Geniş Haber) Erdoğan: (Zana'nın Görüşme Talebi) Parlamentoda Yeminini Yapmadığı Sürece Böyle Bir...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazını Beşiktaş'taki Ertuğrul Tekke Camii'nde kıldı. Erdoğan namaz çıkışı gündeme ilişkin önemli açıklamalar yaptı. Leyla Zana'yı kabulünün ne zaman gerçekleşeceğiyle ilgili bir soruya Erdoğan, "Parlamentoda yemini yapmadıktan sonra zaten böyle bir kabul söz konusu olmaz" yanıtını verdi.

"BU BAŞLIKLARLA GELECEKSE, GELMESİN"

Erdoğan, "O konuda önce şunu söyleyeyim; birinci derecede bir defa yeminini yapması lazım. Parlamentoda yemini yapmadıktan sonra zaten böyle bir kabul söz konusu olmaz. Geçenlerde yanındaki danışmanı veyahut da özel kalemi bilemiyorum, özel kalemimi arayarak söylediği bazı şeyler var. Yani eğer kendisi görüşmelerini bu başlıklar altında düşünüyorsa, zaten gelmesine de gerek yok" diye konuştu.

"İMRALI'DAKİ KOŞULLAR DÜNYADA KİMSEDE YOK"

Erdoğan, Zana'nın özel kaleminin dile getirdiği konuların içeriğinin ne olduğu sorusuna da, " Terörist başıyla alakalı konular vesaire. Şuanda dünyanın hiçbir yerinde böyle bir terörist başının bu şartlarda yaşaması diye bir şey söz konusu değil. Şuanda terörist başının İmralı'daki yaşam koşulları, dünyada kimseye verilmemiştir" karşılığını verdi.

CENEVRE GÖRÜŞMELERİ

Suriye krizine ilişkin Cenevre görüşmelerindeki son duruma ilişkin değerlendirmeleri sorulan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Katılımlardaki sıkıntı sebebiyle, 29'u gibi tarih de kullanıldı. Fakat sonra tekrar şuanda başlanmış gibi görünüyor. Fakat böyle bir kesintiler oluyor. Takip ediyoruz. Şuanda Dış işleri Bakanımız da sürecin içerisinde. O da orada da yanındaki arkadaşlarla beraber bu işi takip ediyorlar. Bildiğiniz gibi son anda ılımlı muhalifler katılmama kararı verdiler. Katılmama kararının arkasında yatan gerçek, maalesef verilen bazı sözlerin yerine getirilmeyişi, Özellikle Rusya'nın oradaki muhalif bölgeleri sürekli bombalaması, tabi ki muhaliflerde ciddi manada sıkıntı meydana getiriyor. Burada bir ateşkesin sağlanmaması halinde onların böyle bir katılımın içerisinde bulunması, cephede olanlara ne yapmakta? Onlara bir ihanet oluşturmaktadır. Onlar diyorlar, ' önce süratle bu ateşkesin sağlanması lazım ki, biz de bu görüşmelere katılmış olalım'...Bundan dolayı orada böyle bir kesinti söz konusu oluyor. Temennim odur ki, bu Cenevre görüşmeleri sağlıklı bir neticeye ulaşır. Oradan da Suriye için bir sağlıklı netice en azından bu süreç içerisinde çıkar" diye konuştu.

CİZRE'DEKİ AMBULANS İDDİASI

Cizre'de yaralılara ambulans verilmediği iddiasının yalan olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, " Bir defa orada sürekli olarak ambulans var. Dün zaten bakanımız da açıkladı. Açıkladığı sayıda 5-6 ambulans orada bekletiliyor. Ama tabi güvenli bölgeye ambulansların girmesi söz konusu değil. 'Yaralını al, ambulansların olduğu bölgeye getir'. Bu kendilerine söyleniyor. Söylendiği halde bunlar bunu yapmıyorlar. Yapmadıkları gibi biliyorsunuz Mecliste bile telefonla bir konferans yapmaya çalıştılar. İşin bu boyutlarının hepsi ideolojiktir. ve bu ideolojik yaklaşımla da o ambulansları, ateş menziline sokup, oradaki ambulans şoförünü olsun, doktoru olsun, yanındaki hemşireyi olsun ölümle karşı karşıya bırakmaktır" diye konuştu.

"BELKİ DE YARALI DEĞİLLER"

Bundan önce benzer şeyler yaşandığını bir ambulans şoförünün şehit edildiğini hatırlatan Erdoğan, " Ondan sonra hemşire yaralandı, doktor yaralandı. Bunlar oldu. Orada 600 ile 1000 metre bir mesafede bunlara bu anonslar yapılıyor. Alın yaralıları getirin güvenli bölgeye ve biz buradan hemen onları hastaneye götürelim deniliyor.Ambulanslar hazır ama bunlar yaralıları kasıtlı olarak oraya götürmüyor. Belki de yaralı değiller. Ateş menziline ambulansları sokup, orada ambulanslara karşı kendilerine göre orada bir üstünlük temin etmek, dertleri o. Tabi orada ilgili arkadaşlar gerekli tedbiri almak durumundalar" ifadesini kullandı.

