Haberler

Manisa Baro Başkanı'ndan, TBMM'den Geçen Yasaya Eleştiri

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Manisa Baro Başkanı Ali Arslan, Danıştay ve Yargıtay üyeleriyle ilgili TBMM'den geçen yasanın anayasaya aykırı olduğunu söyledi.

Manisa Baro Başkanı Ali Arslan, Danıştay ve Yargıtay üyeleriyle ilgili TBMM'den geçen yasanın anayasaya aykırı olduğunu söyledi. Arslan, "Bu, hukuk sistemine vurulan bir darbedir. Bu düzenleme ile yargıya güvenin daha da azalacağına düşünüyoruz" dedi.

Manisa Barosu Başkanı Ali Arslan, yargıda yapılan yeni düzenlemeleri eleştirdi. Arslan, meclisten çıkan yeni yasaya göre Danıştay ve Yargıtay da görev yapan hakimler ve savcılar tamamen görevlerine son verilmiş durumda olduğunu söyledi. Anayasaya tamamen aykırı bir işlem yapıldığını savunan Arslan, "Çünkü Yargıtay ve Danıştay'a seçilen hakimler, seçilirken anayasanın teminatında, oraya seçilen hakimler yaş haddinden emekli olmadığı sürece Yargıtay'daki ve Danıştay'daki görevlerine son verilmesi mümkün değil. Ama meclisten geçen bu yasal düzenlemeyle, anayasal güvence altında olmalarına rağmen bu yasal düzenlemeyle, bu Yargıtay ve Danıştay üyelerinin görevlerine tamamen son verilmekte. Daha sonraki süreçte ise HSYK içinden yeni atamaların yapılacağı belirtilmektedir. Bu durum tamamen anayasaya aykırıdır. Ama buradan gözlemlediğimiz şu. 'Biz yasayı çıkarırız, yasa ile görevleri sona erdiririz. Anayasa Mahkemesi iptal kararı verinceye kadar da yerlerine yenilerini atarız. Anayasa Mahkemesi'nin kararı da geriye yürümeyeceği için bu iş bir oldubittiye gelir. Anayasa Danıştay ve Yargıtay'ı da tekrar yapılandırmış oluruz' düşüncesi öne geçmektedir" dedi.

'HUKUKA DARBE VURULDU'

Yargı mensuplarının yürütmeye yakın davranmak zorunda bırakıldığını savunan Baro Başkanı Arslan, "Hangi amaçla, hangi gerekçeyle yapılırsa yapılsın, oradaki bazı işte tabiri caizse iddia edilen paralel yapıya mensup Yargıtay ve Danıştay üyelerinin buradan ayıklanması, uzaklaştırılması anlamında bir gerekçe üretilse de buradaki asıl gerekçe hükümetin orada kendi yapısını sağlamak isteğini görüyoruz. Bu hukuka, yargıya vurulan bir darbedir. Artık bundan sonraki Yargıtay ve Danıştay üyeleri şunu düşünecek ve şunu göreceklerdir. 'Biz burada karar alırken, yürütmeye uygun karar almak zorundayız. Yürütmeye uygun karar almazsak her bizim görevimize son verilebilir. Her an buradaki görevimizi kaybedebiliriz. Bu anlamda yürütmeye yakın davranmak zorundayız' şeklinde hareket etmek durumunda kalacaklar" dedi.

'YARGIYA GÜVEN DAHA DA DÜŞECEK'

Ülkede yargıya güvenin çok azaldığını yeni düzenlemeyle daha daş aşağıya düşeceğini dile getiren Arslan, "Zaten Türkiye'de Yargıtay Başkanının daha önceki demeçlerinde açıkladığı, bizim de daha öncesinde söylediğimiz gibi yargıya olan güven yüzde 30'ların altını düşmüş durumda. Şimdi bu yasal düzenlemeden sonra bunun daha da azalacağını, vatandaşın artık yargıya dana taraflı gözle bakacağına inanıyoruz. Bu anlamda Türkiye için büyük bir kayıp. Ama tabi umudumuzu kesmiyoruz. Şu anda yapılacak olan şey çıkacak yasaya karşı, Anayasa Mahkemesi'ne gitmektir. Anayasa Mahkemesi'ne herhalde başvuru hakkını elinde bulunduran ana muhalefet partisi bunu yapacaktır diye düşünüyoruz. Tabi Anayasa Mahkemesi de gecikmeden bir karar vermesi gerekiyor. Bazen Anayasa Mahkemesi'nin daha önce almış olduğu bazı kararlarda da olduğu gibi belki anında yürütmeyi durdurma kararı da verebilir bununla ilgili. O zamanda amaçlanan şeye ulaşılamayabilir. Çünkü açıkça Anayasaya aykırı bir hüküm. Bunu herkes biliyor. Bu meclisten bu yasayı çıkaranlarda biliyor. Anayasa Mahkemesi üyeleri de biliyor. Hukukçuların tamamına yakını, herkes; 'aykırıdır, doğrudur' diyor. Ama bir oradaki özellikle Anayasa Mahkemesi kararı gereği, yürümez ilkesinden yararlanarak, 'bu işi geçirelim' mantığı hakim oluyor. Anayasa Mahkemesi'nin burada bir çözüm bulması gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.

- Manisa

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title
Close