Haberler

Öz İplik-İş Sendikası basınla buluştu

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY ve Genel Başkan Yardımcıları, "24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı" dolayısıyla düzenlenen yemekte basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY ve Genel Başkan Yardımcıları, "24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı" dolayısıyla düzenlenen yemekte basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Ankara'da bir mekanda düzenlenen akşam yemeğine basın mensupları yoğun ilgi gösterdi. Yemeğe Genel Başkan Rafi AY'ın yanı sıra Genel Başkan Yardımcıları Muzaffer Birdoğan, İbrahim Yıldız, Engin Doğan, Turgay Ulutürk, Genel Sekreter Samet Ceylan, İstanbul İl Başkanı İsmail Demirkoparan, Basın Danışmanı Didem Boztaş, Hak-İş ve bağlı sendikaların basın danışmanları da katıldı.

Düzenlenen programda konuşan Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY, tüm basın mensuplarının 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramını kutlayarak, emekçilerin en önemli paydaşının basın mensupları olduğunu dile getirdi.

Öz İplik-İş Sendikası'nın hakkı savunan bir sendika olduğunu aktaran Ay, "Taleplerimizi, dertlerimizi, örgütlenme ve hak mücadelemizi ve ne yazık ki sıklıkla başımıza geldiği gibi örgütlenme sırasında maruz kaldığımız hukuksuz ve haksız saldırıları sizler aracılığıyla kamuoyuna duyurabiliyoruz. Bugün burada olmanız bize güç verdi. Önümüzdeki dönemde de yakın çalışmamızı sürdürmeyi umuyoruz. Öz İplik-İş emekçinin hakkını savunan, işini, aşını büyütmek için çalışan bir sendika. Örgütlenme için her gün koşturuyoruz. Çünkü emeğin, demokrasinin, iyiliğin, ülkenin kazanması için çalışanları örgütlü, toplu pazarlık sisteminin uygulandığı iş yerleri şart. Bunu herkese anlatmak zorundayız" diye konuştu.

"İş kolumuzda en fazla üyeye sahip olma performans kriterini belirledik"

Öz İplik-İş'in 5 Numaralı Dokuma, Hazır Giyim ve Deri iş kolunda örgütlenme faaliyeti sürdürdüğünün altını çizen AY, "İş kolumuz Türkiye'nin en önemli sektörlerinden biri, bugünlerde yeni istatistikler yayımlanacak. Yayımlanmış son istatistik olan Ocak 2019 verilerine göre iş kolumuzda 1 milyon 42 bin kişi çalışıyor. Sendikalı işçi sayısı ise 95 bin 278'dir. Bu kabul edilemez bir durum. Öz,İplik-İş olarak hedefimiz: iş kolumuzda çalışan işçilerin çoğunluğunun sendikalı ve toplu sözleşmeden yararlanır hale getirilmesi. Ölçülebilir bir hedef olarak iş kolumuzda en fazla üyeye sahip olma performans kriterini belirledik" ifadelerini kullandı.

Türkiye'de bütün sektörlerde çalışan her 10 kadından 1'inin tekstil, hazır giyim ve deri sektöründe çalıştığını anımsatan Ay, dokuma, hazır giyim ve deri iş kolunun kadın istihdamı açısından da önemli bir sektör olduğunun altını çizerek, "Tekstil ve hazır giyim yılda 25 milyar Dolardan fazla ihracat yapılan sektördür. Düzenli olarak yıllık 20 milyar dolar dış ticaret fazlası veren bir sektördür. Her yıl ülkemizin cebine net 20 milyar dolar döviz koyuyoruz. İmalat sanayinde çalışan kadınların yarısı tekstil ve hazır giyim sektöründe çalışır. İmalat sanayinde çalışan her iki kadından biri, Türkiye'de bütün sektörlerde çalışan her 10 kadından 1'i tekstil, hazır giyim ve deri sektöründe çalışır. Türkiye'nin her yerinde irili ufaklı tekstil, hazır giyim fabrika ve atölyesi görürsünüz. Bölgeler arası gelişmişlik farkını azaltan en önemli sanayi iş kolumuzdur" şeklinde konuştu.

Öz İplik-İş'in çok sayıda iş yerinde var olduğunu söyleyen AY, "Özellikle vurgulamam gerekir ki örgütlendiğimiz iş yerlerinde hak temelli olarak işverenle uyum içinde faaliyetimizi sürdürüyoruz. Bu çalışma ortamından dolayı örgütlü olduğumuz iş yerlerindeki işverenlere teşekkür ederim. Ancak bir grup işveren var ki, kimse kusura bakmasın bunu söylemek zorundayım; Anayasal hak olan örgütlenmenin önüne çok çeşitli engeller çıkarıyorlar. İşverenlerin haksız, hukuksuz hatta Anayasa ihlali sayılacak tavırlarının çok çeşitli kademelerde görmezden gelinebildiğine şahit oluyoruz. Örgütlenme faaliyeti yürüten işçisine Anayasayı ihlal ederek hukuk dışı müdahale eden işverenlere yönelik en ağır cezaların verilmesini talep ediyoruz" ifadelerini aktardı.

"Vergi adaletini sağlamak için bir dizi adım atmalıyız"

Çalışanların üzerinde ağır vergi yükünün olduğunu söyleye Genel Başkan Rafi Ay şöyle konuştu:

"Asgari ücretliler bile yıl içinde gelir vergisinde ikinci dilime geçiyor. Bu kabul edilemez bir durum. Asgari ücretlilere, dar gelirlilere yönelik vergi adaletini sağlamak için bir dizi adım atmalıyız. Gelir vergisi dilimleri belirlenirken yüzde 15'lik vergiye tabi gelir düzeyi yüksek tutulmalı. Sadece asgari ücret değil, yıllık geliri asgari ücretin en az 2 katına kadar olanlar yüzde 15 gelir vergisi dilimi içinde kalacak şekilde yeniden düzenleme yapılmalıdır."

"Yeniden KDV iade sistemi getirilmelidir"

KDV iade sisteminin yeniden getirilmesi gerektiğini anlatan Ay, "Geçmişte KDV iadesi alıyorduk. Bunun yerine gelen asgari geçim indirimi sistemi ise gelir vergisiyle ilgili bir düzenleme. Başta KDV olmak üzere, ÖTV ve diğer dolaylı vergilerin en fazla ödeyicisi emekçilerdir. Asgari ücretlilerden başlayarak, belirli bir yıllık gelir dilimine kadar olanlar için yeniden KDV iade sistemi getirilmelidir. Bunun kolaylaştırılması için elektronik sistemler pekala kullanılabilir. Hali hazırda toplumun büyük kısmı kredi kartı, elektronik ödeme kartları kullanıyor. Emekçiler dışında bütün özel ve tüzel kişiler dolaylı vergilerin muhatabı değil, ödediğini, tahsil ettiğinden düşüyor" dedi.

"Biz harcadığımız tutarları gelir vergisinden düşmek istiyoruz"

Harcadıkları tutarları gelir vergisinden düşmek istedikleribi hatırlatan Ay, "Emekçilerin gelir vergisinden düşebileceği kalemler oluşturulmalıdır. Bunun uygulanmasını sağlayabilecek elektronik altyapı vardır. Emekçiler dışındaki bütün gerçek ve tüzel kişiler işlerini yapmak için yaptıkları giderleri gelir-kurumlar vergisinden düşüyor. Sadece emekçiler düşemiyor. Biz de başta ulaşım olmak üzere işimizi yapmak için harcadığımız tutarları gelir vergisinden düşmek istiyoruz" diye konuştu.

"İmalat sanayinde fiili olarak emek harcayan çalışanlar için emeklilik yaşları yeniden gözden geçirilmeli"

"Emeklilikte Yaşa Takılanlar" konusunda değerlendirmelerde Genel Başkan Rafi AY, "Emeklilik yaşının yükseltilmesine yönelik kademeli geçişin gerçekleşmesi bizler için önemli. İmalat sanayinde çalışanlar için emeklilik, hayalleri kurulan bir zamandır. Hepimiz emeğimizin bilincindeyiz ama rahat etmek, emeğinin karşılığını aldığı huzurlu zamanları görmek istiyoruz. Özellikle imalat sanayinde fiili olarak emek harcayan çalışanlar için emeklilik yaşları yeniden gözden geçirilmeli, itibari hizmet, yıpranma vb. modeller uygulanarak emeklilik yaşları aşağıya çekilmelidir" dedi.

"Emekçiler, iş güvencesiz kıdem tazminatını kabul etmez"

Kıdem Tazminatı konusunda emekçilerin, iş güvencesiz bir kıdem tazminatını kabul etmeyeceğini belirten Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY, "Kıdem tazminatının fona dönüştürülmesi vb. modeller hiçbir zaman işçiyi işten çıkarmanın kolaylaştığı bir yapıya dönüşmemelidir. İş güvencesi sistemi, bütün iş yerlerine, çalışan ve çalıştıranın bulunduğu her türlü iş yerini kapsayacak şekilde yaygınlaştırılmalıdır" şeklinde konuştu.

Kıdem Tazminatı konusunda Hak-İş'in ve Öz İplik-İş'in tavrının belli olduğunu aktaran Ay, "Bütün işçilerin yararına, herkesi kapsayacak şekilde ve kırmızı çizgimiz olan 1 yıla karşılık 1 aylık ücret dahil, mevcut kazanılmış haklarımızın tamamının korunduğu şekilde bir kıdem tazminatı fonu kurulmasına sıcak bakmaktayız. Elbette bu fonun yönetiminde işçiler de olmalı ve nemalandırılmasına, denetimine yönelik bağımsız, hesap verebilir bir model seçilmelidir" şeklinde konuştu.

İşsizlik sigortası fonu ile ilgili açıklamalarda bulunana Ay şunları kaydetti:

"İşsizlik Sigortası Fonu işçinindir. Kamu ya da işveren katkısı nedeniyle zaman zaman çatlak sesler çıksa da herkes biliyor ki bugüne kadar İşsizlik Sigortası Fonu'ndan işçinin yararlandığı tutarın birkaç katı tutarda işverenler yararına kullanım yapılmıştır. Bu kullanımların gerekçesi olarak ekonominin büyümesi, iş yerlerinin yaşaması gibi unsurlar dile getirilmektedir. Elbette bu kullanımlara yönelik fayda-maliyet analizi talebimiz saklıdır. Ancak İşsizlik Sigortası Fonunun şu veya bu şekilde işçinin elinden çıkmasına da izin veremeyiz, kabul edemeyiz. İşsizlik Sigortası Fonundan yararlanmanın kolaylaştırılması, işsiz kalan işçiye yapılan ödemenin süresinin uzatılması ve tutarın yükseltilmesi şarttır. Ekonominin kritik olduğu dönemlerde herkesin bu fona gözünü dikmesini kabul edemiyoruz. Emekçilerin mevcut sorunların oluşmasında katkısı yoktur. İşsizlik yine yüzde 13'lerde gezmeye başlamıştır. Bu fon işçi için vardır ve bugünler için kurulmuştur. Başka alanlara değil, işsiz kalan emekçilere daha fazla katkı verilmelidir" - ANKARA

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title
Close