Diyanet-Sen İl Divan Kurulu Toplantısı Yapıldı
Bingöl’de, Memur Sendikaları (Memur-Sen) Konfederasyonu'na bağlı Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası (Diyanet-Sen) İş Kolu Bingöl İl Başkanlığı il divan kurulu toplantısı yapıldı.
Bingöl'de, Memur Sendikaları (Memur-Sen) Konfederasyonu'na bağlı Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası (Diyanet-Sen) İş Kolu Bingöl İl Başkanlığı il divan kurulu toplantısı yapıldı.
Bingöl'de bir otelde yapılan toplantıya, Diyanet-Sen Genel Merkezini temsilen Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Ali Güldemir ve Ali Bayır, Memur-Sen İl Temsilcisi Mücahit Çelik ile Diyanet-Sen yönetim kurulu üyeleri katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Diyanet-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Güldemir, statüko ve bürokratik oligarşinin Türkiye'nin yetkili organlarına hakim olmaması için mücadele ettiklerini söyledi. Sendikanın teşkilatlanmasıyla ilgili üyeler ve yönetimlerle istişare ve bilgi alışverişi içinde olduklarını ifade eden Güldemir, şöyle konuştu: "Yaklaşık 3 ay önce başkanlar kurulunda tüm Türkiye'yi kapsayacak il divan toplantıları programı düzenledik ve buna uyuyoruz, bu kapsamda en büyük metropol şehirlerden en küçük illere kadar ayırt etmeden bütün illeri dolaşıyoruz. Divan kurulu toplantıları münasebetiyle sendikamızın kurulduğundan bu güne kadar destek veren, emek harcayan meslektaşlarımızla tanışıp sendikamız bünyesindeki projeleri anlatıp, onların sorunlarını, problemlerini dinleyerek varsa eleştiri ve görüşlerini alarak bunları harmanlayıp sendikamızı bir adım daha ileri taşımak istiyoruz."
"SENDİKALAR 5. BÜYÜK GÜÇTÜR"
Demokratik toplumlarda, sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin yasama, yürütme, yargı ve medyadan sonra 5. güç olarak kabul edildiğini kaydeden Güldemir, şunları söyledi: "Bu gücün bize verdiği yetkiyle sorunları nasıl çözebiliriz düşüncesiyle yola çıkıyoruz. Sendikal tanımımızı kısaca özlük ve özgürlük olarak tanımlıyoruz. Konfederasyon başkanımız bununla ilgili 'Varlığımız vesayeti deşifre etmektir' diye tanımlama yapıyor. Bu ülkedeki vesayetin bir daha geri gelmemesi için, statükonun ve bürokratik oligarşinin bu ülkenin yetkili organlarına hakim olmaması için mücadele ediyoruz. Mücadelemiz çok değerli, önemli bir mücadeledir. Elbette bununla birlikte hizmet sendikacılığı ve ücret sendikacılığı yağacağız, ama değerler sendikacılığını asla hiçbir yere bırakmayacağız."
Türkiye'nin gündem maddelerinden biri olan başkanlık sistemiyle ilgili açıklamada bulunan Güldemir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz anayasanın tamamını talep ettik, hükümet bize 26 maddelik referandum sundu yetmez ama evet dedik, referandumdan çıkan yüzde 58'lik sonuç bu ülkede başkanlık sistemini gündeme getirdi, halen konuşuluyor yarı başkanlık tam başkanlık. Siyaset bilimcileri diyor ki; cumhurbaşkanını halkın seçmesi otomatik olarak yarı başkanlığa geçiştir. Tam başkanlık olur mu? Olur bir şartla olur, başkanın diktatör olmaması için başkanın diktatör olmasının önüne geçebilmek için sivil toplum örgütlerinin güçlü olması gerektiğini söylüyorlar."
Türkiye'de demokrasinin işlemesi, milli iradenin önüne geçecek engelleri ortadan kaldırmak için mücadele verdiklerini kaydeden Güldemir, şöyle konuştu:
"Biz referandum sonrası artık bu ülkenin normalleştiğini düşünüyorduk, artık eski duruşun asla olmayacağını hayal ediyorduk. Bunun getirmiş olduğu rahatlık vardı. Ama birileri iki ağacı bahane ederek bu ülkeyi karıştırmaya, kaosa sürüklemeye kalktı. Geçmişteki Kemalist diktatör statüko veraseti bitirdik bir başka verasetle karşı karşıyayız, tabandaki kardeşlerimiz bizim kardeşlerimizdir, bu kardeşlerimizi kucaklıyoruz. Yukarıda bir takım sıkıntılar olabilir, onunla yetkililer uğraşır, biz tabanda İslam kardeşliğimize zarar verecek adımları atmamalıyız. Biz bu ülkedeki demokrasinin işlemesi için milli iradenin önüne geçecek engelleri ortadan kaldırmak için mücadelemizi veririz."
Güldemir'den sonra bir konuşma yapan Diyanet-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ali Bayır, 4688 sayılı kamu görevlileri sendikaları ve toplu sözleşme kanunu hakkında bilgi verdi. - BİNGÖL