Şanlıurfa'da Kızılkoyun Projesi ile 59 Mağara Gün Işığına Çıktı

Şanlıurfa Belediyesi, kentin tarihi dokusunun korunması amacıyla 'Eski Urfa' olarak adlandırılan Haleplibahçe ve Tılfındır Mahallesi'nde 'Kızılkoyun Projesi' başlattı. Proje kapsamında bölgede yıkılan 387 ev ve işyerinin altında, duvarlarında çeşitli hayvan figürlerinin kabartmalarının bulunduğu 59 mağaraya ulaşıldı. Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Al, halen devam eden çalışmaların sonunda, Şanlıurfa'nın mağara turizmi açısından cazibe merkezine dönüşeceğini söyledi.

Kentin tarihi yapısının korunması ve gelecek nesillere aktarılması amacıyla Şanlıurfa Belediyesi geçen yıl, eski yerleşim alanı olan Haleplibahçe ve Tılfındır semtlerinde kentsel dönüşüm uygulaması başlattı. Kızılkoyun bölgesi olarak bilinen semtlerde 387 ev ve işyeri kamulaştırıldıktan sonra yıkıldı. Yıkılan evlerin altından gün 59 mağara gün yüzüne çıktı. Doğal bir görünüme kavuşan bölgedeki büyüklü küçüklü 59 mağarada başlatılan restore çalışmalarında, ulaşılan bazı taban mozaikleri de koruma amaçlı sökülerek müzeye teslim edildi.

MAĞARALARA ÖZEL KORUMA

Kent turizmine yeni bir soluk getirilmesinin planlandığı proje kapsamında gün yüzüne çıkarılan mağaralara zarar gelmesinin engellenmesi için bölge özel güvenlik görevlileri tarafından korunmaya başlandı. Duvarlarında bazı hayvan figürlerinin kabartmalarının bulunduğu ve Roma döneminden kaldığı tahmin edilen mağaralara, restore çalışmaları süresince sivil vatandaşların girişi de yasaklandı.

ŞANLIURFA MAĞARALARIYLA DA ÜN YAPACAK

Şanlıurfa Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Al, önümüzdeki yıl tamamlanması beklenen proje sonunda, Eski Urfa olarak adlandırılan bölgede tarihi dokunun korunarak gelecek nesillere taşınacağını söyledi. Roma döneminden kaldığı değerlendirilen mağaraların kent turizmine yeni bir soluk getireceğini ve mağara turizminin de önemli bir gelir ve tanıtım kapısı olmasının planlandığını anlatan Ahmet Al şöyle konuştu:

"Şu an çalışmaların sürdüğü Kızılkoyun Projesi, belediyemizin en büyük projeleri arasında yer almaktadır. Burada 24 milyon lira kamulaştırma bedeli ödeyerek 387 ev ve işyerini yıktık. Burası kentsel arkeoloji sit alanı içerisinde olduğu için, yeni inşaat yapımı yasağı getirildi. Yıktığımız evlerden 3 bin kamyon hafriyat çıkarak alanın dışına çıkardık. Yıkımdan sonra büyüklü, küçüklü 59 mağara gün yüzüne çıktı. Bunlara biz mağaradan ziyade kaya mezarlığı diyoruz. Tahminen Romalılar döneminde burası mezarlık olarak kullanılmıştır. Demek ki; Romalılar surların dışına o dönem mezarlarını yaptırmışlar. Bu mağaralarda belediye olarak gerekli temizlik çalışmasını yaptık. Gün yüzüne çıkan mağaralar, turizm amaçlı olarak kullanılacaktır. Bölgede mağaralardan kalan bölgeyi ise kent dokusuna uygun mimari ile butik otele dönüştüreceğiz. Çalışmalarımız müze görevlilerinin kontrolünde hızlı şekilde devam ediyor. Şimdiye kadar 2 mağarada ulaşılan mozaikler de, uzmanlar tarafından yerinden sökülerek müzeye teslim edildi. Balıklıgöl'ü, Harran'ı, Göbeklitepe'si, sıra geceleri, çiğköftesi ile meşhur olan Şanlıurfa, ilerleyen yıllarda mağaralarıyla da ün yapacak. Şanlıurfa'ya artık mağaralar şehri diyebiliriz." - Şanlıurfa