Haberler
Netanyahu'dan ateşkes sonrası ilk açıklama: Hizbullah anlaşmayı bozarsa onları vururuz

Netanyahu'dan ateşkes sonrası ilk açıklama: Hizbullah anlaşmayı bozarsa onları vururuz

İsrail kabinesi, Lübnan ile ateşkes anlaşmasını onayladı

İsrail kabinesi, Lübnan ile ateşkes anlaşmasını onayladı

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler: Suç kılıç çatmak değil, kasıtlı organize disiplinsizliktir

Milli Savunma Bakanı Güler: Suç kılıç çatmak değil, kasıtlı organize disiplinsizliktir

Rusya bir kez daha ABD füzeleriyle vuruldu, Savunma Bakanlığı 'Yanıt verilecek' dedi

ABD füzeleriyle bir kez daha vurulan Rusya'dan dünyayı korkutan açıklama

Sahil Güvenlik Komutanlığı Davasında İlk Gün Tamamlandı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Sahil Güvenlik Komutanlığındaki olaylara ilişkin, aralarında eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Hakan Üstem'in de bulunduğu biri er, 28 kişi hakkında açılan davada ilk gün tamamlandı.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Sahil Güvenlik Komutanlığındaki olaylara ilişkin, aralarında eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Hakan Üstem'in de bulunduğu biri er, 28 kişi hakkında açılan davada ilk gün tamamlandı.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Cezaevi Yerleşkesindeki salonda görülmeye başlanan davanın ilk duruşmasına sanıklar, avukatları ve bazı sanık yakınları katıldı.

Duruşmada savunma yapan sanık İsa Aydın, Sahil Güvenlik Komutanlığında eski Genel Sekter olarak görev yaptığını, 15 Temmuz'dan kısa süre önce izin yapmak üzere Ankara'dan İskenderun'a gittiğini kaydetti.

Darbe girişiminden önceden haberdar olmadığını, radyodan öğrendiğini belirten Aydın, "15 Temmuz akşamı eski Sahil Güvenlik Komutanı Hakan Üstem beni aradı ve karargaha gelmemi söyledi. Ankara'ya doğru harekete geçtim. Yolda gelirken radyodan Cumhurbaşkanı ve Başbakanın küçük bir grubun askeri kalkışma içerisinde olduğu beyanları üzerine olaylardan haberdar oldum. Sabah 7 sularında ailemi eve bırakarak birliğime gittim. Bülent Olcay albayı aradım ve karargaha gidip gitmeyeceğini sordum. Olcay bana, 'Darbeciysen karargaha git, safını belli et.' dedi. Ben ona darbe girişimi içerisinde kesinlikle yer almayacağımı söyledim. Bunun üzerine bana Merkez Komutanlığına gitmemi söyledi. Merkez Komutanlığına gittiğimde atama listesinde adım olduğu gerekçesiyle gözaltına alındım. Atama listesiyle ilgili bir bilgim yok. Darbenin planlaması aşamasında olsam, tatile gitmezdim. Benim bu listeden Merkez Komutanlığına gittiğimde haberim oldu." savunmasını yaptı.

ByLock kullanmadığını ve FETÖ mensubu olmadığını öne süren Aydın, tahliye ve beraat talebinde bulundu.

"FETÖ istihbaratı geldi mi?"

Eski Yüzbaşı Abdullah Karaca, İlk İstihbarata Karşı Koyma Şubesi'nde görevli olduğunu ve işinin askeri personel hakkındaki gelen istihbari bilgileri değerlendirip, gerektiğinde işlem yapmak olduğunu kaydetti.

Darbe girişiminden önceden haberdar olmadığını kaydeden Karaca, 15 Temmuz günü rutin mesainin ardından eve gittiğini ve savaş uçaklarının alçak uçuş yapması üzerine olayı televizyonlardan öğrendiğini beyan etti.

