Haberler

Halk Partileri Alarm Veriyor

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Son kamuoyu yoklamalarına göre, Almanya'da bu hafta sonu genel seçim olsa, CDU/CSU toplam oyların ancak yüzde 29-30'unu alacak.

Son kamuoyu yoklamalarına göre, Almanya'da bu hafta sonu genel seçim olsa, CDU/CSU toplam oyların ancak yüzde 29-30'unu alacak. SPD yüzde 17-19 oy toplayacak. Yeşiller yüzde 15, Sol Parti yüzde 10, Hür Demokrat Parti (FDP) yüzde 8 civarında oy alacak. Yabancı, sığınmacı ve İslam düşmanlığı politikasıyla her geçen gün palazlanan sağ popülist Almanya İçin Alternatif (AfD) ise seçmenlerin yüzde 14-16'sının desteğini alacak. Bu da geçen yıl yapılan Federal Meclis seçimlerinde toplam oyların yüzde 12.6'sını alarak parlamentoya 3'üncü büyük parti olarak giren AfD'nin konumunu artırarak sağlamlaştırdığını göstermektedir. 2017 yılındaki genel seçimlerde yüzde 20.5 oranında oy alan SPD'de ise kan kaybının devam ettiğini.

Willy Brandt

Evet, SPD 23 Mayıs 1949 tarihinde Alman Anayasası'nın kabulüyle kurulan Federal Almanya Cumhuriyeti'nde ilk kez 1966-1969 yılları arasında CDU/CSU ile büyük koalisyon hükümeti kurarak iktidarda söz sahibi oldu. 1969 yılındaki genel seçimlerde toplam oyların yüzde 46.1'ni alarak CDU/CSU'yu sollayan SPD'yi o dönemlerde Almanya'nın Kennedy'si, sonradan da Alman sosyal demokratların anıt adamı olarak nitelenen Willy Brandt, FDP ile ortaklık ederek iktidara taşıdı. Brandt, Almanya'nın 4'üncü ama SPD'li ilk başbakanıydı.

Helmut Schmidt

Evet, Naziler'den kaçıp Norveç'e sığınan, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Almanya'ya geri dönen, 1949 yılındaki ilk genel seçimlerde Federal Meclis'e milletvekili olarak giren, 1957 yılında Berlin'de Hükümet eden belediye başkanı, yani Berlin Eyalet Başbakanı olan Willy Brandt, 1964 yılında genel başkanlığını üstlendiği SPD'yi iktidara taşıdı. Özel Kalem Müdürü Günter Guillaume'un, tarihe karışan ve eski Doğu Almanya olarak bilinen Demokratik Almanya Cumhuriyeti (DDR) Gizli Haberalma Teşkilatı (Stasi) casusu olduğunun ortaya çıkması üzerine, Brandt istifa etmek zorunda kalınca yerine Helmut Schmidt geçti. Schmidt, 1982 yılına kadar iktidarda kaldı. Ancak küçük ortak FDP cephe değiştirip CDU/CSU ile ortaklık edince, SPD 16 yılı aşkın süre iktidar yüzü görmedi. CDU'lu Helmut Kohl başbakanlık koltuğunu bir türlü bırakmadı.

Gerhard Schröder

1998 yılındaki genel seçimlerde SPD'nin başbakan adayı Gerhard Schröder, beklenmeyeni başardı. Helmut Kohl'ü tahtından indirdi. Toplam oyların yüzde 40.9'unu alan SPD'yi Schröder, Yeşiller'le ortaklık ederek yeniden iktidara taşıdı. 2005 yılındaki genel seçimleri Schröder, o dönemin anamuhalefet lideri Angela Merkel'e karşı kılpayı kaybetti. Daha sonraki dönemlerde yapılan genel seçimlerde SPD'nin başbakan adayları Frank-Walter Steinmeier (Almanya'nın şimdiki Cumhurbaşkanı) yüzde 23, Peer Steinbrück yüzde 25.7 ve Martin Schulz yüzde 20.5 oy alabildi.

Yani SPD halk partisi konumunu yitirmeye başladı. ya Bavyera'da?

CSU'nun kalesi olarak bilinen Bavyera'da 14 Ekim'de yapılacak eyalet parlamentosu seçimleriyle ilgili kamuoyu yoklamaları, SPD açısından felaket sinyalleri veriyor. CSU'nun yüzde 37-40'larda kalıp, tek başına iktidar hayalinin söneceğini gösteriyor. Yeşiller'in toplam oyların yüzde 16-17'sini alarak ikinci büyük güç olacağından hareket ediliyor. Sağ popülist AfD'nin yüzde 13'le Bavyera Eyalet Parlamentosu'na adımını atmasına, hem de 3'üncü büyük parti olarak kesin gözüyle bakılıyor. Yılların halk partisi SPD'nin ise toplam oyların ancak yüzde 12'sini alması bekleniyor. Bu rakamlar da SPD için tehlike çanlarının çalmaya başladığını gösteriyor. Hem de çok açık bir biçimde. İşte SPD'nin anıt adamı Willy Brandt, partisinin şu andaki durumunu görseydi kahrolurdu herhalde.

Tabii Almanya'nın geleceği açısından tedirgin edici bir yükseliş sergileyen AfD'ye verilen destek de kahrederdi tam bir demokrat, tam bir sosyal demokrat olan Willy Brandt'ı.

Kaynak: Hürriyet / Güncel
title
Close