Lokumcu'nun Ailesi: TTB'nin Raporu Acımızı Hafifletti
Hopa'da HES eyleminde yaşamını yitiren emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun oğlu, babasının ölümünde kimyasal gaz etkisi bulan Türk Tabipler Birliği'nin raporuyla acılarının biraz olsun hafiflediğini söyledi.
Hopa'da HES eyleminde yaşamını yitiren emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun oğlu Ulaş Lokumcu (22), babasının ölümünde kimyasal gaz etkisi bulan Türk Tabipler Birliği'nin (TTB) raporuyla acılarının biraz olsun hafiflediğini söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Hopa mitingi öncesi çıkan olaylarda fenalaşan ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun oğlu Ulaş Lokumcu (22) Ege Üniversitesi'nde işletme eğitimi görüyor. Babasının ölümünün ardından 58 yaşındaki annesi Gülay Lokumcu ile birlikte İzmir'in Bornova İlçesi'ndeki öğrenci evinde yaşayan Ulaş Lokumcu, babasının acısını onun memlekette olduğunu düşünerek hafifletmeye çalışıyor. Lokumcu, babasının ölümünü kalp ve akciğer hastalığına bağlayan Trabzon Adli Tıp Başkanlığı Morg İhtisas Dairesi'nin otopsi raporunu ilk okuduğunda şok olduğunu belirtirken "Babam benden sağlıklı bir insandı. Yaşı olsa da kanı deli akardı. Ne akciğerleri ne de kalbi hastaydı. Zaten hazırlanan ilk raporda olayın saatinin bile yanlış yazılmış olması ciddiyetten uzaklığını gösteriyor" dedi.
Ulaş Lokumcu, Türk Tabipler Birliği'nin (TTB) Bilimsel Araştırma Kurulu'nun 'Ölümünde kimyasal gaz etkisi var' yönünde hazırladığı ikinci raporla ailenin yüzü güldü. Lokumcu, "Biraz olsun acımız hafifledi. Benim babam orada durup dururken ölmedi. Sıkılan kimyasal gazın etkisiyle hayatını kaybetti. Raporla gerçeklerin açığa çıkmasını ve suçluların cezalandırılmasını bekliyoruz" dedi.
ONUN TEK DERDİ DERESİYDİ
Eşi Gülay Lokumcu da "Onun ölümüyle hayatımızda büyük bir boşluk oluştu. Her sıkıntımızı çözerdi. İzmir'e oğlumun yanına gelsem de acım geçmiyor. İkinci rapor içimizi biraz olsun rahatlattı. Eşim mitinge olay çıkmasını engellemek için gitti. Gittiğinde de hep gençlerle polis arasına girip olayları yatıştırmaya çalışmış. Onun tüm derdi deresiydi. Deresi ve yöre insanı için mücadele etti" dedi.