TED Başkanı Pehlivanoğlu: Eğitim kayıpları için 'odaklı telafi programı' yapılmalı
TÜRK Eğitim Derneği (TED) Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, pandemi nedeniyle eğitimde yaşanan kayıpların telafi süreçleriyle ilgili 'odaklı telafi programı' yapılması gerektiğini söyleyerek, 'Müfredatı yenileyeceğiz ve okulları Ağustos ayı başında tamamen açılmalıyız.
TÜRK Eğitim Derneği (TED) Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, pandemi nedeniyle eğitimde yaşanan kayıpların telafi süreçleriyle ilgili 'odaklı telafi programı' yapılması gerektiğini söyleyerek, 'Müfredatı yenileyeceğiz ve okulları Ağustos ayı başında tamamen açılmalıyız. Bütün telafi sürecimizi belirlemiş hatta 2,5 yılı yeniden kazanabilmek için 1-2 yıla yayacak bir şekilde yapılmalı' dedi.
Türk Eğitim Derneği Düşünce Kuruluşu TEDMEM, tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgınının dünya ve Türkiye'deki eğitim sistemine etkileri ve eğitimde yaşanan kayıpların telafi süreçlerine dair bir rapor hazırladı. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Amerikan Hastalıkları Önleme ve Kontrol Merkezi (CDC), Birleşmiş Milletler (BM) gibi dünyanın önde gelen kurumlarının verilerini analiz eden TEDMEM, eğitimdeki sorunu göstermenin yanı sıra çözüm önerileri sunarak Türkiye'yi eğitim seferberliğine çağırdı. Raporda, Türkiye'nin OECD ülkeleri arasında okullarını en uzun süre kapalı tutan 2'nci ülke olduğuna dikkat çekildi. Rapora ilişkin açıklama yapan TED Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, pandemi sürecinde sadece Türkiye değil, ekonomi başta olmak üzere dünyanın birçok konuda ciddi bir miktarda etkilendiğini söyledi. Bu süreçte en çok etkilenen konuların başında eğitim olduğuna dikkat çeken Pehlivanoğlu, 'Bugün geldiğimiz noktada öğrenme kayıpları ciddi boyutlara geldi. Öğrenme kayıplarının yanında öğrencilerin sosyal ve duygusal gelişimleri de ciddi miktarda sıkıntıyla karşı karşıya kaldı. Bizim gibi kalabalık genç nüfusa sahip ülkelerde eğitime erişim, uzaktan öğretime erişim noktasında da sıkıntılar yaşandı. Sonuç olarak öğrenciler, öğretmenler, veliler mental olarak eğitim sürecinden artık koptular' diye konuştu.
'SINIF RİSK HARİTASINI HAZIRLAMAMIZ GEREKİR'
TEDMEM'in ara raporlar yayınladığını anımsatan Pehlivanoğlu, esas olanın geçmişi unutup kayıpların nasıl telafi edileceğinin planlanması gerektiğini kaydederek, şunları söyledi:
"Dünyada ne yapılıyor' diye inceledik. 'Bu karar süreçlerini nasıl planlıyorlar', 'Projeksiyonları ve bugünkü noktada yaptıkları ölçümlemeler, bilimsel yayınlar nedir' hepsini TEDMEM inceledi. Türk Eğitim Derneği olarak önerimiz şu; haziran ayında okulları kapatın. Ağustos ayında tamamen açmalıyız. Çünkü telafi yapacaksanız telafinin bütünsel bir şekilde ilerlemesi gerekir. Telafi isteğe bağlı olamaz. Dezavantajlı gruplar için yaz ayında bazı takviyeler yapabilirsiniz. Ama tespit sürecine, yapmamız gereken yol haritasına baktığınız zaman telafide okulların tamamen açık olması gerekiyor. Biliyorsunuz köylerde birleştirilmiş sınıflar var. Yani birkaç kademeyi öğretmen aynı sınıfta okutuyor. Bugün Türkiye'de tüm okullardaki sınıflar birleştirilmiş sınıflardır. Bugün çocuklarımız okula geldiği zaman 3 tane test yapmak mecburiyetindeyiz; kazanım testi. Yani zincir kazanımla ilgili 'bizim son 1,5 yılda uzaktan öğretimde gittiğimiz süreçte nelere sahipler, neyi kazandılar, neyi kazanamadılar'. Psikolojik ve sosyal test yapmamız gerekiyor. Emin olun kazanım testi yaptığımız zaman en az öğrencilerin yüzde 60'ının sınıf tekrarı yapması gerektiği ortaya çıkacak. Sonuç olarak bizim yapmamız gereken şey, 'sınıf risk haritası' hazırlamaktır. Okul bile değil, sınıf risk haritasını hazırlamamız gerekir.?
