona ulaştı, bu sayı diyabet tanısı koyanları gösteriyor. Diyabetin açık hale gelmediği sinsi seyrettiği dönem var, bu dönemdeki olanların sayısı da 14 milyona yakın."

Prof. Dr. Çetinarslan, bu çalışmada obezite sıklığına da bakıldığını anlatarak, Türkiye toplumundaki erişkinlerin 3'te 1'nin obez olduğunun ortaya çıktığını ifade etti.

Türkiye'de 16 milyona yakın obezin bulunduğunu dile getiren Çetinarslan, "Dünya Sağlık Örgütü'nün Türkiye için 2030 yılında bu rakamlara ulaşmasını öngörüyordu. Bu çalışma o yıla gelmeden 2010'da bu rakamları yakaladık ve geçtik. Ülkemiz için diyabet bir tehdit. Neden diyabet bu kadar artıyor. Bunun en önemli nedeni, hareketsiz yaşam tarzı gelişiyor. Sağlıklı olamayan beslenme, bu yolla da şişmanlık ortaya çıkıyor" şeklinde konuştu.

"Diyabet, çocuklarda da görülür"

KOÜ Tıp Fakültesi Dekanı, Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şükrü Hatun ise diyabetin sadece erişkinlerin bir hastalığı olarak bilindiğini, bu nedenle çocuklarda bulgular belli olsa bile bunun akla bile gelmediğine işaret etti.

"Diyabet, sadece erişkinlerin hastalığı değil, çocuklarda da görülür" diyen Hatun, "Ama çocuklarda görülen diyabet, erişkinlerden farklı oluyor. Erişkinlerde daha çok şişmanlığa eşlik eden bir hastalıkken, çocuklarda kan şekeri düzenleyen bir hormon var, bunun eksikliğine bağlı bir diyabet görülüyor" ifadesini kullandı.

Prof. Dr. Hatun, bir çocuğun daha önce az su içerken daha çok su içmeye başlaması ya da gece uykudan uyanıp tuvalete kalkmaya başlaması ve kilo kaybı yaşaması halinde akla diyabetin gelmesi gerektiğini vurguladı. - Kocaeli