Haberler

Erdoğan: Türkiye mi Bölündü?

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Başbakan Erdoğan, "Şimdi başörtüsü diye bir sorun kaldı mı? Başı açık kızımla başı örtülü kızım birbirine mi girdi?. Türkiye mi bölündü?." dedi.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Ey Bahçeli sizin takımınız yolsuzluklarla yargılandı. Unutmayın, o Sakarya depremi, Düzce depremi vs. bunlardan dolayı yargılandı. Siz o depremlerde oraları ihya edemediniz" dedi.

Erdoğan, İstasyon Meydanı'nda partisince düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, bütün ilçeleri ve beldeleriyle birlikte Elazığ'ın Türkiye'de bir numara olacağını söyledi.

Elazığ, Harput ve Fırat olmak üzere şehre 3 yurt kazandırdıklarını belirten Erdoğan, "Eğitimde benim başörtülü kızım üniversiteye girebiliyor muydu? Bırak üniversiteyi imam hatiplere almıyorlardı. İki kızım, iki oğlum var. Kızlarım imam hatibin kapısında döndürüldü" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, 4 çocuğumun dördünün de imam hatipte okuduklarını vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Ama kapıdan döndürülüyorlardı. Üniversiteye giremediler. Mecburen yurt dışında okuttum. Düşünebiliyor musunuz? Yurt dışında başörtüsüyle okuyabildi ama benim ülkemde okuyamadı. 'Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya' dediler. Peki şimdi başörtüsü diye bir sorun kaldı mı? Elhamdülillah, devlette çalışmaya başladı mı? Çalışıyor. Ne oldu? Başı açık kızımla başı örtülü kızım birbirine mi girdi? Türkiye mi bölündü? Parçalandı mı? Tam aksine şimdi normalleşti. Normale döndü. Bu ülkede başı açık kızla başı örtülüyü birbirine düşman gibi baktırdınız. Böyle oldu. Bak şimdi görüyorsun işte sevgiyi beraber inşa ediyorlar. Olay bu. Derdimiz buydu bizim. Elhamdülillah. Bu başarıldı ve daha iyi olacak inşallah. Daha güzel günler var önümüzde. Hiç endişeniz olmasın."

-"Gurur bize yakışmaz"

Göreve geldiklerinde Türkiye'de 76 üniversite bulunduğunu ve bunlara 99 üniversite ilave ettiklerini kaydeden Erdoğan, şu anda 81 vilayette 175 üniversitenin faaliyet gösterdiğini bildirdi.

Elazığ'a yaptıkları yatırımlar hakkında bilgi veren Erdoğan, 33 kilometre olan bölünmüş yolu 10 kat artırıp, 304 kilometreye çıkardıklarını kaydetti.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Gelirken, gurur bize yakışmaz ama, yine de ben ekibimle arkadaşlarımla gururlandım. Çünkü havalimanından buraya kadar bölünmüş yoldan gelirken gençlik yıllarımda Elazığ'a geldiğimde nasıl bir Elazığ vardı. Elhamdülillah, şimdi nasıl bir Elazığ var. Sanki o zaman kasabaya geliyorduk. Otobüslerle yolculuğumuz, hepsi çile yolculuğuydu. Bunlar başbakanlık dönemi. Gençlik yıllarını katmıyorum, gençlik yılları ayrı. Biz Elazığ'ın öyle yabancısı değiliz. Buralarda sağolsun, dava arkadaşlarımın, yol arkadaşlarımın evinde çok misafir oldum. O günlerimiz var. Onun için bu işin temeli sağlam, endişemiz yok."

Elazığ, Bingöl ve Muş güzergahında yapılan barajlar nedeniyle su altında kalan demiryolunun yerine 115 kilometre yeni demiryolu yaptıklarını söyledi.

