(Özel Haber) Kalp Rahatsızlığı Olan Hastalar Dikkat
Özel Medicana Konya Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç.Dr.Ahmet Soylu, çeşitli kalp rahatsızlığı olan hastaların, kalp sağlığının korunmasında, yiyeceklerin tüketiminde ve tedavi yollarında dikkat edilmesi gerekenler hakkında tavsiyelerde bulundu.
Özel Medicana Konya Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Soylu, çeşitli kalp rahatsızlığı olan hastaların, kalp sağlığının korunmasında, yiyeceklerin tüketiminde ve tedavi yollarında dikkat edilmesi gerekenler hakkında tavsiyelerde bulundu.
Kalp sağlığının dünyada çok ciddi bir sağlık sorunu ve ölümlerin ilk sırasında geldiğini belirten Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Soylu, "Ülkemizde kalp hastalıkları, tüm bölümler içerisinde ciddi ve ilk sıralarda yer tutmakta. Hastaların kalp sağlığını koruması için yapması gereken ya da hepimizin kalp sağlığımızı korumak için yapılması gerekenler var. Fakat bir yandan da kalp hastalarının dikkat etmesi gereken şeyler var. Sağlıklı kişilerin kalp hastası olmaması için yapılması gerekenler aslında bilinen şeyler. Mümkün olduğu kadar düzenli spor yapmak, en başta sigara içmemek, mümkün olduğu kadar beslenmemize dikkat etmek, kilo almamaya çalışmak ve eğer başka hastalıklarınız varsa şeker hastalığı, yüksek tansiyon, böbrek hastalığı gibi hastalıklar gibi bunların kontrol altında tutulması için, tedavilerin mutlaka dikkatli bir şekilde yapılması gerekir. Bunlar kalp sağlığını korumak ve kalp hastalıklarına yakalanmamak için önemli unsurlardır. Fakat öte yandan kalp hastalıkları deyince, genel olarak aklımıza hep kalp krizi gibi bir şey geliyor. Kalp krizi dediğimiz şey, kalp hastalıklarının bir türüdür. Kalbin kendisini besleyen damarlarla ilgili sorunlardan kaynaklanan problemlerinin en ciddisi kalp krizidir. Tabi bütün bunlar beslenmelere dikkat etmek, sigarayı bırakmak, sigara içmemek, şeker hastalığı ve tansiyon gibi hastalıkları kontrol altında tutmak, kalp damar hastalığına yakalanmamak için önemli yapılmaması gereken şeylerdir" dedi.
"KÜÇÜK YAŞTA SIK GEÇİRİLEN BOĞAZ ENFEKSİYONUNUN TEDAVİSİ ÖNEMLİ"
Farklı kalp hastalığı olarak kalp kapak hastalıklarına değinen Doç. Dr. Ahmet Soylu, "Kalp kapak hastalıkları için bu söylediğimiz şeyler biraz daha az öneme sahip. Yani her hasta, her kalp hastası aynı hasta değil. Burada bir kafa karışıklığı var. Hakikaten internet ortamında ya da medyada bazen kafa karıştırıcı bilgilerde bulunabiliyor. Her kalp hastası aynı kalp hastası olmadığı gibi, kalp hastalarının dikkat etmesi gereken şeyler aynı değil. Tabi her sağlıklı bireyin sağlığını koruması için dikkat etmesi gereken şeyler hepimizin bildiği şeyler. Kilo almamaya çalışmak, düzenli spor yapmak, beslenmek gibi şeyler ama öte yandan kalp kapak hastalığında bunlardan özellikle yiyeceklere dikkat etmesinin çok da bir önemi yok. Birçoğu zaten bunların çocuk yaşta özellikle ülkemizde kalp kapak hastalarının önemli bir kısmı çocuk yaşlarda geçirdiği boğaz enfeksiyonları sonucunda daha ileride kalbi etkilemesiyle, özellikle 20-30'lu yaşlarda ve özellikle bayanlarda biraz daha fazla bulgu veren kalp kapak hastalıkları dediğimiz ciddi bir kalp hastalığı grubu var. Bu hastaların, bu hastalığa yakalanmaması için, yapacakları çok fazla bir şey yok. Sadece çocuk yaşta, belki sık boğaz enfeksiyonuna yakalanan çocukların ebeveynleri tarafından tedavilerinin daha dikkatli ve zamanında yapılması, bu hastalığı önlemede önemli bir unsur olabilir. Fakat ilerleyen dönemlerde böyle bir hastalık varsa bunla ilgili gerekli tedavilerin yapılması gerekiyor. Bu hastaların diğer kalp damar hastalığı olanlar gibi kolesterolümü düşüreyim gibi şeyler bunlarda önemli değil" şeklinde konuştu.
