Yine Türk Karasularını İhlal Ettiler
Yunan balıkçılara eşlik eden Yunan sahil güvenlik botu, Türk karasularına girdi.
Muğla'nın Bodrum İlçesi Gümüşlük beldesi açıklarındaki Kardak kayalıklarında bu sabah saatlerinde Yunan balıkçılara eşlik eden Yunan sahil güvenlik botu, Türk karasularına girdi.
Gümüşlük'e iki mil mesafedeki Çavuş Adası'na kadar gelen Yunan sahil güvenlik botu, bir Türk balıkçı teknesinin önüne geçerek Turgutreis'e doğru gelmesini engelledi.
Sekiz Yunan balıkçı teknesi sabah saatlerinde çipura avlamak için Kardak kayalıklarına geldi. Balıkçılara eşlik eden Yunan Sahil Güvenlik botu, saat 14.00 sıralarında Kardak kayalıklarını geçerek Gümüşlük'e iki mil uzaklıktaki Çavuş Adası önlerine kadar ilerledi. Didim açıklarından Turgutreis'e doğru gelen gırgır tipi Türk balıkçı teknesinin önünü keserek taciz eden Yunan Sahil Güvenlik botundaki askerler, balıkçı teknesindekilere uyarı yaptı. Türk balıkçı teknesi Didim istikametine doğru geri döndü. Yunan balıkçılar da Çavuş Adası'na doğru gelerek Türk karasularını ihlal etti.
KARDAK'TA NE OLMUŞTU?
1996'da Yunanistan ile Türkiye arasında Türk bandıralı bir geminin Kardak Kayalıkları'nda karaya oturması sonucu Türk ve Yunan kurtarma ekipleri arasında anlaşmazlık çıkmıştı ve patlayan kriz iki ülkeyi savaşın eşiğine getirmişti.
Figen Akat isimli Türk gemisi 25 Aralık 1995 tarihinde Ege Denizi'ndeki Kardak Kayalıkları'nda karaya oturmuş, bu olaydan sonra Yunanistan, deniz kazasının kendi karasularında olduğunu ileri sürmüştü. Türkiye ise, sözkonusu adaların kendisine ait olduğunu belirtmişti.
Yunanistan Ordusu, bir süre sonra doğudaki adacığa asker çıkarıp, bayrak dikti. Bunun üzerine iki ülkenin deniz kuvvetleri, adanın çevresinde konuşlandı.
Dönemin başbakanı Tansu Çiller, O bayrak iner, o asker gider diyerek Türk Silahlı Kuvvetleri'nin savaşa hazır olduğunu belirtti ve 30 Ocak 1996 gecesi adaya asker çıkarılmasını istedi.
Türk SAT ve SAS komandoları Doğu Kardak'ı kuşatmış olan Yunan donanmasının arasından geçerek hemen yandaki ikinci adaya (Batı Kardak) gece operasyonu ile çıkıp Türk bayrağını diktiler.
Daha sonra Bill Clinton'un telefonu ve Amerikan delegesi Richard Holbrooke ile NATO Genel Sekreteri Javier Solana girişimleriyle tansiyon düşürülmüş ve kriz öncesi duruma dönülmüştür.