Masa İstinye Park'ta

Armani Cafe'yi Geride Bırakıp Park'ın En Merkezi Yerini Kaptı
ARMANİ CAFE'Yİ GERİDE BIRAKIP PARK'IN EN MERKEZİ YERİNİ KAPTI
Kuşkusuz İstinye Park'ın en çok konuşulan kısmı D&G, Dior, Ferre gibi markaların yan yana sıralandığı 'Park' bölümü. Bu bölümün tam ortasındaki 'Masa' ise şimdiden Park müşterilerinin uğrak yeri konumunda. Armani Cafe ve Rainforest gibi dünyaca ünlü zincirleri geride bırakıp, İstinye Park'ın en merkezi yerini kapan yeni markanın sahibi ise tanıdık bir isim: İstanbul'un ünlü restoranları Borsa ve Loft'un sahibi Rasim Özkanca. Özkanca'nın Amerika'da ekonomi ve aşçılık okuduktan sonra, Türkiye'ye dönen oğlu Umut Özkanca, 2001'de ilk iş olarak borsaya kardeş olarak, yeni bir konsept yaratmış ve Harbiye'deki Loft'u açmıştı. Açılış kriz dönemine denk gelse de kısa sürede ciddi bir müşteri kitlesi oluşturan Loft'tan sonra ise Özkanca, İstanbul Modern Müzesi'nin içindeki İstanbul Modern Cafe'yi hayata geçirdi. Özkanca'nın son projesi ise İstinye Park'ın Masa'sı.
TEKLİF ORİJİN GRUP'TAN
Amerika'da ekonomi eğitimi almasına rağmen baba mesleğini sürdürmekte ısrar eden Özkanca, üniversite sonrası, dünyanın sayılı şeflerinin mezun olduğu New York'taki French Culinary Insitute'e gitmiş ve birincilikle bitirmiş. Loft'un konseptini yaratırken de Özkanca, New York'taki restoranlardan esinlenmiş. İstinye Park'ta restoran açma teklifi ise Özkanca'ya, alışveriş merkezinin yaratıcısı Orijin Grup'tan gelmiş. Özkanca, "İlk defa bir alışveriş merkezine girdik ama buranın havası farklı. Hem alışveriş merkezindesiniz, hem değilsiniz. Zaten böyle olduğu için İstinye Park'a girdik" diyor. İstinye Park'ı 'İstanbul için bir kazanç' olarak nitelendiren Özkanca şöyle devam ediyor: "8.5 yıl yurtdışında yaşadım. Bu kadar markanın bir arada olduğu bir alışveriş merkezi görmedim. İstinye Park, her insanın aradığını bulabildiği bir yer oldu. Üst ve orta seviyeye hitap eden bu kadar mağazanın bir arada olduğu bir mall dünyada yok."
Günde 12 saatim mutfakta geçiyor
Özkanca, yeni konsept ve yeni marka yaratma sürecinin oldukça sancılı geçtiğini belirterek, "Masa için çok emek verdik. Her şeyiyle bizzat ilgilendim. Çatallar, bıçaklar bile Almanya'dan geldi. Açıldığından bu yana da günde 12 saatim mutfakta geçiyor. Loft'ta da ilk 2 yıl mutfaktan çıkmamıştım" şeklinde konuşuyor.