Haberler

Veterinerlerden Ramazan Öncesi Et Uyarısı

Veterinerlerden Ramazan Öncesi Et Uyarısı
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere:

İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere:

" Direkt et ithalatı yapılırsa Ramazan'daki sorun çözülebilir. Bu da üreticiye büyük bir darbedir. Üreticiler üretimden vazgeçebilir. Türkiye'nin geleceği karanlık olabilir. O nedenle bana göre devlet, bakanlık çıkmaza girecektir. Vatandaş, eti bu fiyattan yese yine iyidir. Fiyatlar daha da yükselebilir"

"(Kaçak et sorusu) 400-500 bin ton giriyor. Bunu biz de biliyoruz. Kaçak girişler olmazsa bu fiyatlar 60 liraya çıkar. Kaçak et giriyor. Etler kontrolsüz. Geçenlerde bakanlığın sitesinde açıklanan kırmızı ette domuz eti varlığını hepiniz gördünüz. Nerelerde kesiliyor. Otobüslerin, kamyonların bagajında mı geliyor? Kaçak giriyor, nasıl giriyorsa"

"Türkiye'de Antraks var. Antrakstan bir kişi ölmüş. Burucellosis var, tüberküloz var. Etten kaynaklanan hastalıklardır. Bunlar bir risktir. Devlet bunun önüne geçmeli kaçak eti istemiyoruz"

?

?

Türk Veteriner Hekimler Birliği İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanlığı tarafından düzenlenen "Türkiye'de kırmızı et sorunu ve et ithalatı" konulu basın toplantısınde konuşan İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker döneminde hayvan hastalıklarının sayısının artış gösterdiğini söyleyerek, bakanlığın görevini yerine getiremediğini, devletin spekülatörleri bulması gerektiğini belirtti. Yeşildere, "Üreticiden alınan karkas etin kilosunun 13-17 TL arasında olduğu Türkiye'de, tüketiciler dünyanın en pahalı etini tüketmeye devam etmektedir. Kasap ve marketlerdeki kırmızı et fiyatı, hala 25-30 TL arasında seyrederken kasaplık hayvan ithalatı piyasaya istikrar getirmemiştir" dedi.

"TÜİK VERİLERİNE GÖRE"

Yeşildere, "TÜİK verilerine göre, 2007 yılında 8.19 kilogram olan kişi başına kırmızı et üretim miktarı, 2008 yılında 6.78 kilogram, 2009 yılında ise 5.73 kilogram olarak gerçekleşmiştir. Toplam et tüketiminin beyaz et, balık eti de dahil olmak üzere 20-22 kilogram civarında olduğu tahmin edilmektedir. Avrupa ülkelerindeki kişi başına yıllık ortalama et tüketim miktarının 80-90 kilogram, ABD'de ise bu rakamın 90-105 kilogram civarında olduğu göz önünde bulundurulursa, ülkemizdeki kırmızı et üretiminin sağlıklı ve dengeli beslenme açısından yeterli olmadığını açıktır. Ayrıca son fiyat artışlarıyla birlikte ülkemizde kişi başına yıllık kırmızı et tüketiminin, 3 kilograma kadar düştüğü de iddia edilmektedir" diye konuştu.

"YILDA 1 BUÇUK MİLYON TON ET TÜKETMESİ LAZIM"

İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanlığı Besin Gıda Komisyonu üyesi Prof. Dr. Gürhan Çiftçioğlu ise, et tüketiminin azlığına dikkat çekerek, "Ortalama insan ağırlığı 70 kilogram olarak kabul edildiği zaman, insan başına 70 gram protein tüketmesi lazım. Bizim yılda 1 buçuk milyon ton et tüketmemiz lazım. Avrupa topluluklarında veya gelişmiş ülkelerde ise 120 gram. Biz 70 gram bile tüketemiyoruz. Resmi rakamlar 500 bin ton kırmızı etten bahsediyor. Gayri resmi rakamlar bile bizim et ihtiyacımızı karşılamıyor. Arz talep dengesizliği fiyat dalgalanmalarındaki en önemli sebep" diye konuştu. Hijyen konusuna da değinen Çiftçioğlu, "Ekonomiyle boğuşmaktan hijyeni kaçırdık. Mezbahaların durumu son derece önemli" dedi.

Ramazan ayında et fiyatlarının artıp artmayacağına ilişkin soru üzerine Yeşildere, "Erkek besi danası ithalatının Türkiye'ye girişi küçük aylıklar şeklinde olması Türkiye'de 3-5 ay beslendikten sonra kesime gönderilmesi öngörülüyor. Şimdi ithalat olsa 5 ay sonra kesime gitmesi anlamına geliyor. Direkt et ithalatı yapılırsa, Ramazan'daki sorun çözülebilir. Bu da üreticiye büyük bir darbedir. Üreticiler üretimden vazgeçebilir. Türkiye'nin geleceği karanlık olabilir. O nedenle bana göre devlet, bakanlık çıkmaza girecektir. Vatandaş eti bu fiyattan yese yine iyidir. Fiyatlar daha da yükselebilir" diye yanıt verdi.

"ETLER KONTROLSÜZ"

Canlı hayvan ithalatı ile birlikte, çok sayıda hastalığın Türkiye'ye girdiğini söyleyen Yeşildere, besiciliğin teşvik edilmesi gerektiğini kaydetti. Kaçak et girişlerine ilişkin bir soruya ise Yeşildere, "400-500 bin ton giriyor. Bunu biz de biliyoruz. Kaçak girişler olmazsa bu fiyatlar 60 liraya çıkar. Kaçak et giriyor. Etler kontrolsüz. Geçenlerde bakanlığın sitesinde açıklanan kırmızı ette domuz eti varlığını hepiniz gördünüz. Nerelerde kesiliyor. Otobüslerin, kamyonların bagajında mı geliyor? Kaçak giriyor nasıl giriyorsa. Çiğ köfte yiyenlerde hastalık çıktı ortaya. Türkiye'de Antraks (şarbon) var. Antrakstan bir kişi ölmüş. Burucellosis var, tüberküloz var. Etten kaynaklanan hastalıklardır. Bunlar bir risktir devlet bunun önüne geçmeli kaçak eti istemiyoruz. Veteriner hekim ilaçları kontrolsüz bir şekilde kahvelerde, pazarda her yerde satılıyor" dedi.

Çiftçioğlu, ise aynı soruya "Eskiden hayvan girişi vardı. Şimdi et girişi var. Resmi rakamlarımız aşağı yukarı 500 bin ton tüketimiz o. Peki bu açıklar nereden karşılanıyor. Kayıt altında olmayan bir et tüketimi var" diye cevap verdi.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
20 bin öğretmenin ataması yapıldı

Eğitim camiasına yeni öğretmenler katıldı

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar! Sanıkların tutukluluk halleri devam edecek

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar açıklandı

Belediyelere bağlı kreşler kapanabilir

Belediyelere bir kötü haber daha! Kreşlerin kapanması an meselesi

Arka Sokaklar'daki 'tarikat' sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

Arka Sokaklar'daki "tarikat" sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

title