-"Laf milliyetçisi bunlar, laf"

Ülkeyi, 230 milyar dolar milli gelirle devraldıklarını ve 800 milyar dolara çıkardıklarına işaret eden Erdoğan, "Yolsuzlukların olduğu bir hükümet buraya gelebilir mi" diye sordu.

Erdoğan, MHP'nin iktidar olduğu dönemde 23,5 milyar dolar IMF'ye borçlandığını anımsatarak, şöyle devam etti:

"O borçları kim ödedi? Biz ödedik, biz. Şu anda IMF'ye borcumuz yok. '5 milyar dolar borç verebiliriz' dedik kendilerine. Bu duruma geldik. Merkez Bankası bizim milli bankamız değil mi? Bunlar da milliyetçiyiz diye geçinmiyor mu? Laf milliyetçisi bunlar, laf. Merkez Bankasının kasasında 27,5 milyar dolar vardı. Şimdi ne var? 124 milyar dolar var. Nereden nereye? Devletin borcuna bakıyoruz. 100 liranın 73 lirası borçtu. Şimdi 100 liranın 35 lirası borç. Devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü. Şimdi tek haneli rakama düştük. Reel faiz yüzde 2. Nereden nereye. Biz geldiğimizde enflasyon yüzde 30, şimdi enflasyon 8. Bu farklar kimin cebinde kalıyor? Gakgoşumun cebinde kalıyor. Elazığ'ın cebinde kalıyor. Ama bunlar bunu anlamaz."

"Hala kalkıyor yalan yanlış ifadelerle bizi karalamaya. Yok yolsuzluk diyor yok şu. İsim vermeyecektim ama ey Bahçeli sizin takımınız yolsuzluklarla yargılandı. Unutmayın, o Sakarya depremi, Düzce depremi vs. bunlardan dolayı yargılandı. Siz o depremlerde oraları ihya edemediniz" ifadelerini kullan Erdoğan, depremlerin birinci yılında yeni Van, Bingöl ve Simav'ı inşa ettiklerini anlattı.

-"Onlar yediler, onlar götürdüler, biz ödedik"

Yolsuzlukların olmadığı iktidarların bunları yapabileceğine dikkati çeken Erdoğan, "Biz bunları yaptık. Aynı şeyi Kılıçdaroğlu için söylüyorum. Senin SSK'ya Genel Müdür olduğun zamanlarda biz hastanelerin kapısında çok çileler çektik. Sabahtan kuyruğa gir, aman yarabbi ne çile. Doktor reçete verir. İnersin hastanenin eczanesine, ilacın yarısı var yarısı yok. Şimdi Gakgoşlar soruyorum size? İstediğin hastaneye gidiyor musun? İstediğin eczaneye gidiyor musun? İlaçlarının tamamını alıyor musun? Olay bu. İşçi memur kardeşim senden 13,5 katrilyon zorunlu tasarruf adı altında para kesmediler mi? Bu parayı kim ödedi? Biz ödedik biz. 3,5 katrilyon ayrıca konut edindirme yardımı adı altında kestiler. Onu da biz ödedik. Onlar yediler, onlar götürdüler biz ödedik. Değil mi" şeklinde konuştu.

-"Bunların aydınlık yarını yok"

Miting alanındaki yaşlı bir vatandaşın "Bizi çok üzdüler, acılıyız, acılı" demesi üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:

"Tabii çok çile çektiler. Asıl çileyi onlar çektiler. Yeni kuşak, yeni nesil bunları bilmez. Geziciler bunları bilmez. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ODTÜ'nün orada bir yol yapıyor. Önünü kesiyorlar. Ama şimdi yol yapıldı bitti 8 ayda şimdi Ankaralı huzur içinde. Onlar geldiler orada molotoflarla önümüzü kesmek istediler. Bunlar molotofçu, bunlar elinde taşlarla, affedersiniz, cam çerçeve indirenler, esnafın dükkanını yakıp yıkanlar. Bunların aydınlık yarını yok. İşte bu Kılıçdaroğlu bunların sevgili büyüğü. Biz elinde molotofla dolaşanları değil biz elinde tablet bilgisayarla, bilgisayarla dolaşan gençleri yetiştiriyoruz. Farkımız bu. İnşallah daha iyi olacak. Ama çok çalışacağız. İstiyorum ki Elazığ sandıkları patlatsın. Buna hazırı değil mi? 24 gün durmuyoruz, çok koşturuyoruz."

