Mümtaz Turhan, Vefatının 50. Yılında Anıldı

Bilim insanı, sosyolog ve yazar Prof. Dr. Mümtaz Turhan, vefatının 50. yıl dönümünde sevenleri tarafından anıldı.

İstanbul Türk Ocağı tarafından düzenlenen "Vefatının 50. Yılında Mümtaz Turhan'ı Anma Programı", Fatih'teki Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi'nde gerçekleşti.

Etkinlikte konuşan Prof. Dr. Doğan Cüceloğlu, Mümtaz Turhan'ın çok kısıtlı ve sınırları dahilinde konuştuğunu ve kanaatleriyle insanları yargılayan biri olmadığını söyledi.

Cüceloğlu, Turhan için konuşulan konuda dürüst, açık fikirli olmanın ve kaynaklarla konuşmanın çok önemli olduğunu dile getirdi.

Kendisini halen Turhan'ın öğrencisi olarak gördüğünü belirten Cüceloğlu, "Onun bütün konuşmalarını, kitaplarını fırsat buldukça tekrar okuyorum ve o kadar memnunum ki Mümtaz Hoca'nın kızı Fügen Turhan'la anlaşma yapılmış durumda. Mümtaz Hocamın külliyatı inşallah basılacak. O kitapların okunmasını çok istiyorum." dedi.

"Turhan, garplılaşmayı sosyoloji açısından inceleyen bir sosyologdur"

Taha Akyol da Mümtaz Turhan'ın ilk kitabının 1951'de basılan "Kültür Değişmeleri" adlı eseri olduğunu söyledi.

Mümtaz Turhan'ın, söz konusu kitabının ön sözünde bu kitabı yazmak için 15 yıl çalıştığını söylediğini anlatan Akyol, şöyle konuştu:

"Milliyetçi düşünce tarihimizde 3 sosyolog adeta kurucu niteliktedir. Ziya Gökalp, dağılan bir imparatorluğun içinde Türklük fikrini uyandırmaya çalışmıştır. Zamanın şartları sebebiyle birtakım görüşleri eskimiştir ama sosyolog olarak sosyoloji metodunun zihnimize girmesi bakımından fevkalade değerlidir. İkincisi Mümtaz Turhan'dır. Turhan, bizde garplılaşmayı sosyoloji açısından inceleyen ve düşünce tarihimizde bilim kavramına en çok önem veren bir sosyologdur. Üçüncüsü de rahmetli Erol Güngör."

Rasim Cinisli ise Mümtaz Turhan'ın alim, fazıl, kamil ve çok cömert biri olduğunu aktararak, ilmini akademik sınırları içinde hapsetmediğini kaydetti.

Turhan'ın topluma, cemiyete, milletine ve devletine faydalı olmak için elinden geldiği kadar çalıştığına işaret eden Cinisli, "Özellikle 'Bir milletin en kıymetli varlığı gençliğidir.' derdi. O gençliğe hizmet etmek için elinden gelen her türlü imkanı kullanmıştır. Ben bunun canlı şahidiyim." ifadelerini kullandı.