Haberler

Yüzyıllardır "Üç-beş"Ten Vazgeçmiyorlar

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Sivas'ın Hafik ilçesine bağlı Yeniköy'de kadınlar, gündelik yaşamları ile düğün, bayram gibi özel günlerde, yüzyıllardır "üç-beş" adı verilen yöresel kıyafeti giymeye devam ediyor.

SERHAT ZAFER - Sivas'ın Hafik ilçesine bağlı Yeniköy'de kadınlar, gündelik yaşamları ile düğün, bayram gibi özel günlerde, yüzyıllardır "üç-beş" adı verilen yöresel kıyafeti giymeye devam ediyor.

Köydeki kadınların hep aynı renkte giydiği "üç-beş" adlı yöresel giysi, görenlerin dikkatini çekiyor.

Üç-beşin bir parçası olan festeki altın ve gümüş paralar, giyen kişinin maddi durumunu da simgeliyor. Maddi durumu iyi olan kadınların fesinin üzerinde 2 sıra altın ve gümüş para bulunurken, diğerleri ise ekonomik gücüne göre altın takıyor.

Yeniköy Muhtarı Zekeriya Tepetam, AA muhabirine yaptığı açıklamada, köy kurulalı 300 yıl olduğunu ve kadınların o tarihten beri "üç-beş" adı verilen yöresel kıyafeti giydiğini söyledi.

Festeki altın ve gümüş paralarla kıyafetin 5 bin liraya kadar değer bulduğunu belirten Tepetam, "Fes üzerinde bir veya iki sıra altın bulunuyor, geri kalanı ise gümüş paradan yapılıyor. Fesin üzerindeki altın sayısı ailenin maddi durumuna göre değişir." dedi.

Köyde yaşayan kadınların sürekli, gurbettekilerin de köye geldiğinde üç-beş giydiğini anlatan Tepetam, "Köyümüz dışından gelen kadınlar da merak edip bu elbiseyi giyiyor. Kimse garip karşılamıyor. Kıyafetleri köyümüzden Emine Erdoğan ile oğlum Doğan Tepetam dikiyor." diye konuştu.

Tepetam, köy var olduğu sürece kıyafet geleneğini yaşatmayı arzuladıklarını ifade etti.

"Köy var oldukça kıyafet geleneği yaşatılacak"

Köy sakinlerinden Emine Karagöz (66) ise başta Yeniköy olmak üzere yöredeki bazı köylerde bu yöresel kıyafetin giyildiğini söyledi.

Yöresel kıyafetin atalarından kalan bir gelenek olduğunu belirten Karagöz, "Öz adetimiz budur, bunlarla dolaşırız, bunları giyeriz." ifadelerini kullandı.

Kendini bildi bileli üç-beş giydiğini dile getiren Karagöz, kıyafetin fes, üst ve alt örtü, entari, gömlek ve kuşaktan oluştuğunu bildirdi.

Karagöz, "Bu kıyafet geleneğimiz atalarımızdan kalmış. Geleneğimizin, göreneğimizin devam etmesini istiyoruz. Bazen şehre gidip gelenler kıyafetini değiştiriyor ama biz köydekiler değiştirmeyiz. Onlar bazen düğün ve bayramda giyiyor. Bizler günlük, dağda, işte hep böyle gezeriz. Kıyafetimiz kışın sıcak, yazın serin tutuyor. " diye konuştu.

Emine Karagöz, dara düştüklerinde fes üzerinde bulunan altınları bozdurduklarını kaydetti.

Köy sakinlerinden 90 yaşındaki Fatma Karagöz de çocukluğundan beri yöresel kıyafet giydiğini ifade etti.

Kaynak: AA / Kültür Sanat
9. Yargı Paketi Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi

Erdoğan'ın imzasıyla yürürlüğe girdi! O suç artık ön ödeme kapsamında

İstanbul Yenikapı metro istasyonunda yangın paniği

Metroda yangın! İstasyon kapatıldı, yolcular tahliye edildi

AK Parti kurucusu Hüseyin Çelik'ten Atatürk için skandal 'diktatör' çıkışı

AK Parti kurucusundan canlı yayında skandal Atatürk çıkışı

Kartlı ödemelerde yeni nesil yazarkasa zorunluluğu yarın başlıyor

Kartlı ödemelerde yeni dönem başlıyor

title