'YENİ BİR MÜFREDAT YAPMAK MECBURİYETİNDEYİZ'
Pehlivanoğlu, daha önce Türk Eğitim Derneği olarak yeni bir müfredata ihtiyacın olduğunu dile getirdiklerini anımsatarak, 'Müfredatı sadeleştirmemiz gerekir. 2,5 yıllık öğrenim sürecini 1 yılda veremezsiniz. Dolayısıyla zincir ve önemli kazanımları ön plana almanız gerekiyor. Müfredatı sadeleştirerek yeni bir müfredat yapmak mecburiyetindeyiz. Bu yeni müfredatı yaptıktan sonra 'bu müfredatı nasıl ölçeceğimize karar vermeliyiz.' Bunun için bir karar modeli gerekiyor. Türkiye'de de bizim telafi süreciyle ilgili karar modelimizi şeffaf olarak açıklamalıyız. 'Neye merkezi olarak karar vereceğiz, neyi okul bazlı götüreceğiz" dedi.
'TELAFİ ETMEZSENİZ CİDDİ SORUNLARLA KARŞI KARŞIYA KALINABİLİR'
2019-2020 yılları arasında ilkokula başlayan çocukların 3'üncü yıla başlayacaklarını hatırlatan Pehlivanoğlu, şunları kaydetti:
'Özellikle dünyaya baktığınız zaman erken çocukluk eğitimindeki dünyada 13 anaokulu ve ilkokulları Avrupa'da hiç kapatmadılar. Erken çocukluk eğitiminde çok ciddi sıkıntılar var. Bu çocukların beyin gelişimleri açısından telafi süreçlerini çok hızlı bir şekilde telafi etmezseniz ciddi sorunlarla karşı karşıya kalınabilir. Telafi edilemez noktaya geliyor. Özellikle 10 yaş altı için söylüyorum. Telafi süreçleriyle ilgili 'odaklı telafi programı' yapmamız gerekiyor. Müfredatı yenileyeceğiz ve okulları Ağustos ayı başında tamamen açmalıyız. Hedefimiz o olmalı. Bütün telafi sürecimizi belirlemiş hatta 2,5 yılı yeniden kazanabilmek için 1-2 yıla yayacak bir şekilde yapılmalı. Bazı gruplara da 'odaklı telafi programı' yapacağız. Okullar arası adaletsizliği ortadan kaldırmak için Milli Eğitim Bakanlığı'nın gerçekleştirdiği çok çok güzel telafi kursları var. Bunlar ciddi miktarda verimlilik veren en azından belli miktarda da olsa adaletsizliği ortadan kaldırmayla ilgili bir girişim. Bu öğrencilere hafta sonları, bazı tatillerde uygulamayla beraber 'odaklı telafi programı' vermek mecburiyetindeyiz. Hem beyin gelişimi açısından hem de kademe atlamadaki kritik süreçteki öğrencilere sadece müfredat düzenlemesiyle tekrar geri kazanmamız mümkün değil.?
'1 YILLIK BİR TELAFİ SÜRECİ YETMEYECEKTİR'
Pehlivanoğlu, 'odaklı telafi programı' ile ilgili, 'Örneğin, ilkokul 1, 2 ve 3'üncü sınıftaki öğrenciler ya da daha yüksek risk grubu kademeler ve 5'inci, 9'uncu sınıfa başlamış öğrenciler için bir müfredat düzenlemesi yapacağız. 1,5 yılda alamadıkları eğitimi önümüzdeki 1-2 yılda nasıl alacağımızı belirleyeceğiz. Sayın Milli Eğitim Bakanımız hazırlıklarının tamamlanmış olduğunu kamuoyuyla paylaştı. '1 yıllık bir süreç' dedi. Belki 1 yıllık bir telafi süreci yetmeyecektir. Daha bilinçli bir şekilde ama bunu bütün kademeler için belki 2 yıla yayılmış bir müfredat düzenlemesi yapacağız. Şu anda mevcutta bizim ekstra önem vermemiz gereken 1'inci, 2'nci, 5'inci, 9'uncu sınıf öğrencileri var? diye konuştu.
'BİR NESLİN FELAKETİNE YOL AÇARSINIZ'
'Eğitim kayıpları telafi edilmezse, bir neslin felaketine yol açarsınız' diye Pehlivanoğlu, 'Sonuç olarak bugün bile açık öğretimle lise okuyan öğrenci sayısı okul türü haline dönüşmüş vaziyettedir. Okul terkleri artar. Başarısızlığın getirdiği çocuk işçilik artar. Çocuk gelin sayısı artar. Dolayısıyla ülkenin ekonomik, psikolojik toparlanması ve güçlü olması bu kuşağı ciddi bir travmatik süreçle yüz yüze bırakmış oluruz. Bir neslin gerçekten yok olmasını istemiyorsak, bir neslin felaketine yol açmak istemiyorsak, geleceği iyi planlamak mecburiyetindeyiz. Bunun sonucu 10-15 yıl sonra çıkacaktır. 15 yıl sonra dünya daha da hızlı dönmeye başlayacak. Buna hazır olmayan bir nesil ile yüz yüze kalacağız' ifadelerini kullandı.