Savaş Bölgelerinde Habercilik Konferansı"
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Gazeteci, savaş muhabiri Ramazan Öztürk'ün gelişi ve detayları - Toplantı salonundan detay görüntüler- Dazeteci, savaş muhabiri Ramazan Öztürk'ün açıklamaları- Açıklamaları sonunda plaket verilmesi ve fotoğraf çekimi "Savaş Bölgelerinde Habercilik Konferansı"- AA Haber Akademisi öğrencilerine "Savaş Bölgelerinde Habercilik" konulu konferans verildi- Gazeteci, savaş muhabiri Öztürk: "Savaş muhabiri, savaşı izleyen, savaşın psikolojisini anlayan, orada ne görmesi gerektiğini ve nasıl davranması gerektiğini, nasıl bir habercilik yapması gerektiğini bilen insandır.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Gazeteci, savaş muhabiri Ramazan Öztürk'ün gelişi ve detayları - Toplantı salonundan detay görüntüler- Dazeteci, savaş muhabiri Ramazan Öztürk'ün açıklamaları- Açıklamaları sonunda plaket verilmesi ve fotoğraf çekimi "Savaş Bölgelerinde Habercilik Konferansı"- AA Haber Akademisi öğrencilerine "Savaş Bölgelerinde Habercilik" konulu konferans verildi- Gazeteci, savaş muhabiri Öztürk: "Savaş muhabiri, savaşı izleyen, savaşın psikolojisini anlayan, orada ne görmesi gerektiğini ve nasıl davranması gerektiğini, nasıl bir habercilik yapması gerektiğini bilen insandır. Yani ne kamikazedir ne de orada savaşan bir neferdir" Anadolu Ajansı'nın (AA) Haber Akademisi öğrencilerine "Savaş Bölgelerinde Habercilik" konulu konferans verildi. AA Haber Akademisi ile Polis Akademisi Başkanlığının ortaklaşa düzenlediği "5. Dönem Savaş Muhabirliği Sertifika Programı" kapsamında, AA Konferans Salonu'nda düzenlenen konferansı, gazeteci, savaş muhabiri Ramazan Öztürk verdi.Haber Akademisi öğrencilerine mesleki anılarını aktaran Öztürk, rahmetli gazeteci Mehmet Ali Birand'ın meslekte iki tip gazeteci olduğunu söylediğini ifade ederek, birinci tip gazetecinin, gittiği ülkede iyi bir otele yerleştiğini, o ülkede çıkan gazetelerin günlük olaylarla ilgili yazıp-çizdiğini okuduğunu, tercüme ettiğini ve kurumuna haber olarak geçtiğini söyledi.İkinci tip gazetecinin ise mesleğine aşık, işini seven, mesleğini kendi hayatından önce tutan bir anlayışa sahip olduğunu ifade eden Ramazan Öztürk, bu gazetecilerin gittikleri ülkelerde olayın en sıcak noktasını gördüklerini, objektifi ile tespit ettiklerini, izlenimlerini, yorumlarını kendi kurumuna gönderdiklerini anlattı. Öztürk, genelde bu tipteki gazetecilerin pek sevilmediğini de ileri sürdü.Ramazan Öztürk, "Savaş muhabiri, savaşı izleyen, savaşın psikolojisini anlayan, orada ne görmesi gerektiğini ve nasıl davranması gerektiğini, nasıl bir habercilik yapması gerektiğini bilen insandır. Yani ne kamikazedir ne de orada savaşan bir neferdir. Silahı eline alıp savaşacak değil. Böyle algılanmasın" diye konuştu.Bazen bir gazetecinin savaşın olduğu yerden yapacağı doğru aktarımların devam etmekte olan savaşı bile bitirebileceği görüşünü dile getiren Öztürk, "Kitaplar dolusu anlatamayacağınız bir olayı, tek bir fotoğraf anlatabilir. Bu bakımdan fotoğraf çok önemlidir" dedi.