Işid Bahanesiyle İzinsiz Gösteriler
Uluslararası Rabia Platformu Koordinatörü İşbilir: "Bölgedeki en önemli unsurlar olan Türkler, Kürtler ve Arapların arasında fitne ve nifakın derinleşmesini isteyen bu zihniyet, başta bölge halkları tarafından dışlanmalıdır" "Sivil toplum kuruluşlarına, kanaat önderlerine, ilim adamlarına ve medyaya.
Uluslararası Rabia Platformu Koordinatörü Cihangir İşbilir, terör örgütü IŞİD'in Kobani'ye (Ayn el Arap) saldırılarını protesto etme bahanesiyle düzenlenen izinsiz gösterilere ilişkin, "Bölgedeki en önemli unsurlar olan Türkler, Kürtler ve Arapların arasında fitne ve nifakın derinleşmesini isteyen bu zihniyet, başta bölge halkları tarafından dışlanmalıdır" dedi.
İşbilir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de izinsiz ve barışçıl niteliği bulunmayan gösteriler gerçekleştiren grupların, özellikle okul, cami, müze, kütüphane ve Kur'an kurslarına zarar verdiğini, bu eğitim ve kültür yuvalarının yakılıp yıkıldığının görüldüğünü söyledi.
Bu durumun, vahşet ve barbarlığın son noktası olduğunu vurgulayan İşbilir, söz konusu mekanlara saldıranların, okul ve müzeleri yakanların, bölge halkına ve kültürüne dost olmadığın da açıkça görüldüğünü kaydetti.
Saldırılarda özellikle eğitim ve kültür kurumlarının seçilmesinin, topyekun bu toprakların dokusunu reddeden, çok derin ayrılık ve nifak tohumu ekmek isteyen bir zihniyetin ürünü olduğunu savunan İşbilir, şöyle konuştu:
"Bölgedeki en önemli unsurlar olan Türkler, Kürtler ve Arapların arasında fitne ve nifakın derinleşmesini isteyen bu zihniyet, başta bölge halkları tarafından dışlanmalıdır. Asırlarca birlikte yaşayan Türk, Kürt ve Arap'ın ittifak etmediği, anlaşmadığı bir Ortadoğu, sadece kaos ve çatışma sahnesi olur. Bundan da en çok zararı yine bölge halkları görür. Türkiye'deki barış ve istikrar ortamını hazmedemeyen, istemeyen çevrelerin, çözüm sürecini sabote etmek ve gelişen kardeşlik ortamını bozmak için başlattığı bu provokatif eylemler, dikkat edilmezse kalıcı hasarlar bırakabilir. Meşruiyet, bir arada yaşama kültürü, kardeşlik, bölgenin en hayati ilaçları olduğu gibi ırkçılık, terör, gayrimeşru yapılar, bölgeyi zehirleyen en tehlikeli düşmanlardır. On yıllarca Türkçülük, Arapçılık, Kürtçülük zehirlerini kusarak kardeşi kardeşe kırdıran odaklar, bu oyunu tekrar oynamak peşindeler. Buna fırsat verilmemelidir. Sivil toplum kuruluşlarına, kanaat önderlerine, ilim adamlarına ve medyaya bu konuda önemli görevler düşmektedir."
İşbilir, "yeni Türkiye"nin yürüyüşüne devam etmesi ve yeni İslam dünyasının inşasının, öncelikle Türk, Kürt ve Arapların ittifakıyla mümkün olacağını anlattı.
Çözüm sürecini çözülme sürecine dönüştürmenin, bu topraklara ihanet olduğunu dile getiren İşbilir, "Son saldırıları bahane edip Kürt kardeşlerimizi rencide eden tavırlar sergilemek tarihimize ihanettir. Milyonlarca Kürt kardeşimizi töhmet altında bırakırcasına bu vahşi saldırılara sahip çıkmak ve barış sürecini akamete uğratmak, başta Kürt kardeşlerimiz olmak üzere bu toprakların insanına ihanettir" ifadesini kullandı. - Bursa