Fetö'nün Darbe Girişimi
ROMA (AA) – Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Prof. Mehmet Paçacı, geçen cuma günü yapılan darbe girişimiyle Türkiye'nin büyük bir badire atlattığını, bundan sonraki sürecin hukuk içerisinde ilerleyeceğini söyledi.
ROMA (AA) – Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Prof. Mehmet Paçacı, geçen cuma günü yapılan darbe girişimiyle Türkiye'nin büyük bir badire atlattığını, bundan sonraki sürecin hukuk içerisinde ilerleyeceğini söyledi.
Büyükelçi Paçacı, büyükelçilik rezidansında, aralarından AA muhabirinin de olduğu bir grup gazeteciyle Türkiye'deki son gelişmeleri değerlendirdiği bir sohbet toplantısı gerçekleştirdi ve soruları yanıtladı.
Türkiye'nin 15 Temmuz akşam büyük bir badireyi atlattığını anlatan Paçacı, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) gerçek amacını 17-25 Aralık sürecinde kendini belli ettiğini, son olarak da halkını tarayıp, meclise bomba atacak kadar canileştiğini dile getirdi.
Bu darbe girişiminin bu yapının açığa çıkması ve temizlenmesi sürecini hızlandıracağına dikkati çeken Paçacı, "Hukuk kuralları içerisinde bu insanlar kim, belirlenecekler. Bundan sonraki her adım demokratik hukuk devleti kuralları içerisinde atılacak" dedi.
Batı basınında çıkan kalkışmaya yönelik soruşturmada 50 bin kişinin tutuklandığına dair haberlerin doğruyu yansıtmadığının altını çizen büyükelçi, "Tutuklananlar birkaç bin. Şüphelilerin tespit edilmesine çalışılıyor. Suçsuz oldukları tespit edilirse dönerler. Olağanüstü durum söz konusu ama bütün süreçler hukuk içerisinde ilerleyecek" diye konuştu.
"FETÖ dünyayı ele geçirmeye çalışan bir örgüt"
FETÖ'nün dünyayı ele geçirmeye çalışan bir örgüt olduğuna dikkati çeken Paçacı, Vatikan ile temaslarında bu konuya yine değinecekleri mesajını vererek, "Türkiye'de kanlı darbeye girişen bu örgüt hakkında geçmişte de dostlarımızı uyardık, bundan sonra da bilgilendireceğiz. Biz diplomatlar olarak tüm dostlarımızı uyarmakla mükellefiz. Yarın bir gün dostlarımıza da aynı şekilde operasyonlar yapılabilir." ifadelerini kullandı.
Büyükelçi Paçacı, FETÖ'nün samimi diyalogları, samimi ilişkileri, kendi amaçları doğrultusunda istismar ettiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Kendi kimliklerini gizlemek için bu ezoterik grup, dışarıya karşı her türlü kılığa girmiştir. Gerektiği zaman son derece milliyetçi, ulusalcı, Kemalist, gerektiği zaman İslam düşmanı olmuştur, Müslüman olduklarını söylemekle birlikte mesela İslam'ın yasak kıldığı alkolü de alıp, domuz eti de yerler. İslami kavramları alıp içini boşaltıp, kendine göre yorumluyorlar. Aynı IŞİD'in kullandığı yöntem de böyle."
-"Gayrimüslimler etkilenmedi"
Kalkışmanın olduğu gece ve devamında Türkiye'deki Hristiyan azınlığa yönelik herhangi bir saldırgan tutum olmadığının altını çizen büyükelçi, Ermeni Katolik cemaatinin ve Katolik Türklerin en üst derecedeki Monsenyör Boghos Zekiyan'ın da bunu kendisine teyit ettiğini aktardı.
Zekiyan gibi Patrik Bartholomeos ile temasa geçip geçmediği de sorulan Paçacı, "Patrik Bartholomeos ile bir temasım olmadı. Kendisinin daha önce yaptığı program çerçevesinde tatile gittiğini biliyorum. Darbe girişiminin olduğu günün ertesinde, Müslüman, Ortodoks, Ermeni, Süryani, Yahudi din adamları bir araya gelerek bu darbeyi lanetleyen bir bildiri yayınladı. Dün de bütün bu din adamları, Ermeni din adamının öncülüğünde bu darbe sırasında şehit olanlar için dua ettiler. Önemli" diye konuştu.
-Laiklikten uzaklaşılıyor mu?
Türkiye'nin son dönemde laik çizgiden uzaklaşıp, daha İslami bir yaklaşım mı benimsediğine dair soruya da Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi, "Türkiye laiktir, demokratiktir, bir hukuk devletidir ama halkı Müslüman bir laik devlettir. Böyle olmaya devam edecektir. Mısır'da seçilmiş cumhurbaşkanı (Mursi) başa geldiği zaman Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Mısır parlamentosunda Mısır'ın laik bir ülke olarak kalması hususunda konuşma yapmıştır. Müslüman bir ülkenin parlamentosunda böyle konuşan birisinin Türkiye'yi laiklikten uzaklaştırılması düşünülemez." yanıtını verdi.
Büyükelçi Mehmet Paçacı, Ayasofya Müzesi'nin camiye dönüştürülüp dönüştürülmeyeceğine dair suali de "Türkiye'de her gün her yerde onlarca cami inşaatı var. Bu halkın dini bir ihtiyacıdır. Bunu karşılamak bakımından camiye ihtiyaç varsa cami, kiliseyse ihtiyaç varsa kilise, sinagoga ihtiyaç varsa sinagog yapılır. Ayasofya'nın da camiye çevrilmesi konusunda da herhangi bir niyet ya da karar bulunmamaktadır." şeklinde yanıtladı.