"YÜKSEK TANSİYON HASTALARI MUTLAKA TUZSUZ YEMELİ"
Kalp sağlığında yüksek tansiyona dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Ahmet Soylu, "Yüksek tansiyon, birçok hastalığa davetiye çıkartan, böbrek hastalığına, kalp yetmezliğine, inme gibi, felç gibi ciddi problemlere, görme kaybına sebep olabilen sinsi seyreden bir sağlık sorunu. Bunun da mutlaka kontrol altında tutulması gerekiyor. Yüksek tansiyon, hem ileride başka hastalıklara yakalanmamak için hem de daha sağlıklı bir yaşam sürebilmek için mutlaka kontrol altına tutulması gereken önemli bir başka sağlık sorunudur. Bunlarda da farklı tabi, yüksek tansiyon hastasının dikkat etmesi gereken şeyler, kalp damar problemi olan bir insanın ya da kalp kapak hastalığı olan bir insanın dikkat etmesi gereken şeyler tam aynı değil. Tabii ki sağlıklı yaşam koşulları hepimizin dikkat etmesi gereken şeylerdir. Bunlar ortak nokta.
Fakat tansiyonu yüksek olmayan bir kişinin, ille de tuzsuz bir şey yemesi gerekmiyor. Aşırı tuzlu zaten sağlık için çok uygun bir şey değil. Mutlaka tuzsuz ye dediğimiz kişiler, kalp yetmezliği olan, yüksek tansiyonu olan kişilerdir" ifadelerini kullandı.
"KOLESTEROLDEN ZENGİN BESLENME, MÜMKÜNSE FAKİR BESLEN"
Kalp damar hastalarının kolesterolden uzak durmaları gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Ahmet Soylu, "Yağlı şeyler, özellikle hayvansal yağlar dediğimiz, yağlı kırmızı eti, tereyağı gibi şeylerin bolca tüketilmesi, kalp damar problemlerinin önemli sebepleridir. Bu tip problemleri olanların, bir kalp kapak hastalığı olana göre daha fazla dikkat etmesi gerekir. Ebeveynlerde kalp hastalığı var, bende de kalp hastalığı olur mu gibi bir endişe var. Burada daha çok kalp damar hastalıkları ile ilgili şeyler de geçerli. Bunun da belirli sınırları var. Kişinin 80 yaşında kalp krizinden vefat etmiş olması, kalp sağlığı için ciddi bir riski olduğu ya da ailesinin böyle riskte olduğu anlamına gelmez. Birinci derece akrabalarda, erkeklerde, 55 yaşından önce, kadınlarda da 65 yaşından önce birinci derece akrabalarda kalp krizi, kalp damarlarından bir problem, anjiyo, stent gibi şeyler yapılmış, bu tip sıkıntılar yaşamış, by-pass ameliyatı gibi şeyler geçirmiş kişilerde, o kişinin ailesel kalp hastalığına yatkınlık olduğu için söylenebilecek bir şey ama onun dışında annesinin kalp kapak hastalığının olmuş olması, kişinin de kalp kapak hastalığına yakalanacağı anlamına her zaman gelmiyor" dedi.
