Turistik Tesisler, Orman Yangını Dikkate Alınarak Tasarlanmalı"

Türkiye Ormancılar Derneği Batı Akdeniz Şubesi Başkanı Tuncay Neyişçi, turistik tesislerin orman yangını dikkate alınarak tasarlanması gerektiğini belirtti. Neyişçi, yaptığı yazılı açıklamada, orman yangınlarının nitelik değiştirdiğini ifade ederek artık ağaçlar kadar orman içi ve bitişiğine inşa edilen yapıların da tehdit altında olduğunu anlattı. Ormanların yanı sıra yanan ya da yanma tehdidi altında kalan konut, köy ve tesislerin de ön plana çıkmaya başladığını aktaran Neyişçi, turistik tesisler de dahil orman içi ve bitişiğine inşa edilen yapılarda kolaylıkla yanabilen malzemelerin kullanıldığı öne sürdü. Orman içi ya da bitişiğine inşa edilen yapılara yanma riskini düşürücü standartların getirilmesi gerektiğine işaret eden Neyişçi, şöyle devam etti:

"Bu önlemler, yapıların tasarımı ve yapılarda kullanılan malzemelerin belirli yanmazlık standardında olmalarından, yakın çevrelerinin, bitkiler de dahil, her tür yanıcı maddelerden temizlenmiş olmalarına dek uzanır. Orman içindeki bu tür önlemlerden yoksun binlerce orman köyü, kolaylıkla yanabilecek durumdadır. Muhtemel bir orman yangınında bu tür yapı ya da yerleşim yerleri, öncelikli alanlardır ve yangın söndürme çalışmalarını çok daha karmaşık ve masraflı hale getirirler. Yapı yangını ile orman yangını birbirinden çok farklı iki olgudur ve farklı bilgi, deneyim ve ekipmanı gerektirir. Bu tür durumlarda orman yangınlarının kontrolden çıkması ve büyümesi büyük bir olasılıktır. Yaşanmış pek çok büyük orman yangınının arkasında, böyle bir neden vardır."

"Yangın ile turizm mevsimi çakışıyor"

Neyişçi, taş ve maden ocakları, hidroelektrik santralleri gibi tesislerin orman içi ve bitişiğine açılmasına izin verilirken orman yangını risk ve tehlikesini en aza indirecek önlemlerin alınması, ilgili kişilerin eğitilmesi ve sürekli denetlenmesinin sağlanması gerektiğine dikkati çekti. Köy evlerinin çatılarında genellikle yanıcı ahşap kullanıldığına vurgu yapan Neyişçi, şunları kaydetti:

"Kapılar ve pencereler de öyle. Ot, saman gibi hayvan yemleri ile yakacak odun, evin hemen bitişiğinde ve açıkta depolanmaktadır. Binaların etrafında en az 40-50 metre genişliğinde yanıcı maddelerden temizlenmiş bir alan bırakılmamaktadır. Çatılarda birikmiş kolaylıkla yanabilen kuru yapraklar, yangın mevsiminden önce temizlenmemektedir. Orman içi ve bitişiğine inşa edilmiş turistik tesisler için durum çok daha vahimdir. Yangın mevsimi ile turizm mevsimi çakışmaktadır ve turistik tesislere sıçrayabilecek yangın, bir felakete dönüşebilir. Bu tesislerde havuz, tenis kortu, park alanın nereye konuşlandırılacağı, çatı, yağmur olukları, baca biçimleri, kullanılacak dış yüzey boya standardı gibi pek çok ayrıntı, orman yangını dikkate alınarak tasarlanmak zorundadır. Ülkemizde bu konuda büyük eksiklikler bulunmaktadır."