HDP'Lİ VEKİLLERİN AÇLIK GREVİ

HDP'li üç vekilin açlık grevine başlamasına da tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi : Bu oyunlara asla gelmeyiz. Açlık grevi de yapabilirler. Şunu da yapabilirler, bunu da yapabilirler. Bunların yeri Parlamentodur. Bunların gelmesi gereken yer, Parlamentodur. Bunlar şuanda terör örgütüne uşaklık yapıyorlar. Terör örgütünün orada taşeronu gibi adeta hareket ediyorlar. İş tam tersine dönmüş vaziyette. Sen niye Parlamentoda değilsin de oradasın. Ne işin var senin orada? Parlamentodaki çalışmalarına katıl. Bunlar Parlamentoda durmuyorlar. Sürekli olarak o çatışma bölgesinde gidip ' yok açlık grevi yapacağız' vesaire...Birileri açlık grevi yapıyor bunlarda. Eşbaşkanlar da bakıyorsun sağda solda gayet güzelce tatil geçirenleri var bunların. Bunları biz artık gördük. Bunlar belgelenmiş şeyler. Büyükada'da şuanda aynı şekilde bisikletle tatilde olanları da var. Onları da biliyoruz, görüyoruz. Bugün de gazetelerde biliyorsunuz var. Bunların hangisi ne yapıyor? Belli değil. Bunlara artık medya olarak gelmememiz lazım. Tam aksine milletimizi bu noktada ciddi manada uyarmamız lazım. ve şuanda bizim Mehmetçiklerimizin, tüm güvenlik güçlerimizin verdiği mücadele aslında bu ülkede bir beka mücadelesidir. Vatanımızın milletimizin bekası mücadelesidir. Bu mücadeleden taviz vermemiz mümkün değil., Yani Cizre, Sur, Silopi, bütün buraların hepsi tertemiz hale gelinceye kadar çalışmalarımızı belli bir noktaya getirdik .Oralar da kentsel dönüşüm, değişim süreci başlayacak. Kentsel dönüşüm sürecinde buralarda yepyeni projelerle, tarihi eserlerin restorasyonlarını yaptırmak. Onun dışındakileri tamamıyla yeni projeler olarak ele almak suretiyle buradaki vatandaşlarımızı kendi evlerine çok daha farklı bir şekilde yerleştirmektir. Biliyorsunuz şuanda da vatandaşlarımızın...6 bin kadar aileye zaten şuanda hükumetimiz kari kararını almıştır ve kiralarını ödüyor. Bu çalışma başlamıştır. AFAD bir diğer taraftan çalışmalarını sürdürüyor. Devletimiz burada tüm imkanlarıyla seferberdir. Hükumetimiz bütün bakanlarıyla beraber, hangi bakana hangi görev düşüyor, bunların tasnifini yapmıştır. Altyapıyla ilgili enerji bakanlığımızın çalışmaları olacak. Öbür taraftan Orman ve Su işleri Bakanlığımızın gerek atık su kanallarıyla ilgili gerek içme suyu kanallarıyla ilgili, bugüne kadar oradaki malum belediyeler bu tür işleri yapmadılar. Bunlar yapılacak. Bir taraftan TOKİ, bütün imkanlarıyla seferber olarak konutları yapacak. Yani her bakan kendi ilgi alanı içerisinde bu çalışmayı sürdürecektir.

HALK DESTEĞİ YÜZDE 60'A ÇIKTI

Başkanlık sistemini anlatmak için yapılacak turlarla ilgili takvimin belli olup olmadığı şeklindeki bir soruya da yanı veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu görev benim şahsi bir görev veya meselem değil. Bu konuyla ilgili şuanda ciddi manada bu süreç içerisinde rol alan, arkadaşlarımız var. Akademisyenlerimiz var. Medya mensuplarımız var. Birçok bu konuda sözü olan STK'larımız var. Hepsi ülkemizin değişik bölgelerinde paneller, konferanslar düzenlemek suretiyle bu işi halkımıza anlatmak, halkımızı bu konuda daha da bilinçlendirmek ve aynı zamanda tabi bir alt yapıyı oluşturmak suretiyle de dünyadaki başkanlık sistemlerinin uygulamalarını, bunun yanında hazırlayacağımız kitapçıklar vasıtasıyla da hangi ülkede başkanlık sistemi...diyelim ki. Amerika'da nasıl ' Güney Amerika'da nasıl ' Fransa'da yarı başkanlık sistemi nasıl ' Öbür tarafta birçok yerde özellikle partili başkanlık sistemleri nasıl ' Bütün bunların hepsini ortaya koymak ve buradan da tabi Türkiye'nin kendi modeli nasıl olacak ? Bunları ortaya koymak suretiyle temenni ediyorum ki, çok daha kısa bir sürede ortak akıl oluşacaktır. Mesele bu ortak akılla halkımızın kararını vermesidir ki şuanda yapılan kamuoyu araştırmalarına baktığımızda yüzde 55-60 aralığında bir talep söz konusu. Bin bunun çok daha artacağına inanıyorum. Çünkü buna ihtiyacımız var" diye konuştu.

MABEYN KÖŞKÜ'NE GEÇTİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarının ardından çalışmaları sürdürmek için Beşiktaş Yıldız Sarayı içinde ofis olarak kullandığı Mabeyn Köşkü'ne geçti. - İstanbul

Recep Tayyip Erdoğan Leyla Zana Suriye Cizre Politika Güncel Haberler