Kuzey İrlanda Hükümetindeki Kriz

İngiltere Başbakanı David Cameron, Kuzey İrlanda'da yaşanan krizden "çok endişe duyduğunu" belirterek, Birleşik Krallık'ta aktif paramiliter grupların bulunmasının kabul edilemez olduğunu söyledi.

Cameron yaptığı açıklamada, "İngiliz hükümetinin konuya girerek, Kuzey İrlanda'daki kurumları askıya almasının doğru olacağını düşünmüyorum. Kuzey İrlanda'daki siyasetçilerin, kurumların işlemesini sağlaması görmek istiyorum. Ülkemizin herhangi bir bölgesinde aktif paramiliter grupların bulunması kabul edilemez. Bu gruplar tasfiye edilmelidir. Yaşananlar çok endişe vericidir" diye konuştu.

İngiliz hükümetinin Kuzey İrlanda Bakanı Theresa Villiers da siyasi durumun çok ciddi olduğunu ancak bu durumun değiştirilebileceğini kaydetti.

İstifalar geldi

Kuzey İrlanda Bölgesel Hükümeti Başbakanı Peter Robinson, ülkede bir süredir devam eden siyasi krizin ardından dün istifa ettiğini açıklamıştı.

Ayrılıkçı İrlanda Cumhuriyet Ordusu (IRA) üyesi olan Kevin McGuigan'ın geçen ay öldürülmesiyle büyüyen krizin ardından İngiltere ile birlik yanlısı Demokratik Birlik Partisi'nin (DUP) lideri Robinson yaptığı açıklamada, "Son olayların, yetki devri konusunu krizin eşiğine sürüklediğini" söylemişti.

66 yaşındaki Robinson, DUP milletvekili ve Maliye Bakanı Arlene Foster'dan vekaleten Başbakanlık görevini yürütmesini isterken, hükümette yer alan diğer DUP bakanları da istifa mektuplarını sunmuşlardı. Hükümette DUP milletvekili Foster'ın yer alması bölgesel hükümetin çökmemesi anlamına geldi. Robinson, kriz dolasıyla Kuzey İrlanda bölgesel parlamentosu Stormont'un çalışmalarına ara vermesini önermiş ancak bu öneri bugün parlamentoda siyasi partiler tarafından kabul edilmemişti.

Son olarak IRA'nın siyasi kanadı olarak bilinen Sinn Fein'in üst düzey bir yetkilisi, Kevin McGuigan'ın öldürülmesiyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınmıştı. Partinin Kuzey İrlanda'daki başkanı Bobby Storey ise sorgulanmıştı. Her iki yetkili daha sonra serbest bırakıldı.

Kuzey İrlanda'daki kriz

Kuzey İrlanda'da barış süreci, İngiltere ile İrlanda arasında 10 Nisan 1998'de imzalanan "Hayırlı Cuma (Good Friday) Anlaşması"yla başlamıştı. Anlaşmayla Kuzey İrlanda'ya yetki devri ile birçok sivil ve kültürel haklar tanınmıştı.

Hayırlı Cuma Anlaşması'yla silahların sustuğu Kuzey İrlanda'da ayrılıkçı Cumhuriyetçiler ile İngiltere ile birlik yanlıları hükümet ortakları olarak bulunarak, Kuzey İrlanda'yı birlikte yönetiyor. Ancak bahar ve yaz aylarında yaşanan iki cinayet IRA'nın Kuzey İrlanda'da varlığını sürdürdüğü ve şiddet eylemlerine giriştiği iddialarını gündeme getirdi ve hükümette krize neden olmaya başladı.

Bütçe konularıyla başlayan anlaşmazlık, IRA üyelerinin karıştığı iddia edilen cinayetlerle derinleşti. Birlik yanlıları, Sinn Fein'in hükümetteki bakanlık görevlerinde yer almaması istedi.

Sinn Fein, IRA'nın cinayetlere karışmış olabileceği ve IRA'nın hala var olduğu iddialarını reddediyor. Kuzey İrlanda'da genel seçimin gelecek yıl mayıs ayında yapılması bekleniyor.