Fatoş Güney: "Yılmaz'ın Filmleri İlk Kez Devlet Destekli Olarak Bir Festivalde"
İtalya’nın Lecce kentinde 11’incisi düzenlenen Avrupa Film Festivali’nin “Avrupa Sinemasının Baş Kahramanları” adlı bölümü Yönetmen-Oyuncu Yılmaz Güney’e adandı.
İtalya’nın Lecce kentinde 11’incisi düzenlenen Avrupa Film Festivali’nin “Avrupa Sinemasının Baş Kahramanları” adlı bölümü Yönetmen-Oyuncu Yılmaz Güney’e adandı. Festival için kente gelen Yılmaz Güney’in eşi Fatoş Güney çok heyecanlı olduğunu söyleyerek, “Yılmaz’ın filmleri ilk defa Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle gösteriliyor “ dedi.
13-18 Nisan tarihleri arasında düzenlenen festival kapsamında gösterilen 17 Türk filminden 11’i Yılmaz Güney’e ait. Yönetmen hakkında dün festivalin düzenlendiği Cityplex Santa Lucia Sineması’nda bir panel gerçekleştirildi. Panelde Fatoş Güney, sinema yazarı Cüneyt Cebenoyan ve İtalyan eleştirmenler Yılmaz Güney sinemasını ele aldı. Panele, Yılmaz Güney filmleri hakkında, “Liberare il cinema: Sinemayı serbest bırak” adlı bir kitap hazırlayan film eleştirmeni Massimo Causo da katıldı.
POLANSKI, GüNEY GERGİNLİĞİ
Panelde söz alan, komünist yaklaşımlı Il Manifesto gazetesi yazarı Roberto Silvestri’nin, ”Roman Polanski pedofiliyle suçlanarak, cezaevine kondu. Yılmaz Güney ise adam öldürmekten. İkisi de aynı kaderi paylaştı. Oysa şimdi Yılmaz Güney’i koruduğumuz gibi Polanski’yi koruyamıyoruz.” sözleri gerginliğe neden oldu. Panel başkanı Bruno Torri,, “Güney’i pedofili gibi bir suçlamayla eş tutamazsınız. Güney’i pedofiliyle anılan rahipler gibi anamazsınız” diye uyardı.
GüNEY: “DEVLET ADETA KENDİSİNİ TEMİZE çIKARDI”
Panel sonrası DHA’ya konuşan Fatoş Güney, Yılmaz Güney filmlerinin ilk kez devlet desteği altında bir festivalde gösterildiğini vurgulayarak, “Biz filmleri restore ettirdikten sonra kendileri bize başvurarak, filmlerden birer kopya almayı istediler ve biz onlara bedelleri karşılığında kopyaları teslim ettik..Onlar da festival yönetiminin talebi üzerine filmleri onlara iletti. Böylece ilk defa Kültür Bakanlığı’nın katılımıyla toplu bir gösteri olmuş oldu.” diye konuştu. Yılmaz Güney’e geniş yer verildiği için bu festivalin kendisini çok heyecanlandırdığını dile getiren Güney, “Duygulandım. Önemli olan şu ki daha önce Yılmaz Güney filmlerinin kopyaları bulunamıyordu. çünkü bildiğiniz gibi yok edilmiş, geride sadece 10 tane kalmıştı. Bu on tane filmi biz Yılmaz Güney Kültür ve Sanat Vakfı’nca restore ettirdik ve onlardan kopya bastırdık.” dedi.
GüNEY VAKFI BORç BATAĞINDA
Elde kalan bazı Güney filmlerini, British Film Instıtute’a bedelini ödemek karşılığında restore ettirdiklerini belirten Fatoş Güney, “Onarılması gereken 2 film kaldı, Arkadaş ve Düşman. Bunları da herhalde Kültür ve Turizm Bakanlığı üstlenir diye düşünüyorum. çünkü biz gerçekten çok zorlandık ve şu anda yaklaşık 200 bin dolar kadar borç altındayız. Umuyorum bundan sonra bize destek çıkarlar. çünkü ben bugüne kadar bu vakfı sırtımda taşıyarak ve kendi maddi ve manevi imkanlarımı seferber ederek buraya kadar getirdim. Ama umuyorum bunu otoriteler devralır ve bunu gelecek kuşaklara ulaştırırlar” diye sıkıntılarını dile getirdi.
“YILMAZ GüNEY MüZESİ KURALIM”
Fatoş Güney, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a katkılarından dolayı teşekkür ederek, “Sevgili Ertuğrul Günay çok çok önemli bir şey yaptı. Bir de burada Sayın Fikri Sağlar’ı anmak isterim. O da çok küçük bir katkı yapmıştı zamanında filmleri onarmak için. Ertuğrul Bey’e çok teşekkür ediyorum. Ama kendilerinden daha başka şeyler de talep ettim. Örneğin vakıf artık çok zor durumda kendinin bir mal varlığı, geliri yok. Bu konuda yapabilecekleri bir şey varsa yapmalarını istedim. Yılmaz Güney müzesi kurulmasını istedim. Benim elimde bir sürü belge ve eşya var. Bunları bir çatı altında toplayıp, gelecek kuşaklara ulaştırmak istiyorum. Umarım bu isteğimi de göz önünde bulundururlar.” diye hayalini anlattı. Fatoş Güney Kürt açılımına da değinerek, “Açılım, Yılmaz’ın görüşleriyle paralellik gösterseydi o zaman çok büyük bir adım atılmış olurdu. Ben bu açılımı çok destekliyor, çok şeyler ümit ediyordum ama son durumda çok hüsrana uğradım. çünkü özellikle Kürtlerin demokratik hak ve özgürlüklerini garanti altına alan bir madde yok. Savaşın sona erdirilmesi hakkında hiç somut bir adım yok.” diye görüşlerini belirtti. Sinemaya atılmak isteseydi oğlu Yılmaz’a destek verebileceğini söyleyen Fatoş Güney, “Sinemaya atılmak büyük bir macera. Babasının adını kullansaydı her kapı açılırdı ona ama istemedi. Yeterince zor bir çocukluk geçirdi zaten. Bunun için sinema alanına atılmadığı için mutluyum.” diye sözlerini bitirdi.
( ESMA çAKIR – ROMA / DHA)