Haberler
Ankara'da FETÖ operasyonu! 7'si aktif görevde 35 Emniyet mensubu için gözaltı kararı

Ankara'da operasyon! Çok sayıda emniyet mensubu için gözaltı kararı

Kayapınar Belediye Başkanı Cengiz Dündar gözaltında

Belediye başkanı terör soruşturmasında gözaltına alındı

50 ülkeden İsrail'i yıkacak bir hamle daha: Tasarı resmen kabul edildi

50 ülkenin "Evet" dediği İsrail karşıtı karara 4 liderden "ret" oyu

NATO lideri Rutte, Türkiye'yi ikna için gelmiş

NATO lideri Rutte, Türkiye'yi ikna için gelmiş

Söke'deki Pamuk Çalıştayı'nda 'Pamuk Müsteşarlığı' Talebi

Söke'deki Pamuk Çalıştayı'nda 'Pamuk Müsteşarlığı' Talebi
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Türkiye'de pamuğun anavatanı olarak bilinen Söke, Pamuk Çalıştayı'na ev sahipliği yaptı.

Türkiye'de pamuğun anavatanı olarak bilinen Söke, Pamuk Çalıştayı'na ev sahipliği yaptı. Çalıştayda, bakanlıklar arasında eşgüdüm olmadığı vurgulandı ve 'pamuk müsteşarlığı'nın kurulması önerildi. Türk pamuğunun dünya fiyatları altında ezildiğine dikkat çekilerek, Tarım Kanunu'nun uygulanması istendi.

Türkiye'nin önemli pamuk üretim bölgelerinden olan Söke'nin sektör temsilcileri pamukla ilgili sorunlarını anlattı. EBSO Sanayiciler Kulubü'nde CHP Aydın Milletvekili Osman Aydın, Söke Ticaret Borsası Başkanı Berkan Balçık, Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş, Söke Belediye ve Söke Ovası Sulama Birliği Başkanı Necdet Özekmekçi pamuğun stratejik ürün olması gerektiğini, üretim maliyetlerinin üreticinin belini büktüğünü söyledi.

SAHİBİMİZİ ARIYORUZ

Söke Belediyesi, Söke Ziraat Odası, Söke Ticaret Borsası, Söke Ovası Sulama işbirliğinde düzenlenen 1'inci Söke Pamuk Çalıştayı'nın sonuç bildirgesi hakkında bilgi veren Söke Ticaret Borsası Başkanı Berkan Balçık, pamuğun 10 yıl içinde marjinal bir ürün olacağını belirterek, "Biz şu anda sahibimizi arıyoruz. Tarım ve Gıda Bakanlığı, Gümrük Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı tarım ile ilgili kararlar alıyor. Biz pamuk müsteşarlığı kurulsun istiyoruz. Bakanlıklar arasında eşgüdüm yok" dedi.

TARIM KANUNU UYGULANSIN

Tarım Bakanlığı ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinin birbirini tutmadığını söyleyen Balçık, "Dünyada pamuk fiyatları bizden yüksek, maliyetler de bizden düşük. Maliyet anlamında ciddi tehdit altındayız. Bir an önce Tarım Kanunu'nun uygulanması gerekiyor. Kanunu uygulatmalıyız. Lisanslı depoculuk sorunu da ortadan kaldırılmalı. Milletvekillerimizden de pamukla ilgili sorunların çözümü için yardım istiyoruz" ifadesini kullandı.

ÜRETİCİ BERECİKSİZ DEĞİL

CHP Aydın Milletvekili Osman Aydın da toplumun üretemez hale geldiğini pamuğun katma değeri yüksek bir ürün olduğuna vurgulayarak, pamuk üretiminin azalmasının nedeninin üreticinin beceriksizliği olmadığını söyledi.

SÖKE'NİN PAMUKTAN KAÇIŞI YOK

Söke Belediye ve Söke Ovası Sulama Birliği Başkanı Necdet Özekmekçi de Söke'de hayatın pamuk üzerine kurulduğunu söyleyerek, "Dünyadaki herkes pamuk üretiminden kaçabilir. Başka işlerle uğraşabilir ama Söke'nin pamuktan kaçışı yok. Pamuktaki her sorunu vatandaşla aynı anda anlıyoruz. Vatandaşın su ve emlak ödemeleri bunu bize gösteriyor" dedi.

GDO'SUZ TOHUM

Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş da genetiği değiştirilmiş pamuğun tehlikesinden söz ederek, "Biz GDO'suz tohum kullanıyoruz. İthal ettiğimiz zaman sadece lifi geliyor. Diğer geri kalanlar onların ülkesinde kalıyor" diye konuştu.

ÇALIŞTAYDAN ÇIKAN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Çalıştayda orta vadede ülkemiz pamuk üretiminin istikrarlı bir kalkınma sürecine girebilmesi için çözüm önerileri şöyle sıralandı:

"46 kuruş olarak açıklanan 2012 sezonu pamuk primleri 60 kuruşa çıkarılmalıdır, 2011 primleri, üreticilerin yeni sezon ekim harcamalarında kullanabilmeleri için en geç Mayıs ayı başında ödenmelidir. Pamuk üretiminde mazot desteği, alan bazında değil üretime endekslenerek ve üretime ait mazot faturaları üzerinden belirlenecek oranlarda verilmelidir. Pamuk "Stratejik Ürün' olarak ilan edilmeli ve bu bağlamda yılda en az 1 milyon ton lif pamuk üretilmesi eşik hedef olarak belirlenmeli. Destekleme primleri en az 5 yıllık dönem için belirlenmeli. Prim miktarları her yıl üretim maliyetleri ile enflasyon oranında yükseltilerek, destek mekanizmasının işlevi korunmalı. Pamuk kalite sınıflandırması ülkemiz koşulları ve sektör ihtiyaçları doğrultusunda yenilenmeli. Lisanslı depoculuk girişimleri teşvik edilmeli. Çiftçilerin satın aldıkları girdiler için ödedikleri, ancak diğer üretici şirketler gibi mahsup edemedikleri KDV oranları yüzde 1 seviyesine düşürülmeli. Yerli pamuk kullanan sanayicilerimiz desteklenmeli. Arazilerin miras yoluyla parçalanması önlenmeli. Pamuk tohumunda dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla kamu sektörü ve yüzde 100 sermayeli özel kuruluşların yerli tohum üretim ve ıslah çalışmaları teşvik edilmeli, ayrıca çeşit çokluğunun yarattığı kalite kayıpları önlenmeli." - İzmir

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title