Beslenmek konusunda, 'mümkün olduğunca çok çeşitle beslen, sağlıklı beslen' savının yanlış olduğunu ifade eden Doç. Dr. Ahmet Soylu, "Sağlıklı beslenmemiz lazım fakat sağlıklı beslenmenin bence tek kuralı var, az yemek. Sağlıklı beslenmenin farklı bir kuralı yok, mümkün olduğunca az yemek. Toplumda, mümkün olduğu kadar şundan da yiyin, bundan da yiyin, şu sağlıklı bu sağlıklı gibi bir eğilim var. Bence sağlıklı beslenmenin temel kuralı, acıkmadan yememek, doymadan kalkmaktır. Bunlar birçok sağlık sorununu ekarte edebilecek ciddi bir beslenme tarzı" diye konuştu.
"KOLESTEROL İLAÇLARINI KULLANAN HASTALAR DİKKATLİ OLMALI"
Kolesterol ilaçlarını kullanan hastaların, bu ilaçları kullanmaktan vazgeçtiğini söyleyen Doç. Dr. Ahmet Soylu, "Tüm dünyada bu ilaçlar, uzun süreden beri milyonlarca reçete edilmiş, ciddi bir yan etkisinin görülmediği kabul edilmiş ve bu hastalar tarafından kullanılması gereken ilaçlardır. Yoksa kolesterol tabii ki, vücut için gerekli bir şey. Belli seviyede mutlaka gerekli ama kalp damarlarından problem olmayan bir kişiyle, kalp krizi geçirmiş bir kişideki kolesterol seviyesinin aynı olmaması gerekiyor. Yapılmış bütün yayınlar, kolesterol yüksekliğini ileride tekrar bu kişilerin kalp krizi geçirmesine davetiye çıkarttığını net bir şekilde göstermiş durumda. Aynı zamanda kolesterol ilaçları bu kişilerde, yine kalp damarlarının tıkanmasını engelleyici etkileri de var. Sadece kolesterolü düşürmekle kalmıyorlar, aynı zamanda kalp damarlarındaki tıkanmayı kısmen geriletebiliyorlar ve tekrar tıkanmasını engelleyici etkileri var. Bu nedenle kalp damarlarında problem yaşamış kişilerin mutlaka kolesterol ilaçlarına dikkat etmeleri gerekiyor. Öyle hastalarımız geliyor maalesef, piyasada ilaç gibi kullanılan tarımsal ürünleri kullanıp maalesef tekrar kalp krizi geçiren hastalarım oldu. Damarlarından daha önce anjiyo yapılıp, daha sonra bu tip ürünleri kullanıp, tekrar çok ciddi damar problemleriyle gelen hastalarımız birçok hekim arkadaşın rastladığı türden olaylar. Ona mutlaka dikkat etmek lazım. Hastalarımız bize soruyorlar. Benim dedem, tereyağına ekmek bandırıp yerdi, hiç bir şey olmazdı. Ben de diyorum ki senin deden sabah namazında kalkardı, tarlaya gider çalışırdı, tabii ki de tereyağını yerdi, eritirdi. Eğer sabah namazında tarlaya gidip çalışıyorsanız, toprakla uğraşıyorsanız ve ciddi bir kalp damar probleminiz yoksa tereyağı yiyin, problem yok. Fakat bunu yapmıyorsanız, sabah namazında kalkmıyorsanız, kalktığınızda 2 adım bile yürümeyip arabaya biniyorsanız, stresli bir hayat sürüyorsanız, beslendiğiniz bütün besinler artık doğallıktan uzaklaşmışsa, hormonsal gıdalar, mevsiminde olmayan besinler ve hava kirliliği bir sürü faktör varsa bunlar bütün hastalıklara davetiye çıkartır. Aldığınız fazla yağları, kolesterolü yakamıyorsunuzdur. Ona mutlaka dikkat etmek gerekir" diyerek sözlerine ekledi. - KONYA