Ege'de Çocuk Hakları Masaya Yatırıldı

Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Prof. Dr. Nuri Bilgin Salonu'nda gerçekleştirilen "Çocuk Hakları Sözleşmesi Çerçevesinde Çocuklar" sempozyumu kapsamında Prof. Dr. Oğuz Polat "Çocuk Haklarının Dünü Bugünü Yarını" konulu bir konuşma yaptı.

Çocuk hakları gibi önemli bir konunun sadece bugününü ve yarınını değil; geçmişte yaşanan olaylarının da değerlendirilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Polat, " Türkiye, Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni ilk imzalayan ülkelerden biri olmasına rağmen bu konunun meclisten geçirilmesi süreci uzun bir zaman aldı. Çünkü bu konuya yeterince önem verilmediği için gündeme getirilemedi. O dönemlerde Çocukları İstismardan Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi'ni kurduk. 46 kuruluşla beraber çocuk hakları koalisyonu olarak mecliste baskı grubu oluşturup bilgilendirmeler yaptık ve bu sözleşmenin tam anlamıyla kabulünün sağlanması için birtakım çalışmalar başlattık" dedi.

"ÇOCUĞU BİREY OLARAK GÖRMÜYORUZ"

Bugüne baktığımızda çocuk hakları konusunun Türkiye'de halen yeteri kadar konuşulmadığını belirten Prof. Dr. Oğuz Polat, "Çocuklara olan bakış açımızın bir çıktısı olarak çocuğu halen birey olarak görmüyoruz. Bundan dolayı kız çocuklarının eğitiminin sağlanması hususunda birtakım problemlerle karşı karşıya kalabiliyoruz" diye konuştu.

Şiddet olgusunun önüne geçmek için takım çalışmalarının öneminden de bahseden Prof. Dr. Polat, "Çocuğun şiddete maruz kaldığına tanık olunduğu zaman ihbar etmek bir zorunluluktur. Şiddet gören çocuğu tedavi etmek ve etkilerinden korumak gerekir. Bunun yanı sıra çocuğa şiddet uygulamaktan dolayı işlediği suçun cezasını görmek için de çalışmalar yapılıyorsa bunun takım çalışması olduğunu, farklı disiplinlerden veya meslek gruplarından oluşan kişilerle beraber yapılmalıdır. Başarıya ancak bu şekilde ulaşılacağını bilmek zorundayız" dedi.

ÖNLEMLER ALINMALI

Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin en temel kavramlarının çocuğun yüksek yararı ve menfaati olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Polat "Özellikle kız çocuklarının eğitimindeki engeller, çocuk yaşta evliliklerin var olması Türkiye'nin bugünkü sorunları iken ilerde daha başka problemlerin de göz önüne geleceğini düşünüyorum. Örneğin, çete suçları inanılmaz derecede tartışılmaya başlandı. Uyuşturucu kullanımı da gizli ve sinsi bir şekilde yayılıyor. Arkadaş çevresinde yaşanan bir olay olduğu için lise ve üniversitelerde yaygınlığı çok daha fazla oluyor. Önleyici ve koruyucu önlemlerin alınması gerekiyor" diye konuştu.