Sanık Karaca savunmasında, "Televizyonlardaki açıklamalarda darbe girişimini FETÖ'nün yaptığı ve büyük ölçüde kontrol altına alındığı söyleniyordu. Bir süre sonra uyuyakalmışım. Sabaha doğru telefonum çaldı ve birliğime gitmem gerektiğini söylediler. Sabah 05.30 sularında birliğe geldim. Bir süre sonra gelen Genelkurmay Harekat Merkezine bağlı askerler güvenliği aldı. Benim sorumluluğumdaki İlk İstihbarata Karşı Koyma Şubesi'ni mühürleyeceklerini söylediler. Ben de bu işlemde onlara yardımcı oldum ve ardından evime gittim. İki gün sonra gelen telefonla birliğime gittiğimde gözaltına alındım." diyerek darbe girişimine katılmadığını söyledi ve tahliyesine karar verilmesini talep etti.

Savunmanın ardından Mahkeme Başkanı Oğuz Dik sanığa, "Buradaki sanıklar hakkında FETÖ istihbaratı geldi mi?" sorusunu yöneltti. Bunun üzerine sanık Karaca, "Hatırladığım kadarıyla gelmedi." cevabını verdi.

"Telsizden Üstem'in yetkisiz olduğu anonsunu yaptım"

Savunmasını yapan sanık eski Yarbay Mustafa Şaban Gümüşiğne, hakkındaki iddiaların doğru olmadığını belirtti. FETÖ mensubu olmadığını kaydeden Gümüşiğne, 15 Temmuz gecesi darbe yanlısı bir faaliyette bulunmadığını öne sürdü.

Gümüşiğne, yaptığı faaliyetlerin güvenlik amaçlı olduğunu ve atama listesinden haberdar olmadığını ifade ederek, "Sabah saatlerinde Merkez Komutanlığından gelen askerler, Hakan Üstem ve Süleyman Yarayan hakkında gözaltı kararı olduğunu ve teslim alacaklarını söylediklerinde, gelen askerlere yardımcı oldum. Süleyman Yarayan, elindeki kalaşnikof silahla havaya ateş etti ve zamanı geldiğinde kendilerinin teslim olacağını söyledi. Albay Sezgin Şakrucu ile konuştum ve Üstem'i ikna edip etmediğini sordum. O bana, Üstem'in görevden alındığını söyledi. Telsizden Üstem'in yetkisiz olduğu anonsunu yaptım. Daha sonra karargahtan çekilen mesajlarda adım geçtiği için gözaltına alındım. Benim mesajlardan haberim yok." dedi.

Sanıklar Süleyman Yarayan ve Burhan Gülnar ise savunma için ek süre talep etti.

Savunmaların ardından mahkeme heyeti duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verdi.

İddianame

Eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Üstem'in bir numaralı şüpheli olarak yer aldığı iddianamede, er Anıl Ceylan dışındaki tüm şüpheliler için "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Şüpheliler Hakan Üstem ve Süleyman Yarayan'ın "Silahlı terör örgütü yönetmek" suçundan 22 yıl 6 aya kadar hapsinin istendiği iddianamede, er Anıl Ceylan'ın "Üye olmamakla birlikte silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek", diğer şüphelilerin ise "Silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 15'er yıla kadar mahkumiyetleri talep edildi.

İddianamede, Süleyman Yarayan'ın kendisini teslim almaya gelen Merkez Komutanlığı görevlilerine, teslim olmamak için silahla havaya ateş açarak ölümle tehdit ettiği öne sürülerek, şüpheli için 9 aydan 4 buçuk yıla kadar ayrıca hapis talep edildi.

Hakan Üstem'in istemi üzerine, şüpheli Burhan Gülnar'ın er olan şüpheli Anıl Ceylan'a darbe teşebbüsünün delili niteliğinde olan, Üstem'e ait not defterinin imha edilmesi emrini verdiği belirtilen iddianamede, bu şüphelilerin 9 aydan 7 buçuk yıla kadar cezalandırılmaları istendi.

Kaynak: AA / Güncel
title