Haberler
Bahçeli'nin çağrısı sonrası DEM Parti Öcalan'la görüşmek için yazılı başvuru yaptı

Bahçeli'nin Öcalan çağrısı sonrası DEM Parti ilk adımı attı

Ankara'da görüşme hareketliliği! Bahçeli ve Ahmet Türk'ten art arda açıklamalar

Bahçeli "Ağaların kapısı açık olur" dedi, Ahmet Türk'ten yanıt gecikmedi

'Ahmet Özer' tartışması tansiyonu yükseltti, İmamoğlu çileden çıktı

İBB Meclisi'nde tansiyon yükseldi, İmamoğlu çileden çıktı

Yenidoğan Çetesi davasında kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Sanık hemşireden kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

'İmkan Olduğu Halde Kaçmadım"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Kırklareli'de, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, İstanbul'daki darbe girişimine destek vermek amacıyla 55.

Kırklareli'de, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, İstanbul'daki darbe girişimine destek vermek amacıyla 55. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığından çıkma hazırlığı yaptıkları iddiasıyla haklarında dava açılan ve ilk kez hakim karşısına çıkan 15 tutuklu eski askeri personelin yargılanmasının ilk duruşması sona erdi.

Halk Eğitim Merkezinde oluşturulan salonda, 2. Ağır Ceza Mahkemesinde öğle arasından sonra devam edilen duruşmada, TSK'dan ihraç edilen 55. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Bekir Koçak, sabah başladığı savunmasını sürdürdü.

Koçak, savunmasında, iddianamede yer alan darbe girişiminden sonra "Komutanı kimseye vermeyin" cümlesini kendisinin söylemediğini ileri sürdü.

Kendisinden başka birinin böyle bir emir verip vermediğinden bilgisinin olmadığını belirten Koçak, savcı ve polise direnme gibi bir niyetinin bulunmadığını da kaydetti.

"Komutanı kimseye vermeyin" cümlesinin söylenmiş olsa bile, kötü niyetle söylenmiş olabileceğini düşünmediğini ifade eden Koçak, "Darbeye katkı sağlayacak hiçbir fiilim olmadı. Kelleyi koltuğa alarak, emirlerini yerine getirmedim. İmkan olduğu halde kaçmadım. Ben asla böyle bir emir vermedim. Zaten ben böyle bir emir vermiş olsaydım, kendim gidip teslim olmazdım. Ben, o gece bana verilen emir gereği diğer personeli göreve çağırdım. Bunun sorumlusu ben değilim. Bunun sorumlusu dönemin komutanı Alparslan Erdoğan ile Ümit Dündar'dır." diye savunma yaptı.

Koçak, ağabeyi ile arasındaki para transferlerinin ise yaşlı babasının bakımı için olduğunu savundu.

Görevinden ihraç edilen tutuklu sanıklardan astsubay Ahmet Bulutlu da savunmasında, hakkındaki suçlamaları reddetti.

Darbe girişimi ile ilgili hiçbir ilgisinin bulunmadığını iddia eden Bulutlu, üzerine atılan iftiralar nedeniyle burada bulunduğu öne sürdü.

Mahkeme Başkanı Vahdet Yeltepe'nin "Savunmanız bittiyse yerinize geçebilirsiniz" demesi üzerine Bulutlu, "emredersiniz komutanım" demesi salondaki tutuklu sanık, avukat ve dinleyicilerin gülmesine neden oldu. Bulutlu, mahkeme heyetinden özür dileyerek, yerine geçti.

Tutuklu sanıklardan bölük komutanı Ahmet Şahin de darbe girişiminin yaşandığı gece telefonla aranması üzerine göreve gittiğini ve Fetullah Gülen'in şarlatan ve gözü dönmüş biri olduğunu vurguladı.

"Polis, savcı ve hiç kimseyi içeriye almayın"

Tutuklu sanıklardan ve görevinden ihraç edilen 2. bölük komutanı Dahi İbrahim Bilgiataç ise darbe girişiminin yaşandığı gece nöbetçi amiri olarak görevli olduğunu belirtti.

Üst komutanı İ.D'nin kendisine verdiği "Polis, savcı ve hiç kimseyi içeriye almayın" emrini nöbetçilere aktardığını anlatan Bilgiataç, verilen emrin darbe ile bir bağının bulunduğunu düşünmediğini aktardı.

O gece kışlada emir ve komutanın kendisinde olduğunu ifade eden Bilgiataç, maksadının kışlanın güvenliğini sağlamak olduğunu iddia etti.

Duruşma, topçu tabur komutanı Efendi Haspolat'ın savunmasının alınmasının ardından sona erdi. Davanın görülmesine yarın devam edilecek.

Tutuklu sanıklar, salondan geniş güvenlik önemleri altında çıkarılarak ceza infaz kurumuna götürüldü.

Kaynak: AA / Güncel
title