KKTC Dışişleri Bakanlığı'ndan Fransız Savaş Uçaklarına Tepki
KKTC Dışişleri Bakanlığı, Fransız savaş uçaklarının KKTC hava sahasını ihlal etmesine ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin bu hava trafiğine izin verdiği yönündeki açıklamasına sert bir karşılık verdi.
(ANKARA) - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı'ndan Fransız savaş uçaklarının KKTC hava sahasını ihlal etmesine ilişkin olarak yapılan açıklamada, "Fransız savaş uçaklarının ülkemiz hava sahasını ihlali üzerine, Bakanlığımız tarafından yapılan açıklama sonrasında, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Savunma Bakanlığı anılan uçuşlara Kıbrıs Rum tarafının izin verdiğini iddia ederek, tam anlamıyla hadsizlik ve ciddiyetsizlik örneği sergilemiştir. Kıbrıs Rum tarafının sözde 'Kıbrıs Cumhuriyeti' kisvesi altında tüm adanın hava sahasıyla ilgili olarak herhangi bir uçuş izni verme yetkisi yoktur" açıklamasını yaptı.
KKTC Dışişleri Bakanlığı, Fransız savaş uçaklarının KKTC'nin hava sahasını ihlali üzerine GKRY Savunma Bakanlığı'nın söz konusu uçuşlara Kıbrıs Rum tarafının izin verdiği açıklamasına tepki gösterdi. Bakanlık'tan yapılan yazılı açıklama şöyle:
"Fransız savaş uçaklarının ülkemiz hava sahasını ihlali üzerine, Bakanlığımız tarafından yapılan açıklama sonrasında, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Savunma Bakanlığı anılan uçuşlara Kıbrıs Rum tarafının izin verdiğini iddia ederek, tam anlamıyla bir hadsizlik ve ciddiyetsizlik örneği sergilemiştir.
Kıbrıs Rum tarafının sözde 'Kıbrıs Cumhuriyeti' kisvesi altında tüm adanın hava sahasıyla ilgili olarak herhangi bir uçuş izni verme yetkisi yoktur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hava sahası kontrolündeki uçuşlar 1977 yılından bu yana Ercan Tavsiyeli Hava Sahası üzerinde gerçekleşmekte olup, Ercan Hava Trafik Kontrol Merkezi tarafından yönlendirilmektedir. Rum tarafının Ercan Tavsiyeli Hava Sahası üzerinde herhangi bir hak iddia etmesi veya müdahalede bulunması hem son derece tehlikeli hem de gayri yasaldır. Ancak, Rum tarafı zaman zaman bu uçuşlara müdahale ederek, insan hayatını tehlikeye atacak kadar ileriye gitmektedir. Rum tarafının bu hükümran tavırlarına prim veren Fransa gibi ülkeler ise ne kadar tehlikeli bir oyun oynadıklarının maalesef farkında değildirler.
Ülkemizin bu gibi pervasız hareketlere tahammül göstermeyeceğini ve Anavatan Türkiye Cumhuriyeti'yle birlikte gerekli tüm tedbirleri almaktan imtina etmeyeceğini bu vesileyle yeniden vurgulamakta fayda görüyoruz."