Elazığ Belediye Başkanı Süleyman Selmanoğlu ve Elazığ Belediye Başkan adayı Mücahit Yanılmaz'ı platforma çağıran Erdoğan, Mücahit Yanılmaz'ın, merhum AK Parti Elazığ Milletvekili Hamza Yanılmaz'ın kardeşi olduğunu belirtti.

Makine mühendisi olan Mücahit Yanılmaz'ın bu alandaki birikimini, deneyimini, siyasetteki deneyimiyle bütünleştirerek Elazığlılara hizmetkar olmaya devam edeceğini dile getiren Erdoğan, "İnşallah Süleyman kardeşinden devraldığı bu emaneti daha başarılı bir şekilde daha ileri götürmek üzere inşallah Elazığımız, gakgoşlar diyarı çok daha farklı günleri yakalayacak" dedi.

Erdoğan, Elazığ Belediye Başkanı Selmanoğlu'na da bugüne kadar verdiği hizmetlerden dolayı teşekkür etti.

-Notlar

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Valiliğe gerçekleştirdiği ziyaretin ardından otobüsle miting düzenleneceği İstasyon Meydanı'na geldi. Konuşmayı gerçekleştireceği platforma eşi Emine Erdoğan ile çıkan Başbakan Erdoğan, vatandaşları selamladı.

Miting alanında "Harputtayız Evliyayla Duayla, İşimiz Olmaz Rüyayla, Bedduayla", "Stand-By bitti, Good Bye IMF", "Türkiye'nin Yarım Asırlık IMF Borçlarını Sıfırladık, IMF'ye 5 Milyar Dolar Borç Veriyoruz, Dün Alan Eldik Bugün Veren El Olduk", "Dik Dur Eğilme, Dersim seninle Gurur Duyuyor" şeklinde pankartlar dikkat çekti.

Erdoğan konuşmasının ardından eşi Emine Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bakanlar ve milletvekilleriyle vatandaşları selamladı ve karanfil dağıttı.

Konuşma yaptığı platforma gelen bir vatandaşla da sohbet ederek fotoğraf çektiren Erdoğan, alandaki vatandaşların yanına giderek satranç takımı dağıttı.

Mitinge, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, AK Parti Genel Sekreteri Haluk İpek, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Güldal Akşit, milletvekilleri, Elazığ Belediye Başkanı Süleyman Selmanoğlu, Elazığ Belediye Başkan adayı Mücahit Yanılmaz da katıldı.

Başbakan Erdoğan, miting alanından ayrılırken kendisinin görüntüleyen basın mensuplarına, "Siz alınmıyorsunuz değil mi? Alınması gerekenlere söylüyorum" diye seslendi.

(Bitti)

Erdoğan: Türkiye mi Bölündü?
Kaynak: AA / Politika
Rusya yeni füzesine çok güveniyor: Dünyada kimsede yok, Avrupa'da her yeri vurabiliriz

Rusya cephesinden yeni tehdit: Avrupa'da her yeri vurabiliriz

Dışişleri Bakanı Fidan: Nükleer savaş riski var, bu bir şaka değil

Bakan Fidan'dan tedirgin eden savaş çıkışı

Fırat Sarı'dan çelişkili ifadeler! Bebek ölümlerini sordular, konuyu değiştirdi

Bebek ölümlerini sordular, konuyu değiştirdi

Bahis operasyonunda tutuklanan fenomenlerden paylaşım başına dudak uçuklatan kazanç

Fenomenlerin paylaşım başına aldıkları para ağızları açık bıraktı

title