TBMM Genel Kurulu

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, açığa alınan öğretmenlere ilişkin, "Soruşturması devam edenlerin en kısa zamanda soruşturması sonlandırılacak ve bu yapıyla bir bağlantısı olmayanlar, terör örgütüne destek vermediği tespit edilenler yine tekrar eğitim sisteminde görevlerine döneceklerdir. Mağdur olanlar olduğunu düşünmüyorum." dedi.

TBMM Genel Kurulunda, Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK ile Bazı Kanun ve KHK'larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın birinci bölümü hakkında görüşmelere başlandı.

"Temel kanun" olarak görüşülen tasarının birinci bölümü üzerinde CHP Grubu adına söz alan Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil, Milli Eğitim Bakanlığının öğretmenlerde aile bütünlüğünün korunması adına eş tayinlerine ilişkin bir çalışma yaptığını, ancak il içindeki tayinlerde hala sorunlar yaşandığını belirtti.

Öğretmenlerin açığa alınması konusunda da belli bir kriter olmadığına işaret eden İrgil, "Yasal sendikayı öneren bakanlık sütten çıkmış ak kaşık, bir dolu nedenle sendikaya üye olan öğretmen ise terörist. Bunun vicdanen açıklamasını yapabiliyor musunuz?" diye konuştu.

MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, hala fiziki şartları eksik, bir odada birkaç sınıf eğitim yapılan, temizlik malzemelerinin velilerden toplandığı okullar bulunduğunu bildirdi. Milli Eğitim Bakanlığında sık sık bakan değiştiğini belirten Aydın, "Sürekli değişen sınav sistemi ile karşı karşıyayız. Artık sınavların isimlerini aklımızda tutamıyoruz, karıştırıyoruz. Tamamen tutarlı olmayan, deneme, yanılma yöntemi izleyen bir eğitim sistemi ile karşı karşıyayız." ifadesini kullandı.

"Mağdur olanlar olduğunu düşünmüyorum"

Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, açığa alınan öğretmenlerle ilgili soruya ilişkin, Türkiye'nin bir darbeden geçtiğini ancak çoğu insanın bu darbeyi unuttuğunu belirtti.

Ortada örgütlü bir suç olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Yeniden bu milleti, 10 yıl sonra darbe ile muhatap kılmamak için kamu görevliliğini üstlenenlerin mutlaka üzerine düşen görevleri yerine getirmesi lazım." diye konuştu.

Devlet memurlarının terör örgütlerine veya devletin milli güvenliğine karşı faaliyetlerde bulunmaması gerektiğine işaret eden Yılmaz, milletvekillerin ısrarla açığa alınan öğretmenleri sorması üzerine, "Vallahi tebrik ediyorum, bu tavrınızla darbecileri koruyorsunuz." karşılığını verdi.

Eğitim-Sen'in, kendi bakanlığında 120 bin üyesi olduğuna değinen Yılmaz, 120 bin üye hakkında bir soruşturma yapılmadığını bildirdi. Açığa alınan öğretmenlerle ilgili soruşturmanın devam ettiğine dikkati çeken Yılmaz, "Soruşturması devam edenlerin en kısa zamanda soruşturması sonlandırılacak ve bu yapıyla bir bağlantısı olmayanlar, terör örgütüne destek vermediği tespit edilenler yine tekrar eğitim sisteminde görevlerine döneceklerdir. Mağdur olanlar olduğunu düşünmüyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Yılmaz, sözleşmeli öğretmen atamaları ile ilgili olarak, Türkiye'de özel okullarda sözleşmeli öğretmenlerin görev yaptığını belirtti. Yılmaz, "(Sözleşmeli öğretmen özel okulda çok iyi yapar da devlette yapamaz) derseniz, bu doğru değildir." dedi.

"Kesinlikle eskisinden çok daha iyi durumdayız"

Engellilere en fazla AK Parti hükümetlerinde destek verildiğine değinen Yılmaz, şöyle devam etti:

"Eskiden ailesinde engelli olanlara ne kadar destek verilirdi, şimdi ne kadar veriliyor. Engellileri evinden alıyoruz, eğitim kurumuna götürüyoruz. Hatta okula kadar gidemeyecek engelli öğrenci varsa öğretmeni evine gönderiyoruz. Türkiye nereden nereye geldi, bunu görmek lazım. Eksikliklerimiz var ama kesinlikle eskisinden çok daha iyi durumdayız. Vicdanlı, insaflı olanlar bunu çok net bir şekilde görürler."

Bakan Yılmaz, öğretmenlerin maaşlarına ilişkin, "2002 yılında bir öğretmenin maaşı 470 liraydı, bu parayla siz 551 litre süt alırdınız. Şimdi maaşı sadece 2 bin 628 lira, ek dersi söylemiyorum. Şimdi ne kadar süt alırsınız, bin 142 litre süt alırsınız. Allah için söyler misiniz 551 litre süt alan öğretmenin maaşı mı daha iyi, bin 142 litre süt alan mı?" diye konuştu.

"Bu darbeyi yapan grubun en güçlü olduğu yer öğretmen"

CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, "Darbeyi Eğitim- Sen, Eğitim-İş'e üye olan öğretmenler, rektörler, öğrenciler mi yaptı?" sorusunu yöneltti.

HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'ın, "özel harp dairesi başkanı" gibi konuştuğunu belirterek, hakkında tek soruşturma olmadan, istihbarata dayanarak öğretmenlerin işten çıkarıldığını öne sürdü.

Yılmaz ise "Genelkurmay imamı" denilen kişinin öğretmen olduğuna işaret ederek, "Bu darbeyi yapan grubun en güçlü olduğu yer öğretmen." diye konuştu.

Yılmaz, bakanlıktan yaklaşık 30 bin kişinin ilişiğini kestiklerini, itiraz veya geri gönderdikleri sayının ise 30 olduğunu anımsattı. Yılmaz, okullarla ilgili yanlış yapıldığında geri dönüldüğünü vurgulayarak, şunları kaydetti:

"İnsan dediğiniz beşerdir; beşer şaşar, hata yapar. Bir işlemi yüzde 99 doğru yaptıysanız, yüzde 1'de hata varsa, onu düzeltmeye açık olduğumuzu söylüyoruz. Bu düzeltmeyi okullarda, kişilerde yaptık. Bundan sonra da yapmaya açık olduğumuzu söylüyoruz. Ama yüzde 1 için, yüzde 99'u karalarsınız bu millete karşı sorumluluğunuzu yerine getirmemiş olursunuz."