Nasa'nın Bulguları Türkiye?de 900 Yılın En Kötü Kuraklığına İşaret Ediyor
Nasa'nın bulguları Türkiye'de 900 yılın en kötü kuraklığına işaret ediyor Özge Düzgünİstanbul, 2 Mart, (DHA)- NASA'nın yeni bilimsel araştırmasının bulguları, 1998 yılında başlayan kuraklığın Kıbrıs, İsrail, Ürdün, Lübnan, Filistin, Suriye ve Türkiye'nin de içinde bulunduğu Doğu Akdeniz ülkelerinde son 900 yılda yaşanan kuraklığın en kötüsü olduğunu ortaya koydu.
Nasa'nın bulguları Türkiye'de 900 yılın en kötü kuraklığına işaret ediyor
Özge Düzgünİstanbul, 2 Mart, (DHA)-
NASA'nın yeni bilimsel araştırmasının bulguları, 1998 yılında başlayan kuraklığın Kıbrıs, İsrail, Ürdün, Lübnan, Filistin, Suriye ve Türkiye'nin de içinde bulunduğu Doğu Akdeniz ülkelerinde son 900 yılda yaşanan kuraklığın en kötüsü olduğunu ortaya koydu.
Bilim insanları Akdeniz'deki bölgedeki iklim değişikliklerini ve suların değişimini anlayabilmek için ağaçların gövdesindeki halkaları analiz etti. İnce ağaç halkaları susuz yılları işaret ederken, kalın halkalar ise verimli yılları gösteriyordu.
NASA'daki bilim insanlarının hazırladığı yer altı sularının miktarını gösteren kuraklık haritasındaki 2012 yılının verilerine ait koyu kahverengi işaretli alanlar 2002-2015 arasında ortalama olarak santimetre kare başına suyun en fazla azaldığı yani en kurak bölgeleri gösteriyor. Veriler NASA Goddard Uzay Araştırmaları Enstitüsü GRACE (Gravity Recovery and Climate Experiment) ve Alman Uzay Ajansı ortak çalışmasıyla elde edildi.
Kurak yılların tespiti için ağaç-halka tekniğini kullanılırken, bir çeşit bölgenin parmak izi de denilebilecek haritada, coğrafi dağılım hazırlanırken, Akdeniz'de doğal iklim koşullarının getirdiği kuraklık ve insan etkisinin neden olduğu küresel ısınma arasındaki farklılıklar da ortaya konuldu. Bu araştırma modeli aynı zamanda gelecekte iklim değişikliklerini öngörebilen bilgisayar simülasyonlarında da model oluşturacak.
NASA, Goddard Uzay Araştırmaları Enstitüsü ve Kolombiya Üniversitesi'nde görevli iklim bilimci, araştırma takımının lideri Ben Cook, İklim değişikliğinde insan faktörünün büyüklüğü ve önemi, doğal iklim değişikliği tam ve kapsamlı olarak anlamamız gerektiğini bize kanıtladı diyerek, bozulmada insan faktörünün önemine dikkat çekti.
Son yıllarda doğal değişkenlerin ortalamasındaki anomalilere (olağan durumdaki anormal değişiklikler) baktığımızda, bunun insan faktörü kaynaklı iklim değişikliğinin neden olduğunu söyleyebiliriz? diyen Cook ve ekibi, Eski Dünya Kuraklık Atlası'na bakarak Afrika, Yunanistan, Lübnan, Ürdün, Suriye ve Türkiye'de kuraklığın ne sıklıkla ve ne şiddette değiştiğini kuru ve yaş ağaç halkalarına bakarak analiz etti.
Aynı zamanda İspanya, Fransa'nın güneyi, İtalya'daki kuraklığın ne şekilde seyrettiği konusunda geçtiğimiz bin yılın verilerini bu verilerle birleştirdi. Analizlerde 1100 ve 2012 yılları arasında ağaç halkalarının analizlerinden faydalanılarak hazırlanan tarihi dokümanlar incelendi.
Cook'a göre 1998-2012 yılları arasında Türkiye'nin de içinde bulunduğu Akdeniz kuraklığı, son 500 yılın kuraklık ortalamasından yüzde 50 daha şiddetli ve kurak geçti. Etkileri devam eden günümüz kuraklığı ise son 900 yılın en kuru döneminden yüzde 10 ila 20 oranıyla, daha kötü durumda.
Araştırma sadece zaman içerisindeki değil bölgedeki coğrafi kaynakları değişiklikleri de gösteriyor. Yani Akdeniz'deki kuraklığın zaman içindeki oluşumu aynı zamanda batı için de veri oluşturuyor. Araştırma sonuçları, Amerikan Jeofizik Birliği'nin 'Geophysical Research-Atmospheres' dergisinde yayınlanacak.
Arizona Üniversitesi'nden Kevin Anchukaitis 'Hem modern toplulukları ve antik toplumların ikisi için de şu anlama geliyor eğer bir bölge kuraklıktan etkileniyorsa, şartlar Akdeniz çanağı boyunca görülme eğiliminde. Bir bölgenin diğerinden daha iyi durumda olduğu bulgulara güvenmek mutlak olarak mümkün değil, dolayısıyla su kaynakları ve gıda sistemleri üzerinde büyük ölçekli bir bozulma potansiyelinin yanı sıra bir çelişki de mevcut'
Buna ek olarak Akdeniz'in Kuzey kısmında yer alan ülkelerin Yunanistan İtalya, Fransa ve İspanya kıyıları, Kuzey Afrika'da kuraklık durumunun iyileşmesine nazaran, daha fazla kuraklık gösterme eğiliminde. Bu da araştırmada iklim koşullarının önemini